YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1895
KARAR NO : 2023/2033
KARAR TARİHİ : 25.05.2023
….
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/18 E., 2023/281 K.
…
…
HÜKÜM/KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/865 E., 2022/836 K.
Taraflar arasındaki iflas davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından duruşmalı temyiz edilmişse de 6100 sayılı Kanunun 369 ncu maddenin ikinci fıkrası uyarınca duruşma isteğinin reddine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 2015 yılında jeneratör satışı konusunda anlaşma yaptıklarını, müvekkilinin 22 adet jeneratör için toplam 684.879,00 Euro bedelli 2 ayrı fatura tanzim ettiğini, davalının bu faturalardan sadece birini ödeyip diğerini ödemediğini, müvekkilinin jeneratör satışı nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunu, bu nedenle Küçükçekmece 2. İcra Müdürlüğünün 2021/14810 E. sayılı dosyasında iflas yolu ile takip başlattıklarını, davalının icra takibine haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının takibe itirazının kaldırılmasına ve iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II.CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının delil olarak dayandığı faturaların müvekkiline tebliğ edildiğine ve faturalara konu malların müvekkili şirkete teslim edildiğine dair delil sunulmadığını, alacağın tek taraflı düzenlenebilecek belgelere dayandırıldığını, alacağın ispat yükünün davacıda olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının düzenlediği faturaların davalının BA bildirim form kayıtlarında mevcut olduğu, fatura ve BA bildirimlerinin uyumlu olduğu, fatura karşılığı verilen çeklerin ödenmediği, davacının 340.174 Euro alacaklı olduğu, depo emri çıkarıldığı, davalının depo emrine konu miktarı ödediği ve davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının dilekçelerin teatisi aşaması tamamlandıktan beyan dilekçesi ile yeni vakıalar ve deliller ileri sürdüğünü, iddianın genişletilmesine ve yeni delil sunulmasına muvafakat etmemelerine rağmen mahkemenin sonradan ileri sürülen iddia ve delilleri dikkate aldığını, bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, dosyaya sunulan yabancı dildeki belgelerin resmi tercümelerinin ibrazının gerektiğini, ancak davacının belgelerin adi tercümelerini sunduğunu, ayrıca tercümenin davacının vekilliğini üstlenen hukuk bürosunda çalışan avukat tarafından yapıldığını, faturanın tek başına sahibi lehine delil teşkil etmediğini, faturanın sahibi lehine delil teşkil etmesi için taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması, faturanın içeriğine uygun şekilde düzenlenmesi ve malların karşı tarafa teslim edildiğinin gerektiğini, TTK’nın 21. maddesi ve VUK’un 230. maddesi kapsamında düzenlenmiş bir faturanın bulunmadığını, davacının delilleri arasında göstermediği müvekkili şirketin BA/BS formlarının celp edilmesinin taraflarca getirilme ilkesine aykırı olduğunu, müvekkilinin iade faturaları düzenlediğini, mahkemenin iade faturaları ve BS kayıtlarını dikkate almadığını, alacağa konu çeklerin zamanaşımına uğradığını, asıl borç ilişkisinden bağımsız olan çeklerin dava konusu borca ilişkin düzenlendiğine dair bilgi ve belge bulunmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davalı taraf, davacının sunduğu yabancı dildeki belgelerin usulüne uygun tercüme edilmediğini savunmuşsa da, HMK’nın 357. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen bu savunmanın istinaf aşamasında dinlenmesinin mümkün olmadığı, davacının düzenlediği faturaların itiraza uğramadığı ve davalının BA bildirim formlarında mevcut olduğu, bu nedenle davacının fatura konusu malları davalıya teslim ettiğinin kabulünün gerektiği, davacı takip konusu faturalar nedeniyle davalıdan alacaklı olup, depo emri gereğinin süresinde yerine getirildiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekilince istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, İİK’nın 155 ve devamı maddeleri uyarınca iflas yoluyla adi takipte davalının iflasına karar verilmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369/1. ile 370 ve 371. maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 155 vd. maddeleri
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.05..2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.