Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2023/1817 E. 2023/2077 K. 29.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1817
KARAR NO : 2023/2077
KARAR TARİHİ : 29.05.2023


MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/557 E., 2023/590 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2022/583 E., 2023/116 K.

Taraflar arasındaki konkordatonun tastiki davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine, davacı şirketin iflasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin vadesi geçmiş borçlarını ödeyemediğini, takip eden dönemde vadesi gelecek olan borçlarını da ödeyememe tehlikesi altında olduğundan iflastan kurtulmak için konkordato talebinde bulunduğunu, davacı şirket hakkında konkordato taleplerinin kabulü ile geçici mühlet kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kesin mühlet süreci devam ederken konkordato komiserler raporunda talep eden şirketin işletme faaliyet gelirlerini artırması ve yeni şubeler açması gerekirken mevcut 5 şubenin faaliyetinin sonlandırıldığı, hatta söz konusu şubeler içerisinde yer alan … Evler ve … şubelerinin ise belediye encümen kararı ile faaliyetten men edildiği, talep eden şirketin şubelerinin kapanması ile projede yer alan muhtemel 9.924.480,00 TL’lik kârı elde etmesinin mümkün olmadığı, şubeler kapalı iken elde etmesi gereken kârın elde edilemeyecek olması nedeni ile muhtemel borcun tamamının ödenme ihtimalinin bulunmadığı, bu çerçevede konkordato projesi kapsamında borçların ödeme kabiliyetinin kalktığının rapor edildiği, talep eden şirketin, konkordato talebi reddedildiğinden hakkında iflas kararı verilip verilemeyeceğinde ilişkin olarak ise, her ne kadar İİK 292. maddenin lafzından söz konusu maddede yer alan sebeplerden herhangi biri nedeni ile konkordato talebi reddedildiği takdirde iflas kararı verilmesi gerektiği anlaşılmakla birlikte, yerleşik Yargıtay ve İstinaf kararlarında İİK. 292. madde kapsamında konkordato talebi reddedildiğinde iflas kararının sadece borca batık şirketler yönünden verilmesi şeklinde olduğu, şirketin borca batık omadığı gereekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

III. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin konkordato mühleti içerisinde konkordatonun tüm gereklerini yerine getirmeye çalıştığını ve komiserler kurulu denetiminde faaliyetlerini sürdürdüğünü; İİK’nın 292/1-b maddesine aykırı olarak müvekkili şirket hakkında yalnızca konkordato isteminin reddine karar verildiğini, ancak açık yasa hükmü gereğince hem konkordato talebinin reddine hem de borçlunun iflasına karar verilmesi gerektiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İİK m. 292’de yazılı “…İflâsa tabi borçlu bakımından, kesin mühletin verilmesinden sonra aşağıdaki durumların gerçekleşmesi hâlinde komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflâsına resen karar verir” hükmü uyarınca, aynı maddenin a, b ve c fıkraları bakımından borçlunun iflasına karar verilmesi için borca batık durumda olmasına gerek bulunmadığı, bu fıkralardaki koşullardan birisi gerçekleştiğinde mahkeme iflasa tabi borçlu bakımından re’sen iflasa da hükmetmek zorunda olduğu, borca batıklık ise sadece d fıkrasında yazılı halde dikkate alınması gerektiği, somut istemde, hükmün b fıkrasındaki koşulun gerçekleştiği, borçlu şirket yetkilisinin duruşmaya davet edildiği, dinlendiği sabit olduğu halde anılan gerekçe ile sadece konkordato isteminin reddine karar verilmesi doğru olmadığı gerekçesi ile borçlunun iflasına da hükmedilmesi bakımından HMK m. 353/1, b, 2 gereğince kararı düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde istinaf başvuru dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, konkordatonun tastiki istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, İİK’nın 292/1-b

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Konkordato projesinin başarıya ulaşamayacağının anlaşılması ve İİK’nın 292/1-b maddesi dikkate alındığında temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.