Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2023/1736 E. 2023/2182 K. 05.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1736
KARAR NO : 2023/2182
KARAR TARİHİ : 05.06.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/995 E., 2021/164 K.
DAVACILAR :1-… 2- … vekili Avukat …
DAVALILAR :1-S.S. … Konut Yapı Kooperatifi 2-… vekili Avukat … 3- … İnş. Ltd. Şti. 4-…
BİR. 2009/480 E. SAYILI DOSYADA
DAVACILAR :1-… 2-… vekili Avukat …
DAVALILAR :1-S.S. … Konut Yapı Kooperatifi 2-… vekili Avukat … 3- … İnş. Ltd. Şti.
DAVA TARİHİ : 21.06.2011, Bir. Dava tarihi: 04.11.2009
İLK DERECE MAHKEMESİ : Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2015/564 E., 2018/769 K.

Taraflar arasında kooperatif üyelik tespiti, tapu iptal ve tescil ile tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece asıl davada davalılardan … ve … hakkındaki davanın reddine, davalı kooperatif ile davalı şirkete karşı açılan dava yönünden davacı … …’ın davasının aktif husumet yokluğundan reddine, davacı …’ın davalı kooperatif üyesi olduğunun tespitine, tapu iptali ve tescil ile kira kaybına ilişkin taleplerinin reddine, alacak talebinin kabulüne karar verilmiş, birleşen davada davalı … hakkında davanın reddine, davalı kooperatif ile davalı şirkete karşı açılan dava yönünden …’ın kooperatif üyesi olduğunun tespitine, davacıların kira kaybına ilişkin talebinin reddine, tapu iptali ve tescil taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili ve davalı kooperatif vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı kooperatif vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili ve davalı kooperatif vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1.Asıl davada davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; …’ın 09/12/1996 tarihinde kooperatife üye olduğunu, aynı tarihlerde kooperatifle birlikte kooperatif üzerinden satış işlemlerini yürütmekte olan … İnş. Ltd. Şti. ile sözleşme imzalandığını, 09/12/1996 tarihinden 15/12/2007 tarihine kadar daire bedelinin ödendiğini, tahsilatları bizzat yapan davalı gerçek şahıslar tarafından kooperatifin ve şirketin içi boşaltıldığını, davacılar dahil birçok hak sahibinin kandırıldığını, sözleşmeye göre 2000 yılında teslim edilmesi gereken dairenin teslim edilmediğini, üyelerin dairelerinin birden fazla kişiye satıldığını, hangi dairenin kime satıldığının belli olmadığını, davalıların kooperatifi kanunsuz olarak borçlandırıp taşınmaz üzerine haciz koydurtarak üyelerin haklarına kavuşmasını engellediğini, kooperatif adına tapuda kayıtlı iki daire kaldığını, söz konusu dairelerin müvekkile tercihli olarak taahhüt edilen katta olup hangi dairenin müvekkiline ait olduğunun belli olmadığını, kooperatifçe noter vasıtasıyla daire tespiti yapılmadığından herkesin bulduğu daireyi sahiplendiğini ve kanunsuz şekilde tapu devirlerinin yapıldığını, bu son iki daire için de muvazaalı olarak üyelerden kaçırmak amacıyla satış talebi açıldığını ileri sürerek kooperatif üyeliğinin tespitine, davacılara ait olduğu tespit edilecek bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile davacılar adına tesciline, fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak 10.000,00 TL kira kaybı tazminatının davalılardan tahsiline, daire bedelinde eksiklik tespit edildiği takdirde, bedel ikamesi ile mahkeme veznesine depo edilmek suretiyle tapunun tesciline, aksi halde ödemiş olduğu toplam bedelin tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak 11.000,00TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

2. Birleşen davada davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin anneleri …’ın 09/12/1996 tarihinde kooperatife üye olduğunu, aynı tarihlerde kooperatifle birlikte kooperatif üzerinden satış işlemlerini yürüten … İnş. Ltd. Şti. ile sözleşme imzalandığını, 03/01/1997 tarihinden 30/12/2007 tarihine kadar daire bedelinin ödendiğini ileri sürerek kooperatif üyeliğinin tespitine, davacılara ait olduğu tespit edilecek bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile davacılar adına tesciline, fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak 10.000,00 TL kira kaybı tazminatının davalılardan tahsiline, daire bedelinde eksiklik tespit edildiği takdirde, bedel ikamesi ile mahkeme veznesine depo edilmek suretiyle tapunun tesciline, aksi halde ödemiş olduğu toplam bedelin tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak 11.000,00TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

3. Asıl ve birleşen davada davacılar vekili 13.03.2017 tarihli dilekçesi ile kira alacağına ilişkin taleplerini atiye bıraktığını bildirmiş, 18.04.2018 tarihli dilekçesi ile birleşen dosya yönünden kalan tek daire olan 25 no.lu dairenin tescilini, asıl davadaki davacılar yönünden fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak yapılan ödemenin faiziyle iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı kooperatif ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar ile hiçbir hukuki işlemi bulunmayan …’ya husumet yöneltilemeyeceğini, davacıların murisinin yapılan ödemeleri iade alarak kooperatifi ibra ettiklerini, buna ilişkin ibraname imzalayarak kooperatife verdiklerini, savunarak davanın reddini istemiştir.

2.Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı kooperatif tarafından sunulan ibranamelerin gerçeği yansıtmadığı, geçersiz oldukları, kooperatife ait defterler usulüne uygun tutulmadığı gibi tamamı da ibraz edilmediği, hangi üyenin ödemesi tam olarak yaptığı belli olmadığı, emsal alınabilecek üyelerin tespiti defter kayıtları ile mümkün olmadığı, asıl davada davalılardan … ve … hakkındaki davanın reddine, davalı kooperatif ile davalı şirkete karşı açılan dava yönünden davacı … ‘ın davasının aktif husumet yokluğundan reddine, davacı …’ın davalı kooperatif üyesi olduğunun tespitine, tapu iptali ve tescil ile kira kaybına ilişkin taleplerinin reddine, alacak talebinin kabulüne karar verilmiştir. Birleşen davada davalı … hakkında davanın reddine, …’ın kooperatif üyesi olduğunun tespitine, davacıların kira kaybına ilişkin talebinin reddine, davacıların tapu iptali ve tescil taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalı kooperatif vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı kooperatif vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıların kötüniyetli olarak önce ibranamedeki imzaya itiraz ettiklerini, imzanın kendilerine ait olduğu ispatlandığında ise geçersiz olduklarını söyleyip aldıkları parayı inkar ettiklerini, ödenen miktarların ibranameye yazıldığını ve kooperatif defterlerine işlendiğini, ayrıca makbuz düzenleme gereği duyulmadığını, davacının sundukları ödeme belgelerinin bir kısmı kooperatif bir kısmı şirket adına olup iki ayrı tüzel kişilik adına yapılan ödemelerin bir görüldüğünü, şirkete yapılan ödemeleri kabul etmediklerini, şirketin kooperatifle resmi bir bağının bulunmadığını, davacıların ödediği paraları ibra karşılığı geri aldığını, davacıların kooperatif üyesi olmadıklarını, davacıların yaptıkları ödemelerin daire bedelini ve genel kurul kararları gereğince yapılması gereken ödemeleri karşılamadığını, tapu iptal ve tescile karar verilmesi hatalı olduğunu, bilirkişinin dosyadaki delillere göre değil şahsi yorumlarına göre rapor düzenlediğini, bilirkişi hakkında davacılardan … tarafından şikayette bulunulduğunu, bilirkişi ile davalı taraf arasında husumet oluştuğunu, kooperatife eksik ödemesi olup da kooperatiften daire alan kimse olmadığını, ödemesi görünmeyen bazı üyelerin ise yüklenici şirketin imalat bedeline karşılık yüklenici firmanın isteği doğrultusunda tapularını aldığını, bilirkişinin bu hususu yeterince araştırmadığını, bilirkişinin rapordaki 2004 yılından sonra inşaata katkısı olmadığı iddiasının gerçeklerle uyuşmadığını, dava konusu dairelerin olduğu bloğun 2012 yılında bitirildiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; asıl dava yönünden davalılar … ve … hakkındaki davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bu kişilerin kooperatifi ve şirketi kullanarak birçok kişiyi mağdur ettiğini, haklarında birçok ceza davası bulunduğunu, kira alacağına ilişkin taleplerinin atiye bırakıldığını, kira alacağına ilişkin davanın reddedilerek davalı tarafa karşı vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olduğunu, kooperatifin elinde bulunan son taşınmaz yönünden asıl ve birleşen dava dosyası yönünden tüm davacıların payları oranında tescile karar verilmesinin talep edildiğini, bu durumun gerekçeli değerlendirmesinin yapılmadığını, birleşen dava yönünden; davalı … hakkındaki davanın reddine karar verilmesi hatalı olduğunu, kira alacağına ilişkin davanın reddedilerek davalı tarafa karşı vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olduğunu, alacak talebine ilişkin kararın devamında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği halde reddedilen kısım için davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı kooperatif vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne kararının kaldırılmasına, asıl davada davalılar … ve … hakkındaki davanın pasif sıfat yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalılar … ve … İnş. Ltd. Şti. hakkındaki dava yönünden davacı … …’ın taleplerinin reddine, davacı …’ın davalı kooperatifin üyesi olduğunun tespitine, davacı …’ın tapu iptali ve tescil talebi ilgili davanın reddine, kira kaybına ilişkin davasının açılmamış sayılmasına, davacı …’ın alacak talebinin kabulüne, 11.000,00 TL’nin kooperatif ve … İnş. Ltd. Şti.’nden tahsiline, birleşen davada … hakkındaki davanın pasif sıfat yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalılar kooperatif ve … İnş. Ltd. Şti. hakkındaki dava yönünden davacıların ortak miras bırakanı …’ın kooperatif üyesi olduğunun tespitine, davacıların kira kaybına ilişkin davasının açılmamış sayılmasına, tapu iptali ve tescil taleplerinin kabulüne, B blok 25 numaralı bağımsız bölümün davalı kooperatif adına olan tapu kaydının iptali ile 1/2’şer oranda davacılar adına tapuya tesciline, alacak talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalı kooperatif vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili ve davalı kooperatif vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçelerinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüşlerdir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, asıl ve birleşen davada kooperatif üyeliğinin tespiti, tapu iptal ve tescil ile tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 nci maddeleri,

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacılar vekilinin asıl ve birleşen davaya ilişkin tüm, davalı kooperatif vekilinin asıl davaya ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Yapı kooperatiflerinin amacı ortaklarına oturabilecek bağımsız bölüm teslim etmektir. Kooperatife karşı parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen, başka bir anlatımla kooperatife borcu bulunan ortakların tapu iptal ve tescil isteme hakları bulunmamaktadır. Ancak 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunun 23 ncü maddesinde karşılığını bulan eşitlik kuralı gereğince kooperatif ortakları hak ve yükümlülüklerde eşit olup, kooperatif aynı durumdaki ortaklarına eşit işlem yapmak zorundadır. Kooperatif, diğer ortaklara borca rağmen konut ya da iş yeri vermiş ise davacı tarafın da varsa borcuna rağmen kooperatiften konut ya da iş yeri isteme hakkının varlığı kabul edilmelidir.

3. Davalı kooperatif vekilinin birleşen davaya ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosyada alınan bilirkişi raporuyla davacıların mirasbırakanı …’ın ödemeleri ile genel kurul kararlarına göre dava tarihi itibariyle bir üyenin ödemesi gereken ödemeleri hesaplanmış ve yapılan ödemelerinin eksik olduğu tespit edilmiştir. Yine aynı raporda kooperatifin genel kurulda alınan kararla göre üyelerden para toplanmadığı bu nedenle emsal üye bulunmadığı belirtilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince de kooperatif kayıtları düzenli tutulmadığından ve eksik olduğundan yükümlülüklerini eksiksiz yerine getiren üyenin aidat tutarının tam olarak belirlenmesinin mümkün olamayacağı bu konuda ispat yükünün kooperatifte olduğu, davalının bu iddialarını ispatlayamadığı kabulüne göre karar verildiği anlaşılmaktadır. Yapılan inceleme hüküm kurmaya yeterli görülmemiştir. Yapılan inceleme sırasında tam ödemesini yapan bir ortak belirlenemediği için kooperatife ödemesini tam yapan bir ortağın ne kadar ödediği konusu netlik kazanmamıştır. Ayrıca ödemesi eksik olmasına rağmen tapu verilen üye olup olmadığı tespit edilmeksizin, tespiti halinde eksik ödeme yapan ve tapularını alan üyelerin eksik ödemesinin ne kadar olduğu belirlenmeksizin tapu iptal ve tescile karar verilmesi hatalı olmuştur. Bu durumda mahkemece davalı kooperatifin defter, kayıt ve belgeleri, bilanço gelir gider cetvelleri ve genel kurul kararlarının öncelikle kooperatiften istenilmesi, ibraz edilmezse kooperatifin adresinde defter ve kayıtları incelenmesi için keşif yapılması, buna rağmen inceleme yapılamaz ya da defter ve belgelere ulaşılamaz ise ana sözleşmenin 40. maddesi uyarınca ilgili Ticaret Sicil Memurluğundan veya ana sözleşmenin 41. maddesi uyarınca bu belgelerin gönderildiği Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlüğünden getirtildikten sonra düzenli bir şekilde ödeme yapılması halinde bir üyenin ne kadar ödeme yapması gerektiği, tam ödeme yapmadığı halde kendisine tapu verilen üyelerin ödemelerinin ne kadar olduğu, davacının yaptığı ödeme kadar ödeme yapan bir üyeye tapu kaydı verilip verilmediği hususlarında yeterince inceleme yapılıp oluşturulacak bilirkişi heyetinden tafsilatlı ve denetime açık rapor alınarak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.