Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2023/1664 E. 2023/1680 K. 04.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1664
KARAR NO : 2023/1680
KARAR TARİHİ : 04.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/575 E.,
vekili Avukat …
vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 29.03.2017

Taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklı davanın yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 28.06.2022 tarih, 2020/1419 Esas, 2022/1299 Karar sayılı ilamıyla; davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, davacı vekilinin isinaf başvurusunun ise kısmen kabulüne, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, 16.09.2022 tarihli ek karar ile temyiz talebi yine 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesine dayalı olarak reddedilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından yapılan temyiz başvurusu neticesinde ise, Dairemizin 26.10.2022 tarihli ve 2022/4733 Esas, 2022/4983 Karar sayılı kararıyla bölge adliye mahkemesi ek kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davalı vekili maddi hatanın düzeltilmesi talepli dilekçesinde; temyiz incelemesinin duruşmalı yapılmasına ilişkin taleplerinin reddinin hatalı olduğunu, istinaf itirazları esastan reddedildiğinden temyiz yolunun açık olması gerektiğini ileri sürerek, Daire kararının düzeltilerek kaldırılmasını ve temyiz dilekçesinde belirtilen sebeplerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

Davalı vekilince, kararın maddi hataya dayandığı gerekçesi ile ortadan kaldırılması istenilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.Değerlendirme
1-6100 sayılı HMK’nın 361’inci maddesi uyarınca, ancak, bölge adliye mahkemesince verilmiş nihai kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabilecektir. Somut olayda, bölge adliye mahkemesince aynı yasanın 353/1-a-6 maddesine dayalı olarak verilen gönderme kararı, tüm tarafların iddia ve savunmalarını karşılayan nihai karar niteliğinde olmadığından, temyiz yasa yoluna tabi bulunmadığı sabittir. Temyiz yasa yoluna tabi olmayan işbu karara dair Yargıtay incelemesinin duruşmalı yapılamayacağı hususunda tereddüt bulunmamaktadır.

2-Bölge adliye mahkemesi, ilk derece mahkemesi kararında 6100 sayılı Yasanın 353/1-a-6 maddesinde düzenlenen usul hukukuna ilişkin mutlak istinaf sebeplerinden birinin varlığını tespit ederse, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın gönderilmesine karar verir. Bu kararın verilmesini gerektiren haller, esas hakkında sağlıklı ve eksiksiz inceleme yapılmasına mani olan, yargılamayı ve hükmü ciddi şekilde etkileyen usul hatalarıdır. Bölge adliye mahkemesinin bu hüküm kapsamında verdiği kararlar temyiz edilemeyeceği gibi ilk derece mahkemesinin bu karara karşı direnme hakkı da bulunmamaktadır.

Somut olayda, bölge adliye mahkemesi kararı ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun ise kısmen kabulüne ve dosyanın ilk derece mahkemesine göderilmesine kesin olarak karar verilmiştir.

Yukarıda da açıklandığı üzere; ancak nihai kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulabilecek olup, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararı, tüm tarafların iddia ve savunmalarını karşılayan nihai karar niteliğinde olmadığından ve aksinin kabulü yargılamanın bütünlüğü ile hükmün bölünmezliği ilkelerine de ters düşeceğinden, davacı talep ve itirazlarından ayrı tutulmak suretiyle temyiz incelemesine konu edilmesi mümkün değildir.

II.KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin maddi hatanın düzeltilmesi talepli dilekçesinin REDDİNE,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.