Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2023/1430 E. 2023/1711 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1430
KARAR NO : 2023/1711
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi(İlk Derece)
SAYISI : 2022/7 E., 2022/6 K.
DAVA TARİHİ : 06.04.2022
Birleşen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17.hukuk Dairesi 2022/2 E.
DAVA TARİHİ : 18.05.2022
HÜKÜM/KARAR : Davanın reddi

Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada Hakem Kararının İptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davaların reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. ASIL VE BİRLEŞEN DAVA
Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinde alacağın dayanağı olarak sunulan ve tahkim başvuru dilekçesine de eklenen faturaların sekiz adet olduğunu, tahkim yargılamasında ise takip dayanağı dışındaki faturaların da hükme esas alındığını, taleple bağlılık ilkesinin aşıldığını, davalının hizmet verdiğini kanıtlayamadığını, hakem kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek HMK 439/2-d-ğ bentleri uyarınca kararın iptalini talep etmiştir.

Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; tahkim yargılamasında tarafların defterlerinin incelendiğini ve bilirkişi raporu alındığını, hakemin 2021 kayıtları sunulmamış eksik sunulan davalı kayıtlarını dikkate alarak 10.958,44 TL alacakları bulunduğuna karar verdiğini, davalı defter ve kayıtlarının neden hükme esas alındığı konusunda kararda açıklama bulunmadığını, taraf defterleri birbirleri ile örtüşmemesine rağmen hakem kararında davalının defter ve kayıtları esas alınarak hüküm kurulduğunu ve tarafların eşitliği ilkesine riayet edilmediğini belirterek İstanbul Tahkim Merkezinin 2021/DA-680 Esas ve 01/03/2022 tarihli kararı ile 20/04/2022 tarihli ek kararının HMK 439/2-f bendi uyarınca iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili asıl davada cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde HMK 439. maddesinde yer alan iptal sebeplerinden hiç birisine dayanılmadığını, taleple bağlılık ilkesine aykırı davranılmadığını belirterek davanın reddine istemiştir.
Davalı vekili birleşen davada cevap dilekçesinde özetle; hakemin ek kararının tavzih, düzeltme ya da tamamlama kararı olmayıp kararın yorumlanmasına ilişkin olduğunu, bu nedenle iptal davası açma süresinin kararın tebliğinden başlaması gerektiğini ve hakem kararının tebliğinden itibaren bir aylık yasal sürede iptal davası açılmadığını, hakem heyetinin davacının talebi hakkında karar verdiğini ve hüküm tesis edilmeyen kısım kalmadığını, davacının tarafların eşitliği ilkesi ve hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiği iddiasına dair maddi vakıa ortaya koyamadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.

III. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİNİN İLK DERECE MAHKEMESİ OLARAK VERDİĞİ KARAR
Mahkemenin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verilen yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların uyuşmazlık hakkında karar verme yetkisini hakemlere verdiği, hakem tarafından yapılan yargılamada taraflara iddia, savunma ve ispat hakkının tanındığı, tarafların eşitliği ilkesi ve hukuki dinlenilme hakkına aykırı davranılmadığı, hakemin esas yönünden yaptığı tespit ve değerlendirmelerin kamu düzenine aykırılık hali dışında mahkemece irdelenmesinin mümkün olmadığı, somut olayda kamu düzenine aykırılık teşkil eden bir hususun bulunmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin (İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla) yukarıda belirtilen kararının temyizen incelenmesi birleşen davada davacı vekili tarafından istenilmiştir.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde, hakem kararının gerekçesinin bulunmadığını, bu haliyle kamu düzenine aykırı olduğunu, kamu düzenine aykırı olduğundan re’sen inceleme yapılması gerektiğini,tam olarak sunulan müvekkil ticari defter kayıtları yerine eksik olarak sunulan davalı ticari defter kayıtlarına itibar edilerek karar alındığını, düzenlenen tüm faturaların davalıya tebliğ edildiği, itiraz edilmeksizin kesinleştiği sabitken neden davalı defterleri dikkate alınarak karar verildiğinin gerekçede açıklanmadığı, gerekçesi bulunmayan kararın HMK 439. madde gereğince iptal edilmesi gerektiği, AİHS 6. madde ile güvence altına alınan adil yargılanma hakkının ihlal edildiği belirtilerek kararın bozulması talep edilmiştir.

Uyuşmazlık, HMK 439. maddesi gereğince açılmış hakem kararının iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 407-444. maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 nci maddesi ile 439 ncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. HMK’nın 439. Maddesinde yer alan iptal sebepleriyle sınırlı yapılan incelemede; davacının hakemin,tam olarak sunulan davacı ticari defter kayıtları yerine eksik olarak sunulan davalı ticari defter kayıtlarına itibar edilerek karar alındığı yönündeki itirazlarının delillerin değerlendirilmesine ilişkin olduğu, eşitlik ilkesine aykırı hareket edildiği yönünde somut delil ileri sürülmediği, kamu düzenini ilgilendiren bir husus olmadığı incelenen hakem kararının gerekçeli olduğu da dikkate alındığında istinaf mahkemesince verilen karar yerinde olmuştur.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup birleşen dosyada davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,

Alınması gereken temyiz harcı peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.