Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2022/84 E. 2023/949 K. 08.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/84
KARAR NO : 2023/949
KARAR TARİHİ : 08.03.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı yüklenici vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında düzenlenen 14.04.2016 tarihli sözleşme ile yarım kalan inşaat işinin tamamlanmasının üstlenildiğini, 20.07.2016 tarihinde yer teslimine ilişkin tutanak düzenlendiğini, ancak iş yerinin fiilen teslim edilmediğini ve 19.08.2016 tarihinde sözleşmenin haksız şekilde feshedildiğini ileri sürerek, cezai şart ve kâr mahrumiyeti bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini arttırmıştır.

II. CEVAP
Davalı iş sahibi vekili cevap dilekçesinde özetle; yer teslimi yapıldığı halde sözleşmenin 10. maddesi uyarınca süresinde inşaata başlanmadığını, teminat mektubunun teslim edilmediğini, sözleşmenin 11. maddesinde yer alana yükümlülüklerin yerine getirilmediğini, sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı tarafından yer tesliminin fiili olarak yapılamadığı, bu nedenle davacı tarafın haklı olarak işe başlayamadığı, davalı kooperatifin bu koşullarda sözleşmeyi feshetmesinin haksız olduğu, davacının sözleşmenin 8. maddesi gereğince cezai şart olarak 739.515,18 TL, yine sözleşmenin 41. maddesi gereğince 517.660,62 TL kâr mahrumiyeti talep edebileceği, TBK’nın 179/2. maddesinin emredici nitelikte olmadığı, tarafların sözleşme serbestisi ilkesi gereğince aralarında farklı düzenleme yapabilecekleri, bu bağlamda davacı tarafın sözleşmenin haksız olarak feshi halinde cezai şart ile birlikte kâr mahrumiyeti de talep edebileceği gerekçesiyle, davanın kabulüne, 100.000,00 TL’nin dava tarihinden, bakiye 1.157.175,80 TL’nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının yer tesliminden itibaren sözleşmede belirlenen sürede işe başlamadığını, teminat mektubunu vermediğini, iş programını, malzeme temin programını ve nakit akış programını süresinde sunmadığını, damga vergisini ödemediğini, gerekli asgari personeli, makine ve ekipmanı bulundurmadığını, inşaat, malzeme ve imalat sigortalarını yaptırmadığını, bilirkişi raporunda davacının yer teslim tutanağını imzalamadan önce inşai çalışmalara başlayabilmek için engellerin mevcut olup olmadığını araştırması gerektiğinin belirtildiğini, bu hususun dikkate alınmadığını, mahkemenin davanın neden kabul edildiğini ayrıntılı olarak gerekçelendirmediğini, davacı tanıkları ile müvekkili arasında husumet bulunduğunu, davacının işe başladığını kanıtlayacak somut bir belge sunmadığını, davacının davayı kendisine verilen süreden sonra ıslah ettiğini belirterek, kararı istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı tarafça davacıya yer tesliminin fiili olarak yapılamadığı, yer tesliminin yapılamaması nedeniyle davacı tarafın haklı olarak işe başlayamadığı, davalı kooperatifin bu koşullarda sözleşmeyi feshetmesinin haksız olduğu, davanın ıslahının yasal sürede yapıldığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
Türk Borçlar Kanununun 470. ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Taraflar arasında düzenlenen 14.04.2016 tarihli eser sözleşmesi ile davalı kooperatif binasının yarım kalan inşaat işinin tamamlanması kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin 8. maddesinde sözleşmenin işverence keyfi olarak feshi halinde cezai şart istenebileceği, sözleşmenin feshi ve tasfiyesi başlıklı 41. maddesinde ise kusuru olmaksızın sözleşmesi feshedilen yüklenicinin kâr mahrumiyeti talep edebileceği hususları açıkça düzenlenmiştir. Dosya kapsamından davalı tarafça davacıya yer teslimi fiili olarak yapılamadığından davacının haklı olarak işe başlayamadığı, davalı kooperatifin sözleşmeyi feshetmesinin haksız olduğu, ıslahın yasal sürede yapıldığı anlaşılmış olup, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ilgiliden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

08.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.