YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/699
KARAR NO : 2023/299
KARAR TARİHİ : 26.01.2023
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı yüklenici vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında düzenlenen 24.11.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile yapımı üstlenilen inşaatın teslim edildiğini, ancak 10 numaralı dairenin tapuda verilmediğini ileri sürerek, sözü edilen bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiş, 12.02.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu bağımsız bölüm 3. kişiye devredildiğinden 180.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı arsa maliki vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu bağımsız bölümün maliki olmadığını, davacının 10 numaralı bağımsız bölümü dava dışı …’a sattığını ve bedelini tahsil ettiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; banka hesap hareketleri ve tanık beyanı dikkate alınarak dava konusu taşınmazın davacının bilgisi dahilinde dava dışı 3. kişiye satıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; banka hesap hareketlerine göre kendisine para havale edilen Osman Kaya’nın müvekkili şirketin yetkilisi olmadığını, bu nedenle edimin ifa edilmiş kabul edilemeyeceğini, aksinin kabulü halinde ise bakiye bedelin ödenmesine karar verilmesi gerektiğini, yasal süre geçtikten sonra delil sunulması ve ıslah yapılmasının mümkün olmadığını belirterek kararı istinaf etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemece dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Türk Borçlar Kanununun 470. ve devamı maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Taraflar arasında Ankara 43. Noterliğinin 24.11.2009 tarih ve 33626 yevmiye numaralı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiştir. Dosya kapsamı, tanık beyanı, banka hesap hareketleri birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu 10 nolu bağımsız bölümün davacı yüklenicinin bilgisi dahilinde dava dışı …’a 20.10.2011 tarihinde satıldığı anlaşıldığından davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ilgiliden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
26.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.