YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/4442
KARAR NO : 2023/2015
KARAR TARİHİ : 24.05.2023
…
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/278 E., 2022/164 K.
…
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul İl Özel İdaresi tarafından ihale edilen “İstanbul GOP Küçükköy İmam Hatip Lisesi Depreme Karşı Güçlendirme Yapımı İşi” için imzalanan sözleşme kapsamında müvekkilinin işi tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini ve davalı idareye teslim ettiğini, idare talimatıyla sözleşme dışı iş de yapıldığını ancak söz konusu işlerin bedelinin ödenmediğini, 517.485,86 TL inşaat, 13.085,60 TL sıhhi tesisat, 22.489,50 TL makine tesisatı olmak üzere toplam 553.060,96 TL fazla imalat yapıldığını, işbu bedelin 149.794,87. TL’sinin ödendiğini, bakiye 403.266,09 TL’nin ise ödenmediğini belirterek, fazla imalatlar sebebiyle müvekkilinin davalı idareden 403.266,09 TL alacaklı olduğunun tespitine ve tahsiline, söz konusu bedele 28.09.2010 tarihinden itibaren ticari reeskont faizi işletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu işe ait bugüne kadar 4 hak ediş ödenmiş olup kesin hesabın bağlanmadığını, kesin hesabın düzenlenmesi sırasında yasal olarak iş artışı olup olmadığı teknik elemanlar ve müşavir firma tarafından beraber incelenip fazla imalat olup olmadığı bu incelemelere göre tespit edilip, bu tespitler sonucunda müteahhit firmanın yasal olarak alabileceği iş artışı var ise Milli Eğitim Bakanlığından ödenek talep edilip uygun görülmesi halinde ödeme yapıldığını, müşavir firmanın onayı olduğu takdirde idarece hazırlanan mukayese icmalinde hesaplanan tutarın davalı yana ödenebileceğini ancak davalı yanın müvekkili idareye konuya ilişkin olarak herhangi bir onayı bugüne kadar sunmamış olduğunu beyanla, davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 03.05.2016 tarihli ve 2015/367 Esas, 2016/161 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne, 347.157,34 TL davacı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 15.Hukuk Dairesinin 04.10.2018 tarihli ve 2018/2883 Esas, 2018/3600 Karar sayılı kararıyla; taraflar arasında sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi hükümlerinin mahkemece resen değerlendirilmesi gerektiğini, hükme esas alınan raporların Şartname hükümlerine uygun düzenlenmediğini, mahkemece uzman teknik bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılmak suretiyle şartname hükümleri gözetilerek, dava dilekçesi ekinde sunulan tablolarda yer alan imalât cins, miktar ve bedelleri yönünden davacı talebi aşılmaksızın fazla yapılan iş ve imalât bedelinin mahkemenin ve Yargıtay’ın denetimine elverişli rapor alınarak, davacının 149.794,87 TL’yi yapılmayan iş nedeniyle minha edilmesi gereken miktar olarak kabul ettiği ve yine 305.202,29 TL üzerinden davanın kabulünün istediği yönündeki beyanı da dikkate alınarak talep aşımına yol açmayacak şekilde davanın sonuçlandırılması hususunda karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamına uygun olarak alınan bilirkişi raporu kapsamında, davacının 149.794,87 TL’yi yapılmayan iş nedeniyle minha edilmesi gereken miktar olarak kabul ettiği ve yine 305.202,29 TL üzerinden davanın kabulünün istediği yönündeki beyanı da dikkate alınarak talep aşımına yol açmayacak şekilde toplam KDV dahil 280.227,49 TL
alacaklı olduğu tespit edilmekle bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne, 19.142,33 TL karar harcından peşin yatırılan 5.988,55 TL harcın mahsubu ile kalan 13.153,78 TL harcın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı iş sahibi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; YİGŞ 23. maddesine göre ilave iş olması halinde gerekçesinin bulunması, bu gerekçenin de idare tarafından uygun bulunarak kabul görmesi gerektiğini, yüklenici talebi üzerine kesin hak ediş raporu düzenlenerek hesap kesilmiş ve ödemenin de yapılmış olduğu, yüklenicinin bu hak edişlere itirazının da bulunmadığını, karara esas raporda iş artışı olarak değerlendirilen kalemlere bakılırsa pek çoğunun mahal listesinde olmakla ,mahal listesinde olmamakla birlikte bu işlerin yapımı ile ilgili olarak yüklenici tarafından idareye sunulan gerekçe olmadığını belirterek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklanan fazla imalat bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 355 vd. maddeleri, 365. maddesi, Yapım İşleri Genel Şartnamesinin ilgili hükümleri, Mülga 1086 sayılı Kanunun 438. madde hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanunun 428 nci maddesi ile 439 ncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
3.Somut olayda; davalı olarak husumeti kabul eden … Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereği harçtan muaf olmasına rağmen davalının harçla sorumlu tutulması doğru olmamıştır. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/8. maddesi uyarınca düzelterek onanması uygun bulunmuştur.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Yukarıda 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.3 numaralı bentte açıklanan nedenlerle harca yönelik temyiz itirazının kabulü ile mahkeme kararının hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinde yer alan “19.142,33.-TL karar harcından peşin yatırılan 5.988,55 TL harcın mahsubu ile kalan 13.153,78 TL harcın davalıdan tahsiline, hazineye gelir kaydına” ibaresinin çıkartılarak yerine “2/a- Davalı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına
b- Davacı tarafça peşin harç olarak yatırılan 5.988,55 TL’nin istek halinde davacıya iadesine” ibareleri yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine,
24.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.