YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3853
KARAR NO : 2023/1497
KARAR TARİHİ : 26.04.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/522 E., 2022/1061 K.
BİRLEŞEN 2018/275 E. SAYILI DAVADA
DAVA TARİHİ : 05.06.2018
HÜKÜM/KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ordu 4. Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
SAYISI : 2020/39 E., 2021/320 K.
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince asıl davada davalı birleşen davada davacı vekilinin başvurusunun esastan reddine, asıl davada davacı birleşen davada davalı vekilinin başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Asıl davada davacı taşeron vekili dava dilekçesinde özetle; iş bedelinden kaynaklanan fatura alacağının davalı borçlu şirket tarafından müvekkiline ödenmediğini, davalı şirket hakkında 12/01/2017 tarihinde saat 15:09 itibariyle takip başlatıldığını, davalı şirketin aynı gün fatura alacağını saat 15.26 da ödediğini, icra takibine vekili aracılığı ile itiraz ettiğini, davalı tarafın dava dışı şirket ortağının açtığı davada yaptırdıkları 10/01/2017 tarihli müşavir raporuna göre davacı müvekkil şirkete olan borçlarını bildiğini, buna rağmen icra takibi tarihine kadar kötüniyetli olarak beklediklerini, davalı şirketin icra takibinin temeli olan faturaya itiraz etmediğini, bu nedenle fatura içeriği ve borç hususunun sabit olduğunu, 11.780,19 TL işlemiş faiz ve 15.654,82 TL icra vekalet ücreti yönünden yapılan takibe borçlunun yaptığı itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosyada davacı yüklenici vekilinin dava dilekçesinde özetle; dava dışı taşeron … ve onun alt taşeronu davalı(borçlu) …Ltd. Şti., sözleşme ile belirlenen süre içerisinde üstlendiği imalatı yapıp kesin kabulünü davacı işveren şirkete yaptırmamış olup yaptığı kısmi imalâtları da eksik ve ayıplı olarak yaptırdığını, davalı …Ltd.Şti.’nin muhatabı …,… olup, faturayı da … ’e düzenlemesi gerekirken, faturanın düzenlendiği tarihteki … Ltd.Şti.’nin müdürü onayı ile fatura üzerinde el yazısı ile değişiklikler yapılarak ve gerçekte imal etmedikleri miktarlarda imalat yapılmış gibi fatura düzenlenerek muhasebeleştirilmesinin sağlandığını, davalıya yapılan 150.000.00 TL ödemenin 131.304,99TL borçlu olunmadığı halde, haksız olarak icra tehdidi altında ödenmiş olduğundan, ödenen 131.304,99 TL nin istirdatı için yapılan takibe itirazın iptali ile işlemiş faizin tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı …Ltd. Şti’nin alt taşeron olarak muhatabının dava dışı davalı taşeronu … olduğunu, davacının faturalarının gerçek miktarından çok yüksek gösterildiğini, faturada yazılı miktarda imal edilmiş mutfak dolabı, tezgahı ve vestiyerin fiilen ve fiziken mevcut olmadığını belirterek, davanın reddine, haksız ve kötü niyetli takip nedeniyle davacının %20′ den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asıl dava yönünden Türk Borçlar Kanunu’nun 117. maddesi gereğince icra takibinden önce faiz işletilen fatura alacağına ilişkin davalı temerrüde düşürülmediğinden davacı tarafın işlemiş faize yönelik talebinin reddine, borçlunun takip sonrasında ve henüz alacaklı tarafından itirazın iptali davası açılmadan önce yaptığı bir ödemeyle borcun tamamını karşıladığı, borçlunun ödemesi takipten sonraki ödeme olup kısmi ödeme olduğundan, davacının icra vekalet ücreti istemede hukuki yararının olduğu kanaatine varıldığından; icra vekalet ücreti yönünden yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, işlemiş faize yönelik talebin reddine, birleşen davada dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarına göre; faturalar belirtilen iş miktarı ile yapılan işin aynı olmadığı belirlenerek, birleşen davanın kısmen kabulüne, 129.485,12-TL asıl alacak yönünden yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, TBK’nın 117. maddesi gereğince icra takibinden önce davalı temerrüde düşürülmediğinden takip tarihinden itibaren asıl alacağa faiz uygulanmasına ve davaya konu alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Asıl davanın davalısı birleşen davanın davacısı … Mimarlık İnş.Harita Taşımacılık Taahhüt Madencilik Sanayi ve Ticaret Ltd Şirketi vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkeme kararının ortadan kaldırılarak, asıl dosya yönünden davanın reddine, birleşen dosya yönünden davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl davanın davacısı birleşen davanın davalısı …Mermer Mobilya ve Dekorasyon İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkeme kararının ortadan kaldırılmasını, asıl dosya yönünden davanın kabulüne, birleşen dosya yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asıl dosya yönünden davacının icra takibine başladıktan sonra davalı tarafından ödemenin yapıldığı, ödeme yapıldıktan sonra faiz ve icra vekalet ücreti ve giderlerine itirazın yapıldığı, davalının ödemesinin takip talebinden önce olmadığı, aksine takip talebinden sonra ödemenin bulunması nedeniyle vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden davalının sorumlu olduğu, mahkemenin asıl dava yönünden vermiş olduğu kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, bu dosyaya ilişkin yapılan istinaf taleplerinin esastan reddine, birleşen dosyaya ilişkin olarak, davalı tarafından düzenlenen faturaların davacı tarafından itiraz edilmeksizin defterlerine kayıt edildiği, deftere kayıt edilen bu faturalara ilişkin olarak davalı tarafından yapılan icra takibine itiraz etmediği, aksine icra takibine konu fatura bedellerini itirazi kayıt koymaksızın ödediği anlaşıldığından, mahkemece birleşen dosya yönünden davacının davasının reddine karar vermesi gerekirken, aksine kısmen kabul kısmen reddine ilişkin kararın yerinde olmadığı gerekçesi ile birleşen dava yönünden mahkemenin vermiş olduğu kararın ortadan kaldırılmasına, birleşen dava yönünden davacının davasının reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; birleşen davanın reddine karar verilmesine rağmen, lehlerine maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; asıl davaya ilişkin ödeme emri tebliğ edilmediğinden ödeme yapıldığı için icra vekalet ücreti doğmadığını, 3. faturanın işin kabulü yapılmamasına rağmen icra tehdidi altında hataen ödendiğini, bilirkişi raporlarında faturalardaki imalat miktarının fazla gösterildiğinin tespit edildiğini, bölge adliye mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının hatalı olduğunu temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, asıl davada taşeronun bakiye alacağı için başlattığı takipteki alacak miktarının takip sonrası ödenmesinden kaynaklanan icra vekalet ücreti ile işlemiş faiz alacağının tahsiline, birleşen davada ise yüklenici tarafından taşerona yapılan fazla ödemenin istirdatı için başlatılan takibe itirazın iptali istemlerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 100. maddesi, 117.maddesi, 470. vd.maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
2.Asıl davaya ilişkin davalı vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde; dosya içeriğine göre Ordu 3.İcra Müdürlüğünün 2017/607 sayılı takip dosyasında, davacı tarafından davalı aleyhinde 11.780,19 TL işlemiş faiz alacağı ve 15.654,82 TL icra vekalet ücreti olmak üzere toplam 27.435,00 TL alacak için takip başlatılmış, mahkemece icra vekalet ücreti yönünden itirazın iptaline karar verilmiş olup, davalı yönünden kabul edilen kısım Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalmaktadır. Bu nedenle davalı vekilinin asıl davaya ilişkin temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiştir.
3. Birleşen davaya ilişkin davalı- birleşen davacı vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde; davalı tarafından düzenlenen faturaların davacı tarafından itiraz edilmeksizin defterlerine kayıt edildiği, bu faturalar yönünden icra takibine itiraz edilmeyerek fatura bedellerinin davacı tarafından itirazi kayıt koyulmaksızın ödenmesi dikkate alındığında Bölge Adliye Mahkemesinin birleşen davanın reddine ilişkin verdiği kararda isabetsizlik görülmemiştir.
4. Birleşen davaya ilişkin davacı- birleşen davalı vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde; birleşen davada davacı … Müh… Ltd. Şti. tarafından Ordu İcra Dairesi’nin 2018/293 Esas sayılı takip dosyasında 131.304,99 TL asıl alacak ile 12.556,71-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 143.861,70 TL yönünden yapılan itirazın iptali talep edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi tarafından ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulüne dair kararı kaldırılarak dava reddedilmesine rağmen, hükmün b bendi 3. satırında davalı …Mermer.. Ltd. Şti yararına 5.100,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmıştır.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi gereğince reddedilen miktar olan asıl alacak 131.304,99 TL üzerinden birleşen davadaki yargılamada vekille temsil olunan davalı yararına 16.423,97 TL nispi vekalet ücreti tayin edilmesi gerekirken, yazılı şekilde hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 370 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı- birleşen davacı vekilinin asıl davaya ilişkin temyiz isteminin miktardan REDDİNE,
Davacı- birleşen davalı vekilinin asıl davaya ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddine, birleşen davaya ilişkin temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının e bendi 3. satırında yer alan “5.100,00″ ibaresinin çıkartılarak yerine “16.423,97” ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.