YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3191
KARAR NO : 2022/5419
KARAR TARİHİ : 23.11.2022
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki alacaklılar … Mühendislik Polimerleri Sanayi Ve Ticaret AŞ, … Bankası A.Ş, Türkiye … Bankası A.Ş, … vekilince istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili şirkete konkordato mühleti verilmesi ve gerekli tedbirlerin alınması halinde borçlarını vadeli olarak eşit taksitlerle ödeyebileceğini ileri sürerek konkordatonun tasdikini talep ve dava etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince; iddia, savunma, konkordato komiseri raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirketin konkordato projesinin tasdikine karar verilmiştir. Karara karşı bir kısım alacaklılar tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince, İstinaf eden … … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusu değerlendirme kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine, İstinaf eden alacaklılar … Bankası A.Ş, … Katılım Bankası A.Ş., … (Türkiye) Boya Ve Kimyevi Maddeler Sanayi ve Ticaret A.Ş, Türkiye Garanti Bankası A. Ş., … Bankası A.Ş, Türkiye … Bankası A.Ş, … A.Ş. ve … vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı Alacaklılar T. … Bankası A.Ş. vekili, … vekili, … ..Renk. Tic Aş. vekili ve … Bankası vekili temyiz etmiştir.
1-Dava konkordato projesinin tasdiki istemine ilişkindir.
Konkordatoda amaç, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen, mali durumu bozulmuş olan ve borçlarını ödeyip faaliyetlerini devam ettirmek isteyen dürüst borçluyu koruyarak mali durumunun iyileşmesini sağlamak ve alacaklıların, borçlunun muhtemel bir iflasına nazaran, daha fazla ölçüde alacaklarına kavuşma olanağı yaratmaktır. Konkordato ile alacaklılar, alacaklarının bir kısmından vazgeçerler ve/veya borçluya, ödeme konusunda belirli bir vade tanırlar. Bu durumdaki bir borçlunun iflas etmesi, faaliyetlerinin tümüyle sona ermesine ve alacaklıların alacaklarını büyük oranda tahsil edememelerine neden olur. İçinde bulunduğu mali koşullara göre borçluya borçlarını belirli bir oran veya vadeyle ödeme imkanı verilmesi hem borçlu bakımından ve hem de alacaklılar bakımından olumlu sonuçlar doğurur. Konkordato projesinin tasdikiyle birlikte alacaklılar arasında eşitlik esasına dayalı bir ödeme sağlanır ve borçlu iktisadi faaliyetlerine devam eder. Böylece borçlu, piyasadaki varlığını sürdürürken, piyasadaki istikrar ve istihdam imkanları da korunmuş olur.
Konkordato süreci alacaklılar arasında eşitlik ilkesine dayalı olarak (İİK’nın 308/h maddesindeki rehinli alacaklının durumu ayrık tutulmak suretiyle) yürütülür. Konkordatoda alacaklılar arasında herhangi bir ayrım yapılmaksızın benzer durumda bulunan bütün alacaklıları kapsayan adil ve dengeli bir ödeme planının ortaya konulması gerekmektedir.
İİK’nın 305. maddesinde hükme bağlanan konkordato koşullarının kümülatif olarak bir arada bulunması halinde mahkeme konkordatoyu tasdik edecektir. Mahkemenin bu aşamada geniş bir takdir yetkisi bulunmaktadır ve tasdik yargılamasında re’sen araştırma ilkesi geçerlidir. Mahkeme, tasdik yargılamasında konkordato projesini kontrol edecek, konkordato sürecinde yapılması gereken işlemlerin zamanında ve kanuna uygun olarak yapılıp yapılmadığını denetleyecektir. Şekli inceleme kapsamında yapacağı en önemli tespit, komiserin süresi içinde dosyayı kendisine teslim edip etmediğidir. İçerik olarak dikkatle araştırması gereken husus ise, borçlunun alacaklılar arasında dengeyi koruyup korumadığıdır. (Öztek S./Budak A.C./ Yücel M.T./Kale S./Yeşilova B., Yeni Konkordato Hukuku, 2. Baskı, Ankara 2019, s. 539.)
Yukarıda açıklandığı üzere, konkordatoda, alacaklılar arasında mutlak eşitliğin sağlanması şart olmayıp, dengeli ve adil bir ödeme planı ortaya konulması, alacaklıların da buna göre tatmin edilmesinin sağlanması amaçlanmaktadır. Proje dışında alacaklılarla yapılacak farklı ödeme planı içeren protokoller konkordato ile bağdaşmayacak, projenin oylanması sırasında nisabın oluşmasına müdahale anlamı taşıyacaktır. Bu sebeple proje dışında farklı ödeme planı vadedilmiş olması halinde alacaklılar toplantısında bu alacaklılar oy kullansın veya kullanmasın kabul nisabının oluştuğundan bahsetmek mümkün olmayacaktır. Böyle bir kabul konkordatonun kamu düzeni niteliği ile de bağdaşmaz.
Ayrıca konkordato projesinde yer alan kabul sonrası 1 yıl veya 6 aylık dönemlerin ödemesiz dönem olarak kabul edilmesi konkordato kesin mehlinin 1 yıl veya 6 ay daha uzaması anlamına gelmektedir. Halbuki kanun koyucu bu süreleri oldukça kesin şekilde belirlemiş ve uzun olmamasına özen göstermiştir. Hakimin alacaklılar lehine projeye müdahale edebileceği kanun koyucu tarafından kabul edildiğine göre hakimin bu şekilde ödemesiz dönemlere müdahale etmesi mümkündür.
Somut olayda, davacı şirket tarafından sunulan revize ön proje de “Protokol ve benzeri isimle anlaşma belgesi imzalayan adi (rehinsiz) alacaklılar yönünden anlaşma belgeleri hükümlerine göre, diğer adi (rehinsiz) alacaklılar yönünden ise konkordatonun tasdikinden 1 yıl sonra ilk taksiti başlamak üzere 60 ay eşit taksitte, konkordato geçici mühletinden itibaren faizsiz, tenzilatsız ödeme” taahhüt etmiştir.
Yukarıda da açıklandığı üzere bazı alacaklılarla farklı protokollerin imzalanmış bulunması nisabın tesciline etki edeceğinden konkordatonun aradığı nisabın oluştuğundan bahsetmek mümkün değildir. Hal böyle olunca İİK 302. maddesinde belirlenen şartların oluştuğu kabul edilemez. Bu durumda mahkemece alacaklılar arasında dengeyi bozan, eşitlik ilkesine aykırı, nisabın oluşmasında tereddüt yaratan konkordato projesinin reddine doğrudan doğruya iflas sebeplerinden birinin mevcut olması halinde ise davacı borçlu şirketin iflasına karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye ve yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle bir kısım alacaklılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 14.04.2022 tarih ve 2022/860 Esas, 2022/906 Karar sayılı kararının kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine, HMK 373/1 maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, 23.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.