Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2022/3158 E. 2023/3315 K. 16.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3158
KARAR NO : 2023/3315
KARAR TARİHİ : 16.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/214 E., 2022/150 K.
DAVA TARİHİ : 17.09.2014
HÜKÜM/KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasındaki Mahkemece görülen rücuen tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirketler arasında ihale sonrası hizmet alımı sözleşmesi imzalandığını, yapılacak iş kapsamında davalı şirketler bünyesinde çalışan dava dışı işçi … nun kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacağının tahsili talebiyle açtığı iş davasının kabul edildiğini, hükmolunan alacakların müvekkili tarafından icra dosyasına ödendiğini, ödenen işçilik alacaklarından davalıların sorumlu olduğunu ileri sürerek 7.462,91 TL nin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan rücuen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
1. Davalı Akdeniz Ltd. Şti. vekili, davacının işveren sıfatı ile tüm işçilik alacaklarından sorumlu olduğunu, dava dışı işçinin müvekkili şirkette bir yılı aşmayan çalışması nedeniyle kıdem tazminatı talep edemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı … Endüstriyel Temizlik Organizasyon Turizm İnşaat Paz. San. ve Tic. A.Ş. vekili, 6552 Sayılı Yasa ile davacının rücu davasının yasal dayanağının kalmadığını, işçiler ile ilgili tüm yetki ve sorumluluğun davacıda olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

3. Davalı …. Ltd. Şti. vekili, asıl işveren davacı ile alt işverenler arasında muvazaa olduğunu iş müfettişlerinin raporuyla ortaya çıktığını, işçilerin davacının işçileri olduğunun tespit edildiğini, 6552 Sayılı Yasa’nın yürürlüğe girmesiyle işçilik alacaklarından ilgili kamu kurum ve kuruluşunun tek başına sorumlu hale geldiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 22.12.2015 tarih, 2014/409 Esas, 2015/526 Karar sayılı kararıyla; dava dışı işçinin davalılardan …. Ltd. Şti. ve Piripak Endüstriyel Temizlik Organizasyon Turizm İnşaat Paz. San. ve Tic. A.Ş. de çalışma süresinin bir yıldan az olması ve bu davalıların son işveren olmamaları nedeniyle sorumluluklarına gidilemeyeceği, davalı Marmara Ltd. Şti. aleyhine açılan dava yönünden, yerleşik Yargıtay içtihatları da dikkate alınarak davacı tarafından ödenen tazminatın yarısından sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle davalı … Temizlik İnşaat Gıda Ve Kargo Dağıtım Hizmetleri San. Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile 3.731,45 TL rücu alacağının, dava tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte bu davalıdan tahsiline, diğer davalılar aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin 22.12.2015 tarih, 2014/409 Esas, 2015/526 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı Marmara Temizlik İnşaat Gıda Ve Kargo Dağıtım Hizmetleri San. Ltd. Şti. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin 02.03.2020 tarih, 2019/1267 Esas, 2020/1418 Karar sayılı kararıyla; mahkemece kıdem tazminatı İş Mahkemesinde yapılan hesap üzerinden, işçinin yüklenicilerdeki bir yıldan az süreli olan çalışmaları da dahil olmak üzere çalıştığı toplam süre dikkate alınarak belirlendikten sonra davalı yüklenicilerin işçiyi çalıştırdıkları süreyle orantılı sorumlu tutulmaları, diğer talepler yönünden yukarıdaki ilkeler çerçevesinde bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile davalılar … Ldt.Şti. ve Piripak Endüstriyel Temizlik Organizasyon Turizm İnşaat Paz. San. ve Tic. A.Ş. yönünden davanın reddine, davalı … Temizlik İnşaat Gıda Ve Kargo Dağıtım Hizmetleri San. Ltd. Şti. nin ödenen bedelin yarısından sorumlu tutulmasına karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; işçilik ücretlerinden sorumluluğun alt yüklenicilere ait olduğuna ilişkin bir hüküm bulunmadığı, bu nedenle sorumluluğun yarı yarıya paylaşılması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; mahkemenin direnme niteliğinde bir karar verdiğini, bozmanın gerekleri yerine getirmediğini, davalıların tüm alacaktan sorumlu olduklarını, yarı yarıya karar verilmesinin hatalı olduğunu temyiz sebepleri olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427 ncı ve devamı maddeleri,

3. Değerlendirme
1. Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanununa göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.

2. İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir.

3. Hizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır.

4. İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar.
5. Yıllık izinler kullanılmadığı taktirde iş sözleşmesinin feshi ile ücrete dönüşmektedir. Sözleşmeyi feshedenin son yüklenici olduğu ve yıllık izinlerinde bu fesih ile ücrete dönüştüğü gözönüne alındığında yıllık izin ücretinden son yüklenici sorumlu olacaktır.
İhbar tazminatından son işveren sorumludur. Bunların dışında hafta tatil ücreti, ücret alacağı, fazla mesai ücreti gibi işçiye ödenen tazminatlardan yükleniciler işverene karşı işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak sorumlu olacaklardır.

6. İşveren tarafından bu ödemelerin feri mahiyetinde yapılan ödemeler de aynı esasla yüklenicilerden tahsil edilebilecektir.

7. Mahkemece verilen ilk karar, yukarıda açıklanan hususlar gözetilerek bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece; bozma sonrası davalıların işçiye ödenen bedelinin yarısından sorumlu olduğuna karar verilmiştir. Bozmaya uyulmasına rağmen bozmanın gerekleri yerine getirilmeden yarı yarıya sorumluluğa hükmedilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle tekrar bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,

Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

16.10.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.