Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2022/3034 E. 2023/3052 K. 28.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3034
KARAR NO : 2023/3052
KARAR TARİHİ : 28.09.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2014/945 E., 2022/332 K.
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Karar, davalılardan … Konut Yapı Kooperatifi vekilince duruşma istemli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 26.09.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde gelen davacılar vekili … ile davalılar vekili Avukat …’ün gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA
Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı kooperatifin yönetim kurulu üyeleri olduklarını, 18.01.1998 tarihli genel kurulda satılmasına karar verilen 3 ve 4 no’lu bağımsız bölümleri satın aldıklarını, dava dışı arsa sahiplerinin zamanında inşaatın bitirilmemesi nedenine dayalı olarak açtıkları kira tazminatı davası sırasında teminat olarak arsa sahiplerine 4 no’lu dairenin tapusunun verildiğini, bu devrin 03.05.2003 tarihli genel kurul kararına dayalı olduğunu, bu genel kurul kararı ile ferdileşmeye karşı çıkmamaları için arsa sahiplerine teminat olarak verilen daire tapusunun dava sonunda tahakkuk edecek borcun ödenmesi halinde davacılara verilmesi, borcun kooperatif üyelerince ödenmesi yönünde ve ödeme sonunda 4 no’lu dairenin davacılara devredilmesi yönünde karar alındığını, arsa sahiplerinin açtığı dava sonunda verilen kararın infaz edilmesi amacıyla başlatılan icra takibi sırasında, davacıların ödeme yapmak amacıyla 18.01.1998 tarihli genel kurul kararına istinaden satın aldıkları ve teminat olarak arsa sahibine tapusu devredilen 4 no’lu dairenin tapusunun davacılara devredildiğini, bu devir sonrasında 3 ve 4 no’lu dairelerin dava dışı …’ye satılarak alınan paranın arsa sahiplerine başlattıkları icra takibine istinaden ödendiğini, bu ödemelere ilişkin olarak makbuz alındığını ileri sürerek, 18.01.1998- 03.05.2003 tarihli genel kurul kararları ve makbuzlarla sabit olan davacılar alacağı olan 106.733,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili, davalılardan kooperatif ortakları aleyhine bu davanın açılamayacağını, davalı kooperatifin ise borcunun bulunmadığını savunarak, davanın usul ve esastan reddini istemiştir.

III.MAHKEME KARARI
Mahkemenin 13.05.2009 tarihli 2007/97 E., 2009/113 K. sayılı kararıyla, dava dışı arsa sahipleri … ve …’in davalı kooperatif aleyhine açtığı tazminat davası sonucunda toplam 87.913,18 TL alacak için icra takibi başlattıkları, davaya konu edilen ödemelerin kooperatif adına davacılar tarafından ödendiğine yönelik bir kayıt bulunmadığı gibi, kooperatif tarafından bu yönde alınmış bir karar da bulunmadığı, yapılan ödemeler karşılığı kooperatife ait olması gereken bağımsız bölümleri kooperatif adına tescillerinin gerçekleştirilmediği, davacıların dosyaya ibraz ettikleri makbuzların nitelikleri itibarıyla bu iddianın ispatı bakımından yeterli olmadığı, uyuşmazlık miktarı dikkate alındığında davacıların iddialarını kesin delil ile ispatlamaları gerektiği ve yemin deliline dayanmadıkları, kooperatifin alacaklılarına karşı sadece mameleki ile sorumlu olduğundan ortakların pasif husumet ehliyetlerinin bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin 24.10.2011 tarih ve 2011/864 Esas, 2011/1231 Karar sayılı ilamı ile dosya içerisindeki 18.01.1998 ve 03.05.2003 tarihli genel kurul kararları ve makbuzlardan, davalı kooperatif yönetim kurulu üyeleri olan davacıların, davalı kooperatiften peşin bedelle bağımsız bölüm aldıkları, bu bağımsız bölümlerin üçüncü kişiye satışından elde edilen gelirle dava dışı arsa sahiplerine makbuz karşılığı ödeme yaptıkları, yine davacılar aleyhine ceza davası açıldığı, yeniden bilirkişi heyeti oluşturularak, anılan genel kurul tutanakları, makbuzlar ve ceza dosyası çerçevesinde inceleme yaptırılıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

B. Karar Düzeltme Kararı
1. Bozma ilamına karşı davalılar vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin 22.03.2012 tarih ve 2012/704 Esas, 2012/2258 Karar sayılı ilamı ile, davacıların 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin kendilerine ait olduğunu, söz konusu bağımsız bölümlerin satışından elde edilen gelirle kooperatifin, arsa sahiplerine olan borcunun ödendiğini iddia etmelerine rağmen mahkemece, 3 ve 4 numaralı bölümlerin davacılara ait olup olmadığı, ait ise ne şekilde mülkiyetlerine geçtiği araştırılarak açıkça belirlenmediği, kooperatif kayıtları, banka hesapları, genel kurul kararları üzerinde inceleme yapılması, 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının tüm tedavülleri ile celbedilmesi, davacılar hakkında açıldığı belirtilen sorumluluk ve ceza davası dosyalarının getirtilerek tetkik edilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozma ilamının gerekçesi düzeltilerek yerel mahkeme kararının davacılar yararına bozulmasına karar verilmiştir.

C. Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 08.06.2012 tarihli 2012/131 E., 2012/238 K. sayılı kararıyla, davacıların kooperatif adına arsa sahibine ödeme yaptığını yazılı belgelerle ispat edemediği gerekçesiyle, eski kararda direnilerek, davanın reddine karar verilmiştir.

Ç. Hukuk Genel Kurulu Kararı
1.Direnme kararına karşı davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 15.05.2013 tarih ve 2012/23-1332 Esas, 2013/710 Karar sayılı ilamı ile, 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin davacılara ait olup olmadığı, ait ise ne şekilde mülkiyetlerine geçtiği araştırılarak açıkça belirlenmediği, kooperatif kayıtları, banka hesapları, genel kurul kararları üzerinde inceleme yapılması, 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının tüm tedavülleri ile celbedilmesi, davacılar hakkında açıldığı belirtilen sorumluluk ve ceza davası dosyalarının getirtilerek tetkik edilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı bozulmasına karar verilmiştir.

D. İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, ceza dosyasında davacıların 1163 sayılı Yasa’nın 59 ve 62. maddelerinde belirtilen fiillerden yargılandığı, davacıların bu maddelere aykırı olan fiillerin zarara sebep olup olmadığının tespitinin iş bu davanın konusu olmadığı, davacıların kooperatif üyesi oldukları, 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin davacılar ve bizzat davacıların resmi senetle devrettiği birinci derece yakınları adına kaydının olduğu, 03.05.2003 tarihli genel kurul kararının 4. maddesinde davacıların şahsen ödedikleri borcun kooperatif üyelerine rücu edilmesine ilişkin karar alındığı, bu kararın iptal edilmediği, bu karardan da anlaşılacağı üzere davacıların 106.233,00 TL’lik ödemeyi davalı kooperatif adına yaptıkları, kooperatif anasözleşmesinde ortakların şahsi sorumluluğuna gidilebileceğine ilişkin açık hüküm bulunmadığı, kooperatifin ticaret sicil kaydının devam ettiği henüz tasfiye edilmediği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 106.233,00 TL’nin davalı kooperatiften alınarak davacılara verilmesine, diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılardan … Konut Yapı Kooperatifi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı … Konut Yapı Kooperatifi vekili temyiz dilekçesinde; mahkemenin karar düzeltme kararının tam aksine karar verdiğini, taşınmazların devri karşılığında bedelin ödenip ödenmediğinin tespitinin ayrı bir sorumluluk davasının konusunu teşkil ettiğini, 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerle ilgili davacılar vekilinin dilekçesinde de açıkça bedelsiz sahip olduklarını belirttiğini, davacılar hiçbir zaman kooperatife peşin bedel ödeyip bağımsız bölüm almadıklarını, dosyada bununla ilgili hiçbir belgenin bulunmadığını, kooperatifi zarara uğratan ve bu zararı gidermediği hem bilirkişi raporları ile hem de ceza mahkemesi kararı ile tespit edilen davacıların bu eylemlerinin değerlendirilmediğini, davacıların üyeliklerini dava dışı 3. şahıslara devrettiğini, ihtiyari dava arkadaşlığı halinde husumetten ret kararı verilmesi halinde her bir müvekkil için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacıların, davalı kooperatife borç verdiği iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427 ve devamı maddeleri, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu

3. Değerlendirme
1. Davalı kooperatifin 18.01.1998 tarihli olağan genel kurulunda, davaya konu 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin asgari 1.000,00 TL’ye satılması hususunda yönetim kuruluna yetki verildiği, 03.05.2003 tarihli olağan genel kurulunda, 4 numaralı bağımsız bölümün arsa sahiplerine adına tapusunun çıkartılması, arsa sahiplerinin alacaklarının ödenmesi sonrasında 4 numaralı bağımsız bölümün davacılara devredilmesi, 3 numaralı bağımsız bölümün rayiç bedel üzerinden davacılar adına tescil edilmesi şeklinde karar alındığı, 30.01.2004 tarihli olağanüstü genel kurulunda, 3 numaralı bağımsız bölümün belediye emlak beyan değeri üzerinden dilediği şahsa satılması için tasfiye kuruluna yetki verildiği görülmüştür.

2. Bu durumda, yukarıda anılan genel kurul kararları uyarınca davacılar 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin kendilerine ait olduğunu iddia etmiş ise de, 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin mülkiyetlerinin ne şekilde kendilerine geçtiğini, alınan genel kurul kararları gereğince bağımsız bölümlerin bedellerini ödediklerini ispat edemedikleri dikkate alınarak davalı kooperatif yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Davalı … Konut Yapı Kooperatifi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA,

17.100,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalılardan … Konut Yapı Kooperatifi’ne verilmesine,

Peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,28.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.