Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2022/295 E. 2023/267 K. 25.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/295
KARAR NO : 2023/267
KARAR TARİHİ : 25.01.2023

MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Van 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesince Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı kurum ile dava dışı iş ortaklığı arasında yapılan ve sözleşme devirleri ile müvekkilinin taraf olduğu sözleşmede 4.000 kişilik 15.948 metrekare inşaat alanı yapım işine karşılık davalı kuruma ait taşınmaz ve üzerindeki binanın devreldilmesinin kararlaştırıldığını, davalı kurumun 5.000 kişilik ve 19.854 metrekare inşaat alanı olarak uygulama projesini hazırladığını, müvekkilinin sözleşmede belirtilen inşaat alanından 3.906 metrekare fazla inşaat yaptığını, işin tamamlanarak teslim edildiğini, trampaya konu taşınmaz üzerindeki binanın depremde zarar görmesi nedeniyle davalı tarafından yıktırıldığını, binanın teslim edilmemesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, sözleşme hükmü gereğince geçici kabulle birlikte trampaya konu taşınmazın tapu kaydının verilmesi gerektiğinin, tapu kaydının devredilmesinin ve fiili teslimin geç yapılması nedeniyle zarara uğradığını belirterek fazla iş bedeli, bina bedeli ve geç teslim nedeniyle zararın tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın zaman aşımına uğradığını, imalatın projede belirtildiği şekilde tamamlanmadığı ve belirtilen malzemelerin kullanılmadığını, davacıya teslim edilecek spor salonunun deprem nedeniyle ağır hasar görmesi nedeniyle yıkıldığını, yıkım konusunda önceki yüklenici ile anlaşıldığını, geç teslimin davalıdan kaynaklanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 26.11.2019 tarihli ve 2018/294 Esas, 2019/375 Karar sayılı kararıyla; bilirkişi raporlarında davacı tarafından yapılan fazla inşaat miktarının 3.906 metrekare karşılığı 3.740.000,00TL olarak tespit edildiği, davacıdan önce işi devralan Fidan İnş. Tah. San. ve Tic. Ltd. Şti. ile davalı kurum arasında imzalanan 12/11/2013 tarihli yıkım sözleşmesinin 5.2.2. maddesinde “Merkez Spor Salonunun yükleniciye devri karşılığında 5.000 kişilik spor salonu yapılması işi ile ilgili 03/06/2011 tarihli sözleşme ek ve şartnameler ile 06/03/2013 tarihli devir sözleşmesine bağlı kalınacak olup yüklenici spor salonunun yıkımı ile ilgili idareden herhangi bir hak talep edemeyecektir.” hükmünün bulunduğu, davacının sözleşmeyi devir alır iken bu durumu bilmesi gerektiği, davacının bina bedelini ancak sözleşmeyi kendisine devreden şirketten talep edebileceği, davalı kurumdan talepte bulunamayacağı, dava konusu edilen taşınmazların fiilen otopark olarak kullanılmakta olup davacı tarafın taşınmazları başkaca şekilde kullanmakta olduğuna veya kullanacağına dair dosyada bilgi ve belge bulunmadığı, taşınmazların halihazır kullanım durumuna göre getireceği toplam kira alacağının 304.128,00TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul, kısmen reddine, fazla yapılan inşaat alanı ile ilgili talebinin kabulü ile 3.740.000,00 TL nin 40.000,00TL sine dava tarihinden, bakiyesine ıslah tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, trampa olarak verilmiş olan spor salonunun yıkılmış olması ve teslim edilmemesi nedeniyle zarar talebinin reddine, trampa edilmiş arsanın geç teslim edilmesi nedenine dayalı talebin kısmen kabulü ile 304.128,00TL’nin 10.000,00TL’sine dava tarihinden, bakiyesine ıslah tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 19/10/2021 tarihli ve 2021/793 Esas, 2021/755 Karar sayılı kararıyla; Sözleşmede iş 4.000 kişilik olarak belirtilmiş ise de devam eden süreçte spor salonunun 5.000 kişilik yapılması konusunda tarafların karşılıklı olarak anlaştıkları anlaşılmaktadır. Bu durumda yapılan işin davalı kurumun iddia ettiği gibi farklı iş ya da iş artışı olarak da değerlendirilemeyeceği, davacının fazla yaptığı iş bedelini talep edebileceği sonuç ve kanaatine varıldığından davalı kurumun fazla iş bedeline yönelik itirazları yerinde görülmemiş, yapım işine karşılık yükleniciye verilmesi kararlaştırılan taşınmazlar ve üzerindeki spor salonu ile ilgili olarak spor salonunun depremde zarar görmesi nedeniyle yıkılması sonucu davacı yüklenicinin bina bedelini talep edemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmış ve davacının bu yöndeki istinaf isteminin reddine karar verilmiş, bedel olarak kararlaştırılan taşınmazın geç devir ve teslim edildiği iddiasına dayalı zarar istemine ilişkin olarak yapılan değerlendirmede, trampaya konu taşınmazın davacıya 26/12/2017 tarihinde kayden, 15/03/2018 tarihinde fiilen teslim edildiği, idari şartname hükmü gereğince taşınmazın davacıya geç teslim edildiği, bu nedenle davacının geç teslimden kaynaklı zararını talep edebileceği anlaşıldığından davalının istinaf istemi red edilmiş, taşınmazın davacı tarafından halihazırda kullanım şekli itibariyle yapılan zarara ilişkin olarak davacının uğradığı zararın daha fazla olduğunu mevcut delil durumu itibariyle ispat edemediği gerekçesiyle davacının istinaf isteminin reddine karar verilmiş, ancak 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13/j maddesi uyarınca … harçtan muaf olduğu halde mahkemece davalının ilam harcı ile yükümlü tutulması isabetsiz olduğundan bu aykırılığın kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 355. ve 353/1-b-2 maddesi gereğince mahkeme kararı bu yönden kaldırılarak yeniden hüküm kurulmuş, davacının davasının kısmen kabulüne, fazla yapılan inşaat alanı ile ilgili talebin kabulü ile 3.740.000,00 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, hükmedilen alacağın 40.000,00TL sine dava tarihi olan 16/07/2018 tarihinden bakiye 3.700.000,00TL sine ıslah tarihi olan 31/10/2019 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, trampa olarak verilmiş olan spor salonunun yıkılmış olması ve teslim edilmemesi talebine dayalı alacağın reddine, trampa edilmiş arsanın geç teslim edilmesi nedenine dayalı 1.267.000,00TL talebin kısmen kabulü ile, 304.128,00TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kabul edilen miktarın 10.000,00TL sine dava tarihi olan 16/07/2018 tarihinden bakiye 294.128,00TL sinin ıslah tarihi olan 31/10/2019 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, bu talebe dair fazlaya dair talebin reddine, karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesi 2020/2218 esas 2021/2458 karar sayılı 02.06.2021 tarihli kararıyla; davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ikinci bent kapsamı dışındaki sair temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, davacının fazla iş bedeline ilişkin talebi yönünden dava konusu sözleşmenin 8. maddesinde ” idare ve yüklenici arasında yapılan iş bu sözleşme, düzenleme şeklinde kat karşılığı inşaat yapımı…” şeklinde belirtilmiş kat karşılığı inşaat sözleşmesidir. Davalı kurum ile dava dışı iş ortaklığı arasında imzalanan sözleşmede, 4000 kişilik 15.948 m² inşaat alanı yapılması kararlaştırıldığı halde, inşaatın 5000 kişilik ve 19.854 m² inşa edildiği konusunda herhangi bir ihtilaf yoktur. Uygulama projesi ilk yüklenici tarafından 5000 kişilik olarak hazırlandığı ve sözleşmenin 06/03/2013 tarihinde ilk yüklenici tarafından Fidan İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye ondan da 14/04/2014 tarihinde davacı Akka İnş. Taah. San. Tic. Ltd. Şti’ye, davalı idarenin muvafakati ile temlik edildiği, temlik sözleşmelerinde, temlik alanların eski spor salonu ve arsası karşılığında 5000 kişilik spor salonu yapmayı taahhüt ettikleri anlaşılmaktadır. Bu durumda sözleşmenin talil edildiği, sözleşmeyi temlik alanların trampa konusu spor salonu ve arsası karşılığında, 5000 kişilik stad yapma taahhüdü altına girdiğinin kabulü gerekir. Hal böyle olunca, davacının taahüdü kadar imalat yaptığı, fazla imalat yapmadığı, davacının fazla imalatla ilgili talebinin bu gerekçelerle reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamış, Daire kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, sözleşmeyi temlik alanların trampa konusu spor salonu ve arsası karşılığında 5.000 kişilik stad yapma taahhüdü altına girdiğinin kabulü gerektiği, hal böyle olunca, davacının taahhüdü kadar imalat yaptığı, fazla imalat yapmadığı, davacının fazla imalatla ilgili talebinin yerinde olmadığı anlaşıldığından, yapım işine karşılık yükleniciye verilmesi kararlaştırılan taşınmaz ve üzerindeki spor salonu ile ilgili olarak spor salonunun depremde zarar görmesi nedeniyle yıkılması sonucu davacı yüklenicinin teslim edilmeyen bina bedeli talebinin reddine ve bedel olarak kararlaştırılan taşınmazın geç devir ve teslim edildiği iddiasına dayalı zarar isteminin kısmen kabulüne dair verilen kararlara ilişkin tarafların temyiz istemi Yargıtayca reddedildiğinden bu kısımlara yönelik hükümlerin kesinleştiği gerekçesiyle; davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddine, davacının dava konusu ettiği fazla yapılan inşaat alanı ile ilgili talebinin reddine, trampa olarak verilmiş olan spor salonunun yıkılmış olması ve teslim edilmemesi talebine dayalı alacak talebinin reddine, trampa edilmiş arsanın geç teslim edilmesi nedenine dayalı 1.267.000,00TL talebin kısmen kabulü ile, 304.128,00TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kabul edilen miktarın 10.000,00TL sine dava tarihi olan 16/07/2018 tarihinden bakiye 294.128,00 TL sine ıslah tarihi olan 31/10/2019 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya dair talebin reddine
karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; ana sözleşmenin taraflarından birinin yer almadığı devir veya temlik sözleşmesi ile ana sözleşmenin tadil edilmesinin mümkün olmadığını, bir sözleşmenin ancak tarafların aynı şekil şartına bağlı kalarak birlikte imzalayacakları yeni bir sözleşme ile değiştirilebileceğini, tarafların hepsinin imzaladığı yeni bir sözleşme olmadığını, sözleşme devri yapan yüklenicilerin kendi aralarında yapmış oldukları devir sözleşmelerinde, devralınan işin ihaleye çıkarılan trampa usulü iş olduğu, devralan yüklenici şirketin, davalı kurumla yapılmış bulunan sözleşme olan 03.06.2011 tarihli sözleşmenin tarafı olduğu ve devir işlemine davalı kurumun da izin vermiş olduğundan, artık davalı kurum ile müvekkili şirket arasında uygulanacak sözleşmenin 03.06.2011 tarihli sözleşme olacağı, müvekkili Akka İnşaat’ın, işbu sözleşmenin tarafı olmakla, sözleşmede davalı kurum tarafından taahhüt edilen tüm edimlerin müvekkili şirket için geçerli olacağı, taraflardan sadece birinin asıl sözleşmeyi tek başına değiştirebilmesine hukuken imkan bulunmadığını, müvekkil şirketin fazla imalat yaptığına ve davalı kurumun 4000 kişilik spor salonu yerine, uluslararası müsabakaların yapılabildiği 5000 kişilik bir olimpik spor salonuna kavuştuğu ve sebepsiz zenginleştiğini, kamu ihale sözleşmesinin değiştirilmesinin tarafların rızası ile dahi mümkün olmadığı, bu durumda sözleşmenin kendiliğinden tadil olmuş olmasının kabulünün yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklanan fazla yapılan imalat bedeli, yıkılan bina bedeli ve trampa edilen arsanın ve binanın geç teslimi nedeniyle kira bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470-486 ncı maddeleri ve genel hükümleri, diğer ilgili mevzuat.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.