YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/2751
KARAR NO : 2023/2977
KARAR TARİHİ : 26.09.2023
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/265 E., 2020/26 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekilince duruşmasız, davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 26.09.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde davalı vekili Avukat … ile davacı vekili Avukat …’in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki 01.05.2012 tarihli taşeron sözleşmesi gereğince davalının sorumluluğunda olan işlerin yapılarak tamamlandığını ve işin kabulü için davalı kooperatife 10.09.2012 tarihinde yapılan çağrıya rağmen cevap vermediğini, davacı şirkete düzenlenen hakedişlere karşılık 640.000,00 TL ödeme yapıldığını, bitirilmiş iş bedelinin 703.105,74 TL olduğunu, aradaki farkın ödenmediğini, davalıya Ankara …. Noterliği aracılığıyla keşide edilen 30.01.2013 tarihli ihtarname ile aynı tarihli fatura bedeli olan 42.072,02 TL ile daha önce davalı kooperatif tarafından kabul edilmiş olan faturadan kaynaklı olan 21.133,90 TL alacağın ödenmesi talebine cevap verilmediğini belirterek taraflar arasındaki 01.05.2012 tarihli sözleşmeden kaynaklanan davacı alacağının tespiti ile fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 10.000,00 TL’nin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekilinin yargılama sırasındaki yazılı ve sözlü beyanlarında özetle; taraflar arasındaki sözleşmede belirtilen işin 458.175,00 TL’ye yapılmasının kararlaştırıldığını, davacının 3 no.lu hakedişle talep ettiği miktarla sözleşme bedelini aştığını, mukayeseli keşif yapılmadan düzenlenen üç adet ara hakedişteki miktarların kesin metraja ve hesaba bağlanmadan imalata devam edilmesinin yerinde olmadığını, davacının talep ettiği alacak karşılığı iş yapılıp yapılmadığının geçici ve kesin hesap aşamalarında yapılacak hakedişlerden sonra belirleneceğini, davacı tarafa yapılan 640.000,00 TL ödemenin talep edilebilecek miktardan fazla olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 02.12.2015 tarihli ve 2013/479 Esas, 2015/494 Karar sayılı kararı ile taraflar arasındaki sözleşme gereği davacının götürü bedelle yapımını üstlendiği işler ile ilave imalat bedelleri karşılığı talep edebileceği, bedellerin fazlası ile kabul edilen dört hakediş raporu ile tespit edilerek ödendiği anlaşılmakla her ne kadar iki ayrı keşif sonucu düzenlenen raporlarda talep edilebilecek bedelle ilgili farklı miktarlar saptanmasına rağmen iki ayrı davacıya yapılan ödemeden az olduğu ve her iki rapor içeriğinde de davacıya yapılan ödeme nedeniyle davacının alacağının bulunmadığının belirtilmesi karşısında yeniden inceleme yaptırılmasına gerek duyulmaksızın davacı vekilinin rapora karşı itirazlarına itibar edilmeksizin mevcut delillere göre davacının talebini içeren davanın yerinde görülmemesi nedeniyle reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 15. Hukuk Dairesinin 22.02.2018 tarihli ve 2016/5275 Esas, 2018/769 Karar sayılı kararıyla; taraflar arasında birim fiyat eser sözleşmesi kurulduğu, davacının sözleşme kapsamında yapılan işlerle ilgili olarak ödenmeyen alacağı bulunduğu gibi ilave iş bedellerinin de ödenmediğini ileri sürerek dava açtığı, mahkemece 1. ve 2. rapor arasında çelişki bulunduğundan bahisle 3. kez bilirkişi kurulu oluşturularak rapor alındığı, alınan raporda işin götürü bedelle akdedildiği, yüklenicinin sözleşme kapsamındaki iş nedeniyle alacağının bulunmadığı, ilave iş nedeniyle 146.284,56 TL iş yapıldığının bildirildiği, açıklandığı üzere birim fiyatta imzalandığı ve tarafları bağladığı için sözleşme hükümlerine uyulması ve hesaplamanın da buna göre yapılmasının zorunlu olduğu, bu nedenlerle mahkemece yapılacak işin; 3. bilirkişi kurulu ile birlikte mahallinde tekrar keşif yapılmak suretiyle işin kesin hesabının çıkartılması, mertaj konusunda 1. ve 2. bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğundan taraflar arasındaki sözleşmede metrajın ne şekilde hesaplandığına dair hükümler de gözetilerek, çelişki de giderilmek suretiyle sözleşme kapsamındaki hakediş bedelinin birim fiyatta hesaplanması, ayrıca ilave iş bedeli de 3. bilirkişi heyetince 146.284,56 TL olarak hesaplandığından bu bedelin ilavesi ile yüklenicinin hakettiği iş bedelinin bulunması, alınacak rapora itirazların da karşılanarak gerektiğinde ek rapor alınıp açıklanan bu hususlar gözetilerek yüklenicinin hakettiği iş bedeli saptanıp, kanıtlanan ödeme düşülerek sonucuna göre hüküm kurulması olduğu gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ek keşif icrasına müteakip düzenlenen 06.01.2020 tarihli heyet raporu içeriğinde davacı tarafın yaptığı imalatlar ile ilgili projesine göre metrajların çıkarıldığı ancak hangi imalatın ne miktarda yapıldığına dair tutanak, atajman v.b belge bulunmadığı için yüklenici tarafından sunulan kesin hesaplardaki metrajlar kullanılarak önceki raporlarda ilave imalatlar için yapılan hesaplamalarda ki hatalarda düzeltilmek suretiyle ilave imalat bedellerinin kesin hesapta ki imalat bedellerine eklenerek taraflar arasında ödendiği konusunda ihtilaf bulunmayan 640.000,00 TL de dikkate alındığında davacının davalıdan herhangi bir alacağının bulunmadığı, davalıya 72.276,65 TL borçlu olduğu hususunun belirtildiği, davacı vekilince 06.01.2020 tarihli heyet raporuna itiraz dilekçesinde yeniden farklı heyet ile keşif yapılmasının talep edildiği görülmüş ise de, Yargıtay bozma ilamına müteakip mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen 06.01.2020 tarihli rapor içeriğinde; bozma ilamında belirtildiği şekilde metraj konusunda 1. ve 2. raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla dosyada yapılan imalatların metrajı ile ilgili tutanak atajman bulunmadığından yüklenici olan davacının sunduğu kesin hesaplardaki metrajların kullanılması suretiyle çelişkinin giderildiği, sözleşme kapsamındaki hakediş bedelinin hesaplandığı, ilave iş bedelinin 93.220,72 TL olarak hesaplandığı görülmekle birlikte bozma ilamında belirtildiği şekilde üçüncü bilirkişi heyetince saptanan ilave iş bedeli olan 146.284,56 TL’nin nazara alınması suretiyle davacının talep edeceği alacağın resen hesaplanabilir nitelikte olması nedeniyle itirazları doğrultusunda yeniden inceleme yapılmayarak talebin reddedildiği, Yargıtay (Kapatılan) 15. Hukuk Dairesinin bozma ilamı doğrultusunda yeniden inceleme sonunda düzenlenen heyet raporu içeriğinde, davacı yüklenicinin ibraz ettiği kesin hesaplardaki metrajlar kullanılmak suretiyle saptanan imalat bedeli 474.502,64 TL ile üçüncü bilirkişi heyetince saptanan ilave iş bedeli olan 146.284,56 TL’nin toplamı sonucu davacının talep edebileceği alacak tutarının 620.787,20 TL olduğu, davacıya davalı tarafından 640.000,00 TL ödendiği hususunda ihtilafın bulunmadığı, dolayı ile davacının davalıdan talep edebileceği bakiye alacağın olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı Temyizi
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; metrajla ve birim fiyatların tek tek ortaya konması ile sonuca ulaşılabileceği, kesin hesabın çıkarılmasının gerektiği, 08.09.2014 tarihli ilk rapor mantığında kesin hesap çıkarılması gerektiği, raporda tüm imalatların ortaya konduğu ancak metraj hatalı olduğundan doğru sonuca ulaşılamadığı, ilk raporda çıkarılan kesin hesaba doğru metrajın uygulanması ile doğru sonuca ulaşılacağı, karara esas alınan raporun bozma ilamına uygun olmadığı, sözleşmenin 2. maddesi ile ödemenin yapılan işler fiili metrajı yapıldıktan sonra hakediş düzenlenerek ödenecektir düzenlemesinin getirildiği, aynı madde içinde Kooperatifin başvurusu üzerine projede değişiklik yapıldığı takdirde, yapılacak değişiklik yapılacak işler listesinde bulunmadığı takdirde öncelikle Bayındırlık Bakanlığı Birim Fiyatlarından Fiyatlandırılarak ilave edilecektir hükmünün getirildiği ve ek tutanaklardan anlaşıldığı üzere sözleşme dışı bir çok değişik talebin olduğu, bunların bir kısmının karşılıklı kabul edilen hakedişler içinde yer aldığı, bir kısmının da ek tutanaklarla belirlendiği, ek iş tutanaklarının kabul edip, karşılıklı imzaya havi hakedişle yapıldığı tartışmasız işlerin kabul edilmemesinin hatalı olduğu, raporlar arasındaki metraj çelişkisinin giderilmediği, bilirkişilerin karşılıklı imza edilen hakedişlerin fiili metrajlarının tespiti görevlerini yerine getirmediği, son raporda sözleşme bedeli olan 458.175,00 TL dışındaki karşılıklı imza altına alınmış hakedişlerle ve önceki raporlarla imal edildiği açıkça tespit olunmuş, iş bedellerinin hiç bir incelme yapmaksızın yok saymasının hatalı olduğu, davalı tarafa tanzim edilen 10.09.2012 tarihli 164.368,40 TL tutarlı faturanın davalıya tebliğ edildiği ve bu faturanın 143.237,77 TL’lik tutarının ödendiği, ancak 21.130,63 TL’lik kısmı ödenmediği, faturanın tamamı kabul edilip itiraz edilmediği halde ödenmeyen bakiye tutarın hesaplamalarda dikkate alınmamasının hatalı olduğu belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı Temyizi
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Yargıtay (Kapatılan) 15. Hukuk Dairesinin 22.02.2018 tarih 2016/5275 Esas, 2018/769 Karar sayılı bozma kararında 146.284,56 TL tutarındaki ilave hizmet bedelinin eklenerek karar verilmesi gerektiğinin bildirildiği, bozmadan sonra alınan 06.01.2020 tarihli bilirkişi raporunda ise ilave imalat bedelinin hatalı hesaplandığı, ilave imalat bedelinin 93.220,72 TL olması gerektiğinin belirtildiği, rapora göre maddi hata söz konusu olduğundan, mahkemenin maddi hatalı ilave imalat bedeline göre karar vermesi hatalı olduğundan kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası,
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 vd. maddeleri,
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı ve özellikle davacı yüklenicinin ibraz ettiği kesin hesaplardaki metrajlar kullanılmak suretiyle saptanan imalat bedeline göre davacının alacaklı olmadığının, ilk kararın davalı tarafından temyiz edilmemesi nedeni ile sözleşme dışı iş bedeli 146.284,56’nin davacı yararına usuli kazanılmış hak oluşturduğunun ve 143.237,77 TL’lik fatura alacağının kesin hesapta dikkate alındığının anlaşılmasına göre taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
17.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan karşılıklı alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan taraflara verilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz eden taraflardan alınmasına,
İlamın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yasa yolu açık olmak üzere,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,26.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.