Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2022/2664 E. 2023/3162 K. 05.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/2664
KARAR NO : 2023/3162
KARAR TARİHİ : 05.10.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1002 E., 2022/102 K.
DAVA TARİHİ : 10.02.2020
HÜKÜM/KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/92 E., 2021/147 K.

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1-Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arsa malikleri arasında 04.03.2016 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşmenin 5. ve 23. maddelerinde yer alan yükümlülükler arsa maliklerince yerine getirilmediğinden müvekkili tarafından ödemeler yapıldığını, ayrıca baz istasyonu kaldırılmadığı için değer kaybı oluştuğunu ileri sürerek, arsanın inşaata hazır hale getirilmesi için ödediği 75.000,00 TL, yeşil alan bağışı için Osmangazi Belediyesine ödediği 103.000,00 TL, arsa ve bina vergileri için ödediği 7.534,90 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte, 5.000,00 TL değer kaybının dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

2-Davacı vekili 08.02.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile değer kaybı bakımından dava değerini 384.000,00 TL’ye yükseltmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının tahsilini talep ettiği ödeme kalemlerinin kanun ve sözleşme gereğince davacı tarafından yapılması gereken ödemeler olduğunu, sözleşme düzenlenmeden önce bu ödemelerin yapılacağının davacı tarafça bilindiğini, baz istasyonlarının kaldırılmasının müvekkillerinin tasarrufunda olan bir işlem olmadığını, tacir olmayan davalılardan ticari faiz talep edilemeyeceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasındaki sözleşmenin 5 ve 23. maddesi gereğince arsa üzerindeki yapının yıkımı için üçüncü kişiye ödenen 75.000,00 TL ile yeşil alan bağışı için Osmangazi Belediyesine ödenen 103.000,00 TL toplamı olan 178.000,00 TL’den davalı arsa maliklerinin sorumlu olduğu, sözleşmenin 7. maddesi ile inşaat bitene kadar olan vergiler yükleniciye ait olmakla davacının, sözleşme tarihinden sonrası için ödediği bina ve arsa vergisini talep edemeyeceği, sözleşmenin 5. maddesinde davaya konu parsele komşu 4 parseldeki baz istasyonunun inşaat bitimine kadar mal sahibince kaldırılacağına dair hüküm var ise de, komşu parselin sahibinin dava dışı Mahide Aslan adında bir kişi olması nedeniyle baz istasyonunu kaldırmalarının mümkün olmadığı, yüklenicinin sözleşme düzenlenirken bu durumu bilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 178.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; komşu parsel maliki ile davalı arsa sahipleri arasında sözleşme öncesinde dava konusu taşınmazda hisse ortaklığı bulunduğunu, dava dışı Mahide Aslan’ın taşınmazdaki hissesini sözleşme öncesi davalılara sattığını, sözleşme sırasında davalıların Mahide Aslan’a ait taşınmazdaki baz istasyonunu kaldırılması taahhüdünde bulunduklarını, davacı yüklenicinin ifayı buna güvenerek kabul ettiğini, mahkemenin kabul ettiği şekilde objektif imkansızlık değil, subjektif imkansızlık olduğunu, baz istasyonunun olumsuz etkileri nedeniyle müvekkilinin daireleri düşük fiyatta satmak zorunda kaldığını, kabul edilen dava konusu alacağa ödeme tarihinden itibaren ticari reeskont faizine hükmedilmesi gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasındaki sözleşme hükmünün 5. maddesi uyarınca dava dışı Mahide Aslan’a ait taşınmazda bulunan baz istasyonunun kaldırılması davalı arsa sahiplerince üstlenilmiş ise de, sözleşmenin anılan hükmünün komşu parselin davalı arsa sahiplerine ait olduğu kabulü ile düzenlendiği, ancak imar uygulaması sonucu önceden bir bütün taşınmazın ifrazı ile baz istasyonunun bulunduğu parçanın dava dışı Mahide Arslan adlı kişiye isabet ettiği, bu suretle anılan bu edimin ifasının davalıların tasarrufunda olmadığı, ifanın imar sonrası 3. kişi haline gelen Mahide Aslan ile davalıların anlaşma ihtimaline bağlı olduğu, ihtimale bağlı bir işin gerçekleşmeyebileceğinin davacı yüklenici tarafından öngörülmesi gerektiği, sözleşme konusu arsa için ayıp kabul edilen baz istasyonunun yüklenici tarafından bilindiği, yüklenicinin basiretli bir şekilde hareket etmediği, bu parselin davalılara ait olup olmadığı konusunda tapuda bir araştırma yapmadığı ve gerçekleşmesi ihtimale bağlı durumda davalı arsa sahiplerinin sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve tazminat istemlerine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369, 370 ve 371. maddeleri, 6098 sayılı TBK 470-486 maddeleri, Türk Ticaret Kanununun 9. maddesi atfıyla faiz oranlarına ilişkin 3095 sayılı Yasa hükümleri.

3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Davacı yüklenici tacir olup, 6102 sayılı TTK’nın 19/2. maddesi gereğince taraflardan biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, kanunda aksine hüküm yoksa diğer taraf için de ticari iş sayılmaktadır. 3095 sayılı Kanunun 2/II. maddesi gereğince dava konusu alacağın avans faizi ile istenebilmesi mümkündür. Bununla birlikte davacı yüklenici dava dilekçesinde avans faiz oranından daha az oranda olan reeskont oranında faiz istediğine göre, mahkemece kabul edilen alacağa reeskont faizi uygulanması gerekirken yasal faiz uygulanması isabetli olmamıştır.

3. Kararın 2 numaralı bentte belirtilen nedenlerle bozulması gerekir ise de; yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;

1. Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı vekilinin temyiz itirazlarının 2. bent uyarınca kabulü ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin 2021/1002 Esas ve 2022/102 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm kısmının “1” no.lu bendinin üçüncü satırında yer alan “yasal” kelimesinin çıkartılmasına, yerine “reeskont” kelimesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.