YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/230
KARAR NO : 2023/1223
KARAR TARİHİ : 27.03.2023
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının 2006-2009 yılları arasında davacı kooperatifte tam yetki ile müdürlük yaptığını, çalıştığı dönem içerisinde kooperatif hesaplarından kendi hesabına yüklü miktarda havaleler çıkarıp kooperatifin parasını zimmetine geçirdiğini ileri sürerek 72.713,84 TL’nin en yüksek banka mevduat faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin yaptığı tüm işlemleri yönetim ve denetim kurulunun bilgisi dahilinde gerçekleştirdiğini, kendi hesabına para geçirmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 05.02.2016 tarih ve 2012/364 E., 2016/32 K. sayılı kararı ile davalının müdürlük yaptığı dönem içerisinde kooperatif hesaplarını yönetme hususunda yetkilendirildiği, kooperatif hesaplarından kendi hesaplarına para aktarımı yaptığı ancak bu paraları kooperatif işlerinde kullandığı, sadece 159 avanslar hesabında yer alıp davalı uhdesinde görünen 6.637,47 TL’nin kooperatif için harcandığına ilişkin belge bulunmadığı, bu miktarı aşan talepler yönünden davacının iddialarının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 23. (Kapatılan) Hukuk Dairesi’nin 19.11.2019 tarih ve 2016/7806 E., 2019/4806 K. Sayılı ilamı ile davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddedilerek ceza mahkemesinde açılan zimmet davasında davalının beraatine karar verildiği ve davalı tarafça iş mahkemesinde işçilik haklarının tahsili amacıyla açılan davada da davalının haklarını aldığının ileri sürüldüğü, mahkemece, bahsi geçen dava dosyaları celbedilip bu dosyalar kapsamında tanzim edilmiş bilirkişi raporlarındaki tespitler de dikkate alınarak oluşacak uygun sonuca göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı hakkında ceza mahkemesince delil yetersizliğinden beraat kararı verildiği, mahkemenin 2009/208 Esas sayılı dosyasının ve raporunun eldeki davayla ilgili tespit içermediği, işbu dosyada aldırılan raporda davalının müdürlük yaptığı dönem içerisinde davacı kooperatifin hesaplarını yönetme hususunda yetkilendirildiği, davacı kooperatif hesaplarından kendi hesaplarına para aktarımı yaptığı, bu paraları kooperatif işlerinde kullandığı ancak 159 avanslar hesabında davalı uhdesinde görünen 6.637,47 TL’nin kooperatif için harcandığına ilişkin belge bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporu denetime ve karar vermeye elverişli olmadığını, davalının kendi hesabına personel ücretleri düşüldüğünde fazladan 72.713,84 TL transfer ettiğini, bilirkişilerin davalının bu paranın kooperatif için harcandığına ilişkin iddiasının doğru olup olmadığını raporlamadıklarını, gider olarak yazılan her kalemin belgesi olup olmadığının incelenmediğini, muhasebe kayıtlarında bunların belgesiz gider olarak yazıldığını, tek başına muhasebe kaydı gösterilen harcamanın gerçek olduğu ve yapıldığını göstermeyeceğini, davalı hakkında belgesiz kayıt yaparak zimmet suçu işlediği iddiasıyla kamu davası açıldığını, verilen beraat kararının Yargıtay aşamasında olup kesinleşmediğini, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken kısmen redde ilişkin verilen kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; 159 avans hesabında bulunan paranın müvekkilinin uhdesinde olmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabule ilişkin verilen kararın
usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kooperatif eski müdürüne karşı tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 62 nci maddesi, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427 nci ve devamı maddeleri.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
27.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.