Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2022/1908 E. 2023/1761 K. 10.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1908
KARAR NO : 2023/1761
KARAR TARİHİ : 10.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/367 E., 2022/108 K.
İHBAR OLUNAN : … ,… İş Ortaklığı vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 30.12.2016
HÜKÜM/KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2016/981 E., 2019/972 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı iş ortaklığı arasında hizmet binası inşaatına ilişkin sözleşme imzalandığını, müvekkilinin bu sözleşme kapsamındaki alüminyum cephe kaplama vs. işleri yaptıkları sözleşme ile davalıya taşere ettiğini ve dilekçesinde tarih, numara ve bedelleri yazılı toplam tutarı 237.000,00 TL olan 6 adet çeki iş avansı olarak davalıya verdiğini, davalının edimini ifa etmediğini, çekleri de iade etmediğini öne sürerek, şimdilik 237.000,00 TL alacağın faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu çekleri davacıdan aldığını, ancak davacı ile yüklenici iş ortaklığı arasında bir takım sıkıntılar meydana gelmesi üzerine aralarındaki ilişkinin sona erdiğini, ortaklık adına … ‘nin doğrudan müvekkili ile sözleşme yaptığını, bu nedenle çekleri tahsil etmeksizin 14.12.2015 tarihli makbuzu düzenleyerek aynı tarihte çekleri kargo ile davacıya iade ettiğini, işin müvekkili tarafından yapıldığını, davacının ancak sebepsiz zenginleşme nedeniyle talepte bulunabileceğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; incelenen ticari defter ve kayıtlara göre binanın kabasının davacı tarafından sözleşme kapsamında tamamlandığına ilişkin hiç bir delil bulunmadığı, davacının da …,… İş ortaklığının kendisinden söz konusu çeklere ilişkin bir talebi olduğuna dair iddiası bulunmadığı, çeklerin asıl iş verene iade edilmesi durumda, davacının iş kendisi tarafından ifa edilmiş ise iş bedeli için yahut sözleşme haksız olarak feshedilmiş ise sözleşmenin haksız olarak feshedilmesi nedeniyle zararı ölçüsünde davalıdan ve iş ortaklığından talepte bulunabileceği, davalının asıl işverene iade ettiği söz konusu çek bedelinin ödenmesini davacının talep edemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı yüklenici vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu çeklerin iş ortaklığı tarafından müvekkiline verildiği, müvekkili tarafından alüminyum cephe işlerine ilişkin sözleşme nedeniyle davalıya teslim edildiği, davalının edimini ifa etmediği, uyuşmazlığın çeklerin müvekkiline iade edilip edilmediğine ilişkin olduğu, davalının çekleri iade ettiğini kanıtlayamadığı, müvekkilinin 237.000,00 TL zarara uğradığı, müvekkilinin çekleri iş ortaklığına iade ile yükümlü olmadığı, iş ortaklığının da böyle bir talebinin bulunmadığını ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, özellikle taraflar arasındaki sözleşme kapsamında dava konusu çeklerin davalıya ciro edilerek verildiği ihtilafsız olup davalı tarafça çeklerin davacıya iade edildiği savunulmuş ise de, savunmanın ispatlanamadığı ve davacı taraf bu çekler nedeniyle davalı veya 3. kişiye ödeme yaptığını iddia ve ispat edemediğinden dava konusu çekler nedeniyle alacak talebinde bulunamayacak olmasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı yüklenici vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, eser sözleşmesi kapsamında davalıya verilen ödeme iddiası içermeyen çeklerin bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 470 ve devamı maddeleri.
3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Davacı dava dışı iş ortalıklığı ile imzaladığı sözleşme ile “Yozgat Çekerek Sgk Merkezi Hizmet Binası” inşaatını anahtar teslim yapımını üstlenmiş ve taşeron sözleşmesi ile de söz konusu işlerden PVC doğrama işlerini davalıya taşere etmiştir. Taraflar arasında söz konusu çeklerin, … ve … İş ortaklığı ile davacının yapmış olduğu sözleşmeye istinaden, … tarafından davacıya verildiği, akabinde davacı ile davalı arasında imzalanan alt yüklenici sözleşmesi kapsamında davalıya verildiğine ilişkin uyuşmazlık yoktur.

3. Mahkemece toplanan delillerden dava konusu çeklerden 3 adet çekin … hesabının vekil kişisi … tarafından iptal edilmesi talebi üzerine çeklerin iptal edildiği, diğer 3 çekin ise iş ortaklığının talimatıyla dava dışı 3.kişilerce tahsil edildiği anlaşılmıştır. Çekler üzerinde yapılan incelemede de davalının cirosunun iptal edildiği görülmüştür. Bu durumda davacı taraf bu çekler nedeniyle davalıya veya 3. kişiye ödeme yaptığını iddia ve ispat edemediğinden dava konusu çekler nedeniyle alacak talebinde bulunamayacağından, davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı davacının istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararında isabetsizlik bulunmamaktadır.

4.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı harcın temyiz edenden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.