Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2022/1902 E. 2023/1767 K. 10.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1902
KARAR NO : 2023/1767
KARAR TARİHİ : 10.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/937 E., 2022/106 K.
DAVA TARİHİ : 15.06.2016
HÜKÜM/KARAR : Davalı Vekilinin İstinaf Başvurusunun Esastan Reddine, Davacı Vekilinin İstinaf Başvurusunun Kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2016/531 E., 2019/452 K.

Taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacak istemine ilişkin yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:

Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanunun 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanunun 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Dosya içeriğine göre davada talep edilen miktar 16.250,00 USD olup, Bölge Adliye Mahkemesince davanın tümden kabul edildiği, temyize konu davada talep edilen miktar dava tarihindeki kur üzerinden hesaplanan 46.710,00 TL olup, mahkemece kabul edilen miktar Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL nin altında kalmaktadır.

KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı yüklenici vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

Peşin alınan temyiz karar harcının talep halinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10/05/2023 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

(Muhalif)
(Muhalif)

MUHALEFET ŞERHİ

Davacı, dava dilekçesiyle 16.250 USD nin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesi talebin 6.250 USD ve faiziyle birlikte kabulüne 10.000 USD nin reddine karar vermiş, iki tarafın istinaf istemi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi, davalı vekilinin istinaf isteminin reddine davacı tarafın istinaf isteminin kabulü ile 16.250 USD nin faiziyle birlikte 03.02.2022 tarihinde tahsiline karar vermiş, davalı tarafın temyizi üzerine dosya Dairemize gelmiştir.

Dava tarihi itibariyle dava konusu USD nin harca esas değeri 46.710 TL olarak belirlenmiştir. İstinaf Mahkemesinin karar tarihi itibariyle temyiz sınırı, 107.090 TL dir. Dava tarihinde 1 USD=2,874 TL iken karar tarihinde, 1 USD=14.082 TL dir. Bir başka değişle temyize konu USD alacağın karar tarihindekiTürk Lirası karşılığı228.832 TL. dir.

Sayın Çoğunlukla aramızdaki görüş ayrılığı; temyiz sınırı belirlenirken dava konusu USD nin dava tarihindeki Türk Lirası karşılığının mı, karar tarihindeki Türk Lirası karşılığınınmı esas alınacağıdır.

TBK nın 99.maddesinde; borç,“Ülke parası dışında başka bir para birimiyle belirlenmiş ve sözleşmede aynen ödeme ya da bu anlama gelen bir ifade de bulunmadıkça, borcun ödeme gününde ödenmemesi üzerine alacaklı, bu alacağının aynen veya vade ya da fiilî ödeme günündeki rayiç üzerinden Ülke parası ile ödenmesini istenebileceği…”belirtilmiştir. Nitekim davacı/alacaklı alacağını USD olarak talep etmiş ve mahkemede alacağa USD olarak hükmetmiştir.

HMK nın 362/1-a bendinde karar tarihi itibariylemiktar ve değeri 107.090 TL’yi geçmeyen davalara ilişkin KARARLARIN kesin olduğu belirtilmiştir. Maddede “…kararların…” ifadesi kullanıldığına göre, karar tarihi itibariyle çok rahatlıkla tespit edilebilen USD’ ninTürk Lirası karşılığı esas alınarak temyiz sınırının belirlenmesi Kanuni bir zorunluluktur.
Zira hükmedilen dövizin, dava tarihindeki Türk Lirası karşılığının yaklaşık beş katınaulaşmasına (228.832 TL) ve temyiz sınırından iki kat fazla olmasına rağmen temyiz incelenmesi dışında bırakılması, HMK nın 362/1-a bendine, Anayasanın 36.ve 154.maddeleri ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “adil yargılanma hakkını” düzenleyen 6.maddesine aykırılık teşkil edecektir.

Bu nedenlerle, davalının temyiz talebinin esastan incelenmesi gerekirken Sayın çoğunluğun “ miktar itibariyle temyiz dilekçesinin reddine” dair mezkur karara muhalifiz.