YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1873
KARAR NO : 2023/2262
KARAR TARİHİ : 08.06.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/299 E., 2021/643 K.
DAVA TARİHİ : 28.12.2012
HÜKÜM/KARAR : Red
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı yüklenici vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile aralarında 03.06.2010 günlü “Edirne-Kırklareli İl Sınırı Babaeski-Lüleburgaz Yolunda KM:34+500-45+00 ile 50+000-68+000 arasında Sıcak Bitümlü Karışım Kaplama Yapılması İşi” için sözleşme imzalandığını, davalı idarenin haksız şekilde sözleşmenin 56. maddesinde düzenlenen yol üst yapısı performans kriterlerinin sağlanamadığı gerekçesiyle 16 nolu hak edişinden 1.375.325,09 TL kesinti yaptığını, ayrıca davalının güncel indeksin hatalı uygulanması nedeniyle fiyat farklarından dolayı 16 nolu hakedişini KDV dahil 1.127.993,34 TL eksik ödediğini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 2.503.318,43 TL alacağının tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; uyuşmazlık konusu 16 no.lu hak edişten yapılan kesintinin haklı ve fiyat farkı uygulamasının doğru olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 14.07.2016 tarihli ve 2012/643 Esas, 2016/164 Karar sayılı kararı ile bilirkişi heyetinden alınan asıl ve ek rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı iş sahibi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 15.Hukuk Dairesinin 11.04.2019 tarihli ve 2018/5506 Esas, 2019/1689 Karar sayılı kararıyla; davacı yüklenicinin ihtilaf konusu 16 no.lu geçici hak edişe delil sözleşmesi niteliğinde olup, taraflarca ileri sürülmese dahi re’sen gözetilmesi gereken sözleşmenin eki Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 39. maddesinde düzenlenen usule uygun biçimde itirazda bulunmadığı ve hak edişi olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı nazara alınarak davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, ilk derece mahkemesinin kararı bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Yargıtay bozma kararına uyulmasına karar verildiğinden dolayı davalı lehine usuli müktesep doğmakla, bozma kararı doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı yüklenici vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; hak edişin davalı idare görevlilerinin izin vermemesi üzerine ihtirazi kayıt konulmadan imzalandığını, ancak ihtirazi kayıt içeren dilekçelerinin idareye akabinde sunulduğunu, davalı idarenin temyiz dilekçesinde bu hususta itirazı bulunmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklanan hak edişten yapılan kesintinin iadesi ile fiyat farkının tahsili istemlerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
818 sayılı Borçlar Kanununun 428- 439. madde hükümleri, 09.05.1960 tarih 21/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı, Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 39.madde hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanunun 428 nci maddesi ile 439 ncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.“Kesin Bozma” denetim mahkemelerinin yargılama hukukuna kazandırdığı bir kavramdır. Bu kavram, ilk derece mahkemelerinin davanın kabulüne ilişkin hükmünün reddedilmesini yahut davanın reddine ilişkin hükmünün kabul edilmesini öngören bozmaları içermektedir.
Somut olaya gelince, Yargıtay tarafından, davacı yüklenicinin dava konusu 16 no.lu hakedişe sözleşmenin eki Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 39. maddesinde düzenlenen usul ve yönteme uygun biçimde itirazda bulunmadığı ve hakedişi olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı gözetilerek, davanın tümden reddine karar verilmesi hususunda bozma yapılmış, mahkemece bozma ilamına uyulmakla davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.
3.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı yüklenici vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
İş bu kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içiresinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
08.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.