YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1854
KARAR NO : 2023/2164
KARAR TARİHİ : 05.06.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/275 E., 2022/420 K.
DAVACILAR : 1-… 2- … Makina İnşaat Taahhüt Turizm Tekstil İthalat İhracat İmalat San. ve Tic. A.Ş. vekili Avukat …
İLGİLİ (TASFİYE MEMURU) : … vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 04.08.2021
HÜKÜM/KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/436 E., 2021/740 K.
Taraflar arasında kooperatifin ihyası davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın tasfiye memuru vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı tasfiye memuru vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; TTK’nın Geçici 7 nci maddesi uyarınca ticaret sicilinden re’sen silinen S.S. … Konut Yapı Kooperatifi aleyhine müvekkilleri tarafından açılan tazminat davasının Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/206 E. ve Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/583 E. sayılı dosyalarında devam ettiğini, bu dosyalarda taraf teşkilinin sağlanması gerektiğini ileri sürerek kooperatifin ihyasına ve daha önceden kooperatifin icra dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyasına karar verilen dosyada tasfiye memuru olarak atanan …’in eldeki davada da tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı cevap dilekçesinde özetle; terkin işleminin hukuka uygun olduğunu, kooperatifin alacak ve borçlarının davalı tarafça bilinmesinin mümkün olmadığını, zorunlu hasım olduklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Dava dilekçesinde ilgili (tasfiye memuru) olarak gösterilen … vekili dilekçesinde, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, müvekkilinin tasfiye memuru olarak atanmaya muvafakati bulunmadığını, aksi kanaat halinde ise aylık asgari ücret tutarından az olmamak üzere ücret takdir edilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ihyası istenen kooperatif hakkında davacılar tarafından açılan Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/206 Esas ve Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/583 Esas sayılı dosyaların derdest olduğu, anılan kooperatifin tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmadığı ve tasfiyesi gereken hususların eksik bırakıldığı anlaşıldığından belirtilen davalarda taraf teşkilinin ve davanın sonuçlandırılarak infazının sağlanması amacıyla kooperatifin ek tasfiye halinde ihyasının gerektiği, davacıların davanın açılmasında hukuki yararlarının bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, usul ekonomisi gözetilerek Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/271 E., 2018/632 K. sayılı dosyası ile atanan …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına, tasfiye memuruna aylık 500,00 TL ücret takdirine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde tasfiye memuru vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Tasfiye memuru vekili istinaf dilekçesinde özetle; kooperatifin terkin edilmesi nedeniyle tüzel kişiliğinin sona erdiğini, geçici 7 nci madde kapsamında yapılan işlemlerin usule uygun olduğunu, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığını, davacıların ihya davası açmakta hukuki yararlarının olmadığını, müvekkilin tasfiye memuru olarak atanmasına ilişkin muvafakatını olmadığını, müvekkili yararına aylık 500,00 TL ücret takdirinin de hatalı olduğunu beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddi yönünde yeniden hüküm kurulmasını, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde tasfiye memuru olarak atanan müvekkilinin tasfiye memurluğu ücretinin en az asgari ücret tutarına yükseltilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK’nın 355/1 nci maddesi gereğince incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre tasfiye memuru vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde tasfiye memuru vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Tasfiye memuru vekili, temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüş, ilaveten istinaf başvurusunun esastan reddi kararında herhangi bir gerekçe bulunmadığını beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, TTK’nın Geçici 7 nci maddesi gereğince sicilden re’sen terkin edilen S.S. … Konut Yapı Kooperatifi’nin ihyası istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun Geçici 7 nci ve 547 nci maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle tasfiye memurluğu ücreti konusunda mahkemeden her zaman talepte bulunulabileceğinin tabii bulunmasına göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
…