Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2022/1600 E. 2023/1995 K. 25.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1600
KARAR NO : 2023/1995
KARAR TARİHİ : 25.05.2023


MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2018/2648 E., 2022/229 K.

HÜKÜM : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2015/894 E., 2017/673 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin davalı idarenin ihale ettiği hizmet işini üstlendiğini, müvekkilinin davalıdan hakediş alacağı doğduğunu ancak davalının hukuka aykırı olarak hakedişe ve kesin teminat mektubuna bloke koyduğunu, müvekkilinin alacağın tahsili için davalı aleyhine takibe geçtiğini, davalının işçilik alacaklarının varlığı nedeniyle takibe itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu, davalının asıl işveren olması nedeni ile tüm sorumluluğun kendisinde bulunduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesi ile taraflar arasında hizmet sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin Teknik Şartnamesi’nin 3.15. ve Hizmet Alımına İlişkin Tip İdari Şartnamesi’nin 44.2. maddesi uyarınca davacının istihdam ettiği işçilerin iş mevzuatına göre tüm işçilik alacaklarının ödendiğine ilişkin belgeleri sunmadıkça teminatların iade edilmeyeceğini, davacının istihdam ettiği 104 işçinin alacaklarını tam ödemesi gerekirken 9 işçi tarafından Adana İş Mahkemesi’nde davalar açıldığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında 104 işçi ile 01.03.2013-31.12.2013 tarihleri arasında 10 ay süreli geçit bekçilik işinin davacı tarafından yerine getirilmesine ilişkin sözleşme imzalandığı, 2 ay süre uzatımı ile 01.03.2013-28.02.2014 tarihleri arasında 1 yıl süre ile davacı tarafından sözleşmeye konu iş yapıldığı, davacının davalıya 120.000,00-TL tutarlı ve 27.000,00-TL tutarlı teminat mektubu verdiği, işin 28.02.2014 tarihinde bittiği ve SGK’dan ilişiksiz olduğu, işçilerin kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık ücretli izin alacaklarının ödenmediğini belirtilerek davacının 120.000,00-TL’lik teminatının davalı yanca nakde çevrildiği ve Aralık 2013, Ocak 2014 ile Şubat 2014 hak edişlerinden kesintiler yapıldığı, bilirkişi raporuna göre hak edişlerden yapılan kesintilerin 104.352,16-TL ve nakde çevrilen teminat mektubu 120.000,00-TL olmak üzere toplam 224.352,16-TL olduğu, davacının icra takibinde tahsilini talep ettiği tutarın 171.824,60-TL asıl alacak ve 5.295,95-TL işlemiş faiz olmak üzere 177.120,56-TL olduğu, sözleşme eki teknik şartnamenin 14. maddesinde yüklenicinin çalıştırdığı 104 işçinin sözleşme bitiminden önce kıdem tazminatlarını işçilerin banka hesaplarına yatıracağı ve buna ilişkin dekontu idareye ibraz ettikten sonra son hak edişin firmaya ödeneceğinin kararlaştırıldığı, sözleşme eki teknik şartnamenin 3.15 maddesinde yüklenicinin sözleşme kapsamında çalıştırılan işçilerin hak ettikleri kıdem, ihbar ve yıllık ücretli izin alacağı ve benzeri mali sosyal haklarını ödediğine ilişkin banka dekontunu sözleşme bitim tarihini izleyen 15 gün içinde idareye vermedikçe kesin teminatın iade edilmeyeceği, işçilerin ihbar, kıdem tazminatı ve sair alacaklarının idare tarafından hesaplanarak işçilere ödeneceği, teminatın karşılamadığı tutar için idarenin yükleniciye rücu hakkı doğacağı kararlaştırıldığı, davacının teminatı ve hak edişinden yapılan kesintileri talep edebilmesi için sözleşme ve teknik şartname uyarınca sözleşme dönemindeki işçilik hak ve alacaklarını ödemiş olması gerektiği, davacı vekilinin 104 işçinin kıdem, ihbar ve ücretli izin alacaklarını ödediklerine ilişkin herhangi bir belge ibraz etmediği, aksine işçilerin ihale süresinin sona ermesinden sonra yeni alt işveren nezdinde çalışmaya devam ettiklerinden kıdem, ihbar ve yıllık izin ücretini talep hakkı doğmadığını belirttiği, bilirkişi raporunda 104 işçinin asgari ücret üzerinden bir yıllık sözleşme dönemindeki kıdem tazminatı ve yıllık ücretli izin alacakları toplamının 314.371,20-TL olduğu belirtildiğinden davalının davacı hak edişlerinden ve teminatından yaptığı kesinti toplamı 224.352,16-TL olmakla davacıya iadesi gereken bir tutar bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı yüklenici vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı yüklenici vekili istinaf dilekçesi ile davalının üst işveren kamu idaresi olduğunu, İş Kanunu uyarınca işçilerin kıdem tazminatlarından sorumlu olduğunu, müvekkilinin üzerine düşen edimleri yerine getirdiğini, davalının müvekkilinin zararına neden olduğunu, davalının teminat mektuplarını haksız nakde çevirdiğini, tarafların defter ve belgeleri incelenmeden karar verildiğini, mahkemenin teknik şartnameye göre hüküm kurduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı yüklenici vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı yüklenici vekili temyiz dilekçesinde, alt işveren değişmesine rağmen yeni alt işveren nezdinde işyerinde çalışmaya devam edecek olan işçilerin belirlendiği hallerde işçiler bakımından iş sözleşmelerinin devralan işverene geçtiğini, 4734 Sayılı Kanunun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilere, 11.09.2014 tarihinden sonra imzalanan ihale sözleşmeleri kapsamında, kamu kurum ve kuruluşlarına ait işyerlerinde11.09.2014 tarihinden sonra geçen süreye ilişkin olarak kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılan kıdem tazminatı ödemeleri için sözleşmesinde kıdem tazminatı ödemesinden ötürü alt işverene rücu edileceğine dair açık bir hükme yer verilmemişse alt işverenlere rücu edilmeyeceğini, bilirkişi raporunun eksik ve hatalı düzenlendiğini, müvekkilinin ihale edilen işi sözleşmeye uygun ve eksiksiz olarak ifa ettiğini ancak davalının teminat mektuplarını haksız nakde çevirdiğini ve müvekkilinin zararına neden olduğunu, davalı nezdinde dava konusu ihale döneminde çalışan tüm işçilerin özlük dosyaları ve açılan davaların incelenmesi ve ayrıntılı rapor alınması gerektiğini ileri sürerek hükmün bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 nci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gibi istinaf kanun yolu aşamasında ileri sürülmediği anlaşılan itirazların bu aşamada incelenmesinin mümkün bulunmamasına göre de davacı yüklenici vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple ;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24/05/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.