Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2022/1466 E. 2023/1750 K. 10.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1466
KARAR NO : 2023/1750
KARAR TARİHİ : 10.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2010/233 E., 2012/249 K.
Ltd. Şti.) vekili Avukat …

DAVA TARİHİ : 11.05.2010
HÜKÜM/KARAR : Ret

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı temlik eden şirket vekili dava dilekçesinde; davalı ile arasındaki sözleşmeye göre … Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş. Genel Müdürlüğünün 1. ve 2. ünitelerindeki kömür değirmenlerinin genel revizyon, ara bakım ve arızi bakım işleri ile kül-süruf atma tesislerinin sistem kontrolü ve temzilik işlerinin teknik şartname ve sözleşme esasları dahilinde 78 kişi ile yapımını üstlendiklerini, resmi gazetenin 31.12.2002 tarih ve 24980 mükerrer sayısında yayınlanan 2002/5037 sayılı ve 07.05.2004 tarih ve 25455 sayısında yayınlanan 2004/7221 sayılı bakanlar kurulu kararları uyarınca asgari ücret değişikliklerinde meydana gelecek farkın yükleniciye ödenmesi gerektiğini, bu doğrultuda idareden davacı şirketin asgari ücretli çalışan yardımcı işçiler için asgari ücret artışlarından doğan fazla mesai, hafta tatili, resmi tatil ve bayram çalışmaları için 1.941,38 TL, sözleşme ve teknik şartnamenin 6.4 maddesine göre ödenmesi gereken asgari ücret katları, fazla mesai, hafta tatili, resmi tatil ve bayram çalışmaları ücretlerinin toplamı için 29.097,87 TL talep ettiklerini, ancak idare tarafından taleplerinin sözleşmede götürü bedel kararlaştırıldığı için karşılanmasının mümkün olmadığı cevabı aldıklarını belirtilerek toplam 31.039,25 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsilini talep etmişlerdir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili arasında 18.02.2008 tarihinde götürü bedel hizmet alımı sözleşmesi imzalandığını, talep edilen alacağın sözleşme, idari şartname ve teknik şartname hükümlerine göre tamamen davacı şirketin ödeme yükümlüğünde olduğunu, müvekkili idarenin hiç bir şekilde ödeme yükümlülüğünün olmadığını ve ortada firmanın bir hak kaybı ve mağduriyetinin de bulunmadığını açıklayarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi raporunda belirlendiği üzere, taraflar arasındaki sözleşmenin 8. maddesi gereği, idari ve teknik şartname sözleşmenin bir parçası olduğu, teknik şartnamenin 6.4 maddesi ve idari şartnamenin 24.1 maddesi gereğince teklif fiyatına fazla mesai, hafta tatili, resmi tatil ve bayram çalışmaları ücretleri dahil edildiği ve tacir olan davacının basiretli davranması da gerektiğinden davacının bu yöndeki talebinin haklı olmadığı; yine davacı tarafın fazla mesai ve tatil günleri için asgari ücret artışından kaynaklanan farkı talep etmesinin de aynı nedenler ile haklı görülmediğinden davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temlik alan vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davadaki talebin, yasal düzenlemelerden kaynaklanan kanuni bir alacak hakkı olduğunu, dosyada yapılacak bilirkişi incelemesinin de bu konuda gerçekten yasal düzenlemeye hakim uzman bir bilirkişi olması gerektiğini, bu nedenle de verilen bilirkişi raporu gerekçelerinin eksik olduğunu,

2.Dava dilekçesinde yönetmelik ve kanuna dayalı kamu ihale genel tebliğnamelerine açıkça bahsedilen işveren payı kadar fiyat farkının hesaplanacağının düzenleneceği hükmü varken, teknik şartnamede götürü bedel demek suretiyle tacirin basiretli davranmasından bahisle davanın reddedilmesinin tamamen usulsuz olduğunu,

3.Dosyada davacı temlik alanın sadece dava sonrasında doğacak alacak hakkını temlik aldığını, davanın açılmasına sebep olmadığını, bu davanın açılmasına sebep olanın temlik veren şirket olduğunu, davacı temlik alan ile davalı idarenin doğrudan taraf olmadığını, bu nedenlerle de dava giderlerinden temlik alanın sorumlu tutulamayacağını, açıklanan nedenlerle hükmün bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklı asgari ücret fiyat farkı alacağının tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi, 437 nci maddesi.

3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanunun 427.maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Davacı tarafından davalının 1. ve 2. ünitelerindeki kömür değirmenlerinin genel revizyon, ara bakım ve arızi bakım işleri ile kül-süruf atma tesislerinin sistem kontrolü ve temizlik işlerinin teknik şartname ve sözleşme esasları dahilinde yapımının üstlenildiği, sözleşme, teknik ve idari şartname hükümleri gereğince yüklenici firma tarafından verilen teklif fiyatına fazla mesai, hafta tatili, resmi tatil ve bayram çalışmaları ücretleri dahil edildiği anlaşılmıştır. Bu durumda basiretli bir tacir olan davacının fazla mesai ve tatil günleri ücretleri için asgari ücret artışından kaynaklanan farkı talebinin reddinde isabetsizlik bulunmamaktadır.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Karara karşı karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

10.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.