Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2022/1452 E. 2023/1462 K. 24.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1452
KARAR NO : 2023/1462
KARAR TARİHİ : 24.04.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/546 E., 2021/1171 K.
DAVA TARİHİ : 17.05.2016
HÜKÜM/KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/815 E., 2019/294 K.

Taraflar arasındaki İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı belediye arasında iş merkezi yapımı için sözleşme imzalandığını, 1 ve 2 no.lu hak edişin davalının muvafakatı ile dava dışı faktoring şirketine temlik edildiğini, davalının fatura tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödemek zorunda olduğu alacağın 05/03/2012 tarihinde faktroring firmasına ödeyerek kapattığını, toplam 16 adet hak edişin 8 ayrı işlem ile faktoring firmalarına temlik edildiğini, davalı belediyenin bedelleri aylar sonra ödediğini, davacının faktoring firmalarına toplam 317.789,67 TL faiz ve masraf ödediğini, bu dava konusunun 16 no.lu hak ediş alacağının temlik edilerek kredi çekilmesi sebebiyle ödenmek zorunda kalan faiz ve masraflar olduğunu, 16 no.lu hak edişin 684.791,39 TL’lik faturaya dayanıp 678.771,91 TL’nin … Faktoring A.Ş. ye temlik edildiğini, belediyece alacağın 10/12/2015 tarihinde ödendiğini, faktoring firmasına ana paranın ödendiğini, davacının toplam 164.664,31 TL faiz ve masraf ödediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının hiçbir alacağının bulunmadığını, faktoring firmalarına davalının temlik gereği ödeme yaptığını, davacının kullandığı kredi, faiz ve masraflarından belediyenin sorumlu olmadığını ileri sürerek davanın reddi ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, temlike konu alacağın geç ödenmesinden dolayı faiz istenebilmesi bu alacağın fer’isi niteliğindeki haklardan olduğu, bunu borçludan isteme hakkı da temlik alana ait olduğu, davacının factoring ilişkisi nedeniyle ödediği para temlik edilen alacakla hukuken ilintili olmadığı, davalı belediyeden olan alacakların temlike konu edilerek kredi kullanılmasına izin verilmesi yüklenicinin finansman olanaklarını arttırmasına imkan veren bir işlem olup, yüklenici şirketin işlerini kendi işletme sermayesiyle veya borçlanarak sürdürmesinden doğacak sonuçların muhatabını borç altına sokacak bir yanı bulunmadığı, bu durumda temlike konu olan ve davalıya bildirilen alacağın geç ödenmesinden dolayı faiz isteme hakkının devralana ait olduğu, alacağı devredenin bu hakka sahip olmadığı, zarar iddiası ile geç ödeme arasında illiyet bağının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı belediye ile imzaladığı eser sözleşmesi kapsamında imalatlarını tamamladığını ancak davalı belediye tarafından sözleşmede belirlenen sürelerde ödeme yapılmadığını, bu nedenle işin devam ettirilebilmesi için davalının da bilgisi ve muvafakati dahilinde düzenlenen 16 adet fatura ve hak edişten kaynaklanan alacakların 8 ayrı işlem ile dava dışı Faktoring şirketlerine temlik edilip, kredi kullanıldığını, temlike konu olan ve davalıya bildirilen alacağın geç ödenmesinden dolayı alacaklının elde edemediği parayı temlik suretiyle sağladığını ve faiz ödemesi yaptığını, kredinin alacağın temliki yoluyla kullanılmasının illiyet bağını kesmediğini, müvekkil şirketin dava dışı Faktoring şirketlerine ödemek zorunda kaldığı faiz ve masraf kalemlerini davalı belediyeden talep etme hakkı bulunduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire ve ortaya koyduğu gerekçeye göre vardığı sonuçta istinaf sebepleri yönünden usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, eser sözleşmesi nedeniyle dava dışı faktoring şirketine temlik edilen fatura karşılığı iş bedeli alacağının temlik edilen şirkete geç ödenmesi sebebiyle faktoring şirketine ödenmek zorunda kalınan faiz ve masrafların tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı TBK 117,122,189 ve 470-486 maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371
nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Mahkeme gerekçesinde de belirtildiği üzere, temlike konu alacağın geç ödenmesinden dolayı faiz istenebilmesi bu alacağın fer’isi niteliğindeki haklardandır. Bunu borçludan isteme hakkı da temlik alana aittir. Davacının factoring ilişkisi nedeniyle ödediği para temlik edilen alacakla hukuken ilintili değildir. Davalı belediyeden olan alacakların temlike konu edilerek kredi kullanılmasına izin verilmesi yüklenicinin finansman olanaklarını arttırmasına imkan veren bir işlem olup, yüklenici şirketin işlerini kendi işletme sermayesiyle veya borçlanarak sürdürmesinden doğacak sonuçların muhatabını borç altına sokacak bir yanı bulunmamaktadır. Bu durumda temlike konu olan ve davalıya bildirilen alacağın geç ödenmesinden dolayı faiz isteme hakkının devralana ait olduğu, alacağı devredenin bu hakka sahip olmadığı gözetilerek, zarar iddiası ile geç ödeme arasında illiyet oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24/04/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.