Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2022/1369 E. 2023/1428 K. 13.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1369
KARAR NO : 2023/1428
KARAR TARİHİ : 13.04.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/39 E., 2021/745 K.
ŞİKAYETÇİ : … vekili Avukat …
ŞİKAYET OLUNANLAR : 1- … vekili Avukat …
2- … S.A. 3- …
vekilleri Avukat …
DAVA TARİHİ : 15.12.2015
HÜKÜM/KARAR : Ret

Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayet davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı şikayetçi vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. ŞİKAYET
Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; şikayetçinin mahkeme ilamına dayalı işçilik alacağının, borçlu mallarının satışı sonucu, tanzim edilen sıra cetvellerinde İİK’nın 100. ve 206. maddesi hükümleri uyarınca imtiyazlı alacak olarak 1. sırada yer alması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvellerinin iptalini talep ve şikayet etmiştir.

II. CEVAP
Şikayet olunan Vergi Dairesi vekili cevap dilekçesinde, şikayetçi alacağının İİK’nın 100. maddesindeki şartları taşımadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir.

Şikayet olunanlar … S.A. ve …. vekili cevap dilekçesinde, şikayetçi alacağının İİK’nın 100. maddesindeki şartları taşımadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir.

III. YEREL MAHKEME KARARI
Mersin 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 14.04.2016 tarihli ve 2015/786 Esas, 2016/272 Karar sayılı kararı ile, işçi alacaklarının iflas sıra cetvelinde imtiyazlı olduğu, haciz sıra cetvelinde imtiyazlı olmadığı, haciz tarihi daha önce olan şikayet olunan alacaklıların önüne geçemeyeceği gerekçeleriyle, şikayetin reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Yerel Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A.Bozma Kararı
Kapatılan Yüksek 23. Hukuk Dairesinin 05.03.2019 tarih, 2016/3013 Esas, 2019/856 Karar sayılı ilamı ile, işçilerin hacizden önceki bir yıl içerisinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil iş ilişkisine dayanan tüm alacaklarının hacze iştirak halinde birinci sırada pay alacağı, bir yıllık sürenin tespitinde işçi alacağı hakkında açılmış olan davanın devam ettiği sürenin hesaba katılmaması gerektiği belirtilerek, yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

B.Yerel Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Yerel Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, şikayetçinin işçilik alacağının en geç işten ayrıldığı tarih olan 12.02.2010’da tahakkuk ettiğinin kabulü gerektiği, yargılama süresi hesaba katılmaksızın yapılan tespit uyarınca hacizden önceki 1 yıllık dönemin 16.09.2010 ve sonrasını kapsadığı, 16.09.2010 tarihi öncesinde tahakkuk ettiği anlaşılan şikayetçi işçi alacağının imtiyazlı olmadığı ve ilk hacze iştirak edemeyeceği belirtilerek, şikayetin reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Yerel Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi vekili; İİK’nın 206. maddesi uyarınca şikayetçi alacağının imtiyazlı olduğu, sürenin hesabında dava tarihinin değil iş akdinin fesih tarihinin esas alınması gerektiği, şikayet olunanların haciz tarihi baz alındığında iş akdinin feshinin 1 yıllık sürede gerçekleştiği nedenlerine dayanarak, yerel mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, haciz sıra cetvelinde şikayetçi alacağının sırasına itiraza ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 100, 140 ve 206 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeple;

Şikayetçi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

13.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.