YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1292
KARAR NO : 2023/1731
KARAR TARİHİ : 09.05.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/129 E., 2021/305 K.
DAVA TARİHİ : 03.05.2011
HÜKÜM/KARAR : Kabulüne
Taraflar arasında Mahkemece görülen sıra cetveline itiraz davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalılardan … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; İstanbul 12. İcra Müdürlüğünün 2007/3646 E. sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetvelinde ilk iki sırada yer alan davalı alacaklıların söz konusu takiplerini borçlunun diğer alacaklılarından mal kaçırmak ve zarar verme kastıyla yapıldığını, davalılar ile borçlu arasında borç doğurucu gerçek bir ticari ilişki olduğunu teyit eden hiçbir belge bulunmadığını bu nedenle gerçek bir alacak borç ilişkisi mevcut olmadığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilerek sıra cetvelinde davalılara ayrılan payların müvekkilinin alacaklı olduğu dosyaya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II.CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davanın kesin hüküm nedeniyle reddi gerektiğini, aynı taraflar arasında ve aynı icra dosyalarına konu alacak borçlardan dolayı daha önce yapılan satış işlemleri nedeniyle, sıra cetvelleri düzenlendiğini ve sıra cetvellerinin iptali davalarının derdest olduğunu, müvekkillerinin takip konusu kambiyo senetlerini ciro yoluyla aldıklarını, davalıların borçludan kambiyo senedine dayalı olarak alacağı olduğunu, davacının 01.08.2008 tarihli sıra cetvelinde müvekkillerinin alacağına daha önce itiraz etmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 04.11.2014 tarih ve 2011/162 E., 2014/461 K. sayılı kararı ile, davacının işbu davadaki iddialarının önceki açmış olduğu muvazaa iddiasına dayalı davada ileri sürdüğü gerekçelere dayandığı, ancak taşınmazların farklılığı ve buna göre farklı tarihlerde düzenlenmiş sıra cetvelleri olsa da takip dosyalarındaki alacakların tahsiline yönelik takip işlemlerinin devam ettiği ve bu nedenle önceki sıra cetveline itiraz edilmemesi durumunda aynı alacağa yönelik düzenlenen sıra cetveline itiraz hakkı kaybedileceği, bu aşamadan sonra muvazaaya dayalı itirazların sunulamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Onama Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekilince temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay 23. (Kapatılan) Hukuk Dairesi’nin 09.12.2015 tarihli 2015/2910 E., 2015/7973 K. sayılı ilamı ile mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
B. Karar Düzeltme
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekilince karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay 23. (Kapatılan) Hukuk Dairesi’nin 14.12.2019 tarihli 2016/1824 E., 2019/464 K. sayılı ilamı ile; her sıra cetvelinin alacaklılara yeni bir itiraz ve şikayet hakkı verdiği, başka bir taşınır ya da taşınmaz ile ilgili düzenlenen sıra cetveline muvazaa itirazının ileri sürülmemiş olmasının, daha sonra düzenlenen sıra cetvellerinde ileri sürülmeyeceği anlamına gelmediği, davacının iddiasının, alacağın hem esasına hem de sırasına yönelik olduğu, davacı vekilinin hem sıraya yönelik şikayetlerinin hem de esasa yönelik itirazlarının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle onama ilamı ortadan kaldırılarak hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
C. Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalıların alacaklı oldukları icra dosyalarındaki takip konusu bedellerden dolayı alacaklarının ispatlanamadığı, takiplere konu alacakların muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılardan … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılardan … vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkilinin, muris …’ un mirasçılarından biri olarak mirasını reddettiğine dair Bakırköy 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/2428 E. 2017/2805 K. Sayılı kararını sunduklarını, mirası reddettiğimize dair mahkeme kararı ve beyanımız yokmuş gibi mahkemece karar verilmiş olduğunu, müvekkilin mirası reddettiğinden işbu davada hasım olarak gösterilmesi ve aleyhine karar tesis edilmesinin, yargılama giderlerinden sorumlu olmasının hukuka aykırı olduğunu, davacının alacağın kambiyo senedine dayalı olduğunu, alacağının varlığını ispatlayan bir belge sunmadığını, davalılar ile davacı alacaklarının ispatı noktasında aynı şartlara sahip iken davacının alacağının ispatlı, davalıların kambiyo senedinden kaynaklı alacaklarının ise muvazaalı görülmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir.
2- İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3/2, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun geçici 2 ve HUMK’nın 26.09.2004 tarih 5236 sayılı Kanunla değişmeden önceki haline göre 428,438 ve 439. maddesi, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 142 nci maddesi, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 605, 609 ve 611/1 maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 55 nci maddesi
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davalılardan … vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.1. Miras yoluyla intikali mümkün hakların konusunu oluşturduğu bir davada davalının ölümü hâlinde 6100 Sayılı Kanun’un 55. maddesi gereğince mahkemece, davalının mirasçılarının tamamının tespit edilerek davadan haberdar edilmeleri gerekir. Bu doğrultuda yapılacak tebligatlar sonrasında mirasçıların terekeyi reddetmemiş olmaları hâlinde mirasçıların tamamının davaya katılımı ile taraf teşkili sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilir. Ancak mirası reddeden mirasçılar davada taraf olamazlar.
2.2. Somut olayda, davalı …’un yargılama sırasında 15.09.2017 tarihinde vefat ettiği, geride mirasçıları olarak … ve …’u bıraktığı, mirasçıların davaya dahil edildikleri, mirasçılardan …’un kanunda belirtilen yasal süre içerisinde mirası tüm aktif ve pasifi ile kayıtsız ve şartsız olarak reddettiği, bu hususun Bakırköy 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 17.11.2017 tarih ve 2017/2428 E. 2017/2805 K. sayılı kararı ile tespit edildiği anlaşılmakla, mahkemece, mirası reddeden … bakımından yargılama giderleri ve aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiş ise de, bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalılardan … vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
Yukarıda 2. bentte açıklanan nedenlerle davalılardan … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile sonucu itibarıyla doğru olan kararının hüküm fıkrasının 2,3,4, ve 5. bendinde yer alan ‘davalılardan’ ibarelerinin çıkartılarak yerine ‘davalılar … ve …’dan’ ibareleri yazılmak suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının ilgiliye iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.