YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1262
KARAR NO : 2023/613
KARAR TARİHİ : 16.02.2023
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
HÜKÜM : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kesinleşen iflas takibine dayalı iflas (Adi Takipten Doğan İflas (İİK 156)) davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili müflis şirketin davalı borçludan 2.614.252,88 TL alacağı bulunduğunu, bu alacağın 2.000.000,00 TL’lik kısmı için haciz yoluyla takip başlatıldığını, takipte borçlunun malvarlığı üzerinde birçok haciz bulunduğunun görüldüğünü, haciz yolu ile takipte alacağının tahsilinin mümkün olmadığının anlaşılması üzerine İstanbul Anadolu 19. İcra müdürlüğünün 2020/6072 Esas sayılı dosyası ile bakiye 614.252,88 TL alacak için iflas yoluyla takip başlatıldığını, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu … Gıda Fab. San. Ve Tic.Ltd.Şti. Yetkilisi … 16/03/2020 tarihinde verdiği dilekçe ile borcu kabul ettiğini, ödeme kabiliyeti bulunmadığını, şirketin borca batık durumda olduğunu beyan ettiğini belirterek İİK’nın 156. maddesi uyarınca davalı şirketin iflasına karar verilmesini alep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin borcun kabul edildiği yönünde herhangi bir beyanı bulunmadığını, bu hususlar ilgili olarak kimseye talimat, yetki, vekaletname de verilmediğini, müvekkili şirketin iddia edildiği gibi borca batık olmadığını, menkul ve gayrimenkul malvarlığı itibariyle borcunu ödeyebilecek durumda olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı borçlu hakkında yapılan iflas yolu ile takibin itiraz edilmeden kesinleştiği, iflas takibi kesinleştiğinden İİK’nın 158 ve 166 maddesi uyarınca gerekli ilanların yapıldığı, davacının iflas avansını yatırdığı, usulüne uygun depo emri tebliğine rağmen borcun ödenmediği gerekçesiyle davalı şirketin iflasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; gerekçe gösterilmeksizin mahkemece karar verilmesi nedeniyle adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini, müvekkili şirket yetkilisinin takipte borcu kabul ettiği ve borcu ödeyecek durumda olmadığına dair dilekçesi olmadığını, müvekkili şirket yetkilisinin böyle bir beyanda bulunmadığını, mahkemece bu konunun araştırılmadığını, dilekçedeki imzanın incelenmesi taleplerinin savunma haklarını kısıtlar şekilde reddedildiğini, depo emri ihtarının usul ve yasalara uygun verilmediğini, depo emri gereğinin müvekkili şirket yetkilisinin covid-19 hastalığı geçirmesi nedeniyle yerine getiremediklerini, bunun üzerine mahkemece hastalık ile ilgili bilgi istendiğini, buna ilişkin bilgi ve belgeleri bildirmiş olmalarına rağmen mahkemece belge sunmadıkları gerekçesiyle taleplerini reddettiğini belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı vekilinin müvekkilinin Covid hastalığından dolayı tedavi gördüğüne ilişkin herhangi bir belge ibraz etmediğinden ilk derece mahkemesince davalı tarafa yeniden depo emrinde belirtilen miktarı mahkeme veznesine yatırması için süre verilmeden davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve re’sen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, İİK’nın 158. maddesi uyarınca kesinleşmiş icra takibine dayalı borçlunun iflası istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (6100 sayılı Kanun) 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, İİK’nın 177 inci maddesinin dördüncü fıkrası, İİK’nın 158 inci ve 166 ıncı maddeleri
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.