YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1245
KARAR NO : 2023/1106
KARAR TARİHİ : 20.03.2023
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
HÜKÜM : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Giresun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak (eser sözleşmesinden kaynaklanan) davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; yurt dışında yaşayan müvekkilinin inşaat yatırımı yapmak amacı ile davalı ile anlaştığını, inşaat bedelinin müvekkilince çeşitli tarihlerde davalıya gönderildiğini ancak daha sonra inşaatın maliyetinin gönderilen bedellerden daha düşük olduğunun anlaşıldığını, fazla ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı davaya cevap vermemiş, 6100 sayılı HMK 128. maddesi uyarınca ileri sürülen maddi vakaları inkar etmiş sayılmıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında sözlü olarak kurulduğu iddia edilen eser sözleşmesinin miktar itibarı ile davacı tarafça ileri sürülen delillerle ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; müvekkili …’ın Amerika’da yaşamını sürdürdüğünü, yılın belirli dönemlerinde memleketine geldiğini, memleketine yatırım yapmak istemesi nedeniyle bir konut inşa etmek istediğini ve inşaatı yapmak için müteahhit olan davalı ile anlaştıklarını, söz konusu bu anlaşmanın yazılı bir anlaşma olmadığını, şifahi bir anlaşma yaptıklarını, söz konusu bu anlaşmaya göre müvekkili …’ın, inşaat ruhsatında resmi müteahhit olarak görüneceğini ancak gerçekte tüm inşaat işlerini, masraflarını müvekkilinin karşılayacak şekilde davalı … (…) … müteahhit olarak yürüteceğini, bu amaçla müvekkilinin … ili, … Mahallesi, 1681 Ada 5 Parsel sayılı taşınmazı 2017 yılının Ocak ayının sonlarına doğru satın aldığını, akabinde de 22 Mayıs 2017 tarihinde inşaat ruhsatı alınarak 28 Mayıs 2017 tarihi itibariyle de inşaat yapım işlemlerinin başladığını, inşaatın başlaması ile birlikte müvekkilinin aynı gün yurtdışına çıktığını ve artık bütün inşaat işlemlerini davalının yürüttüğünü, bu nedenle de müvekkilinin, muhtelif tarihlerde inşaat işlemlerinde kullanılmak üzere davalıya elden veya banka kanalıyla çeşitli miktarlarda para gönderdiğini, bu paralar inşaat işlerinde kullanılacak malzemeler için davalının isteği üzerine müvekkili tarafından gönderildiğini, bu miktarın toplam 2.942.578,03 TL + 50.000,00 USD ‘ye ulaştığını, ancak müvekkilince daha sonra yapılan çalışmalar neticesinde inşaatın maliyetinin yaklaşık olarak 2.000.000,00- 2.500.000,00 TL arası olduğu sonucuna varıldığını, dolayısıyla davalının fazla para tahsil ettiğini, mahkemece yapılan yargılamada eser sözleşmesinin varlığını kanıtlayan bilgi belge olmaması sebebiyle davanın reddolunduğunu, müvekkili ile müteahhit … (…) … dava konusu taşınmazda inşaat yapımı için anlaştıklarını, söz konusu inşaatın tüm işlemlerini …’in takip ettiğini, tanıklarının ise davacının açık muvafakati olmadığından bahisle dinlenmediğini, davalı davaya cevap vermediğini ve ön inceleme duruşmasına dahi katılmadığını, müteahhit … (…) …’in söz konusu inşaat işi için …’dan alacağı olduğu iddiasıyla arabulucuya başvurduğunu, bu durumun da başlı başına taraflar arasında bir inşaat yapım (eser sözleşmesi) ilişkisi olduğunu kanıtlar nitelikte olduğunu, davalının nüfus kaydında yer alan resmi ismi … olduğunu, ancak davalı kendisine “…” ön ismini seçmiş ve fiilen bu ismi kullandığını beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile iddia olunan hukuki ilişkinin miktar itibariyle kesin delillerle ispatı gerekmesine rağmen davacı tarafça bu yönde yeterli delil sunulmamış olmasına, inşaat sürecine ilişkin resmi ruhsatların davacı adına olması nedeniyle yüklenicinin davalı olduğunun ispatlanamamasına, davacının dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmamasına ve tüm dosya kapsamına göre, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmış ve davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuş, 05/04/2022 tarihli ek beyan dilekçesi ile davalının, Giresun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/1 Esas sayılı dava dosyasında davacı sıfatı ile aynı dava konusundan kaynaklı iş bedeline ilişkin alacak davası açtığını beyan etmiş, dava dilekçesi ve tensip zaptını dilekçesi ekinde sunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kapsamında yapıldığı iddia edilen fazla ödemenin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı TBK 470-486 maddeleri
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Davacı vekili 05/04/2022 tarihli ek beyan dilekçesi ile davalının, Giresun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/1 Esas sayılı dava dosyasında davacı sıfatı ile iş bedeline ilişkin alacak davası açtığını beyan etmiş, dava dilekçesi ve tensip zaptını dilekçesi ekinde sunmuştur.
2.1. Davalı vekili, 17/02/2023 tarihli, eldeki dosyaya göndermiş olduğu beyanında; taraflar arasındaki şifahi eser sözleşmesi ilişkisini kabul ettiklerini, Giresun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/1 Esas sayılı dava dosyasında davacı olarak eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası açtıklarını beyan etmiştir.
2.2. Her ne kadar İlk Derece Mahkemesince, taraflar arasındaki akdi ilişkinin ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de dosya kapsamına sunulan Giresun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/1 Esas sayılı dava dosyasındaki dava dilekçesi ile eldeki dosyada davalı tarafın, davacı ile arasındaki akdi ilişkiyi kabul ederek 03/01/2022 tarihinde imalat bedeli davası açtığı, bu durumda davalı tarafça akdi ilişki kabul edilmiş olduğundan eldeki dava dosyası ile Giresun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/1 Esas sayılı dava dosyasının aralarındaki hukuki ve fiili irtibat nedeni ile birleştirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi 15/12/2020 tarihli ve 2020/88 Esas, 2020/397 Karar sayılı kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20/03/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.