YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/6435
KARAR NO : 2023/1729
KARAR TARİHİ : 09.05.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/209 E., 2021/592 K.
ŞİKAYETÇİ : … vekili Avukat …
ŞİKAYET OLUNANLAR : 1- … Faktoring A.Ş. vekili Avukat … 2- … Finansal Kiralama A.Ş. vekili Avukat … ve diğer 9 şikayet olunan
DAVA TARİHİ : 18.03.2016
HÜKÜM/KARAR : Şikayetin Reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 15. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/466 E., 2017/961 K.
Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.
Kararın şikayet olunan T. Vakıflar Bankası T.A.O. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; bedeli paylaşıma konu taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde müvekkilinin alacağının son sıraya alınmış olduğunu, müvekkili site yönetiminin alacağının ortak gider/aidat alacağı olduğunu, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 22. maddesi gereğince müvekkilinin alacağının öncelikli alacak olarak sıraya alınması gerektiğini, düzenlenen sıra cetvelinde bu önceliğin dikkate alınmadığı ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II.CEVAP
Şikayet olunan T. Vakıflar Bankası T.A.O. vekili cevap dilekçesinde; müvekkili bankanın ipotek alacaklısı olduğunu, alacağın kanuni ipotek yoluyla öncelik rejimine tabi tutulması için kat maliki borçlusunun borcunun mahkemece tespit edilmesi gerektiğini, şikayetçinin ise mahkemece tespit edilmiş bir borcu bulunmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
Şikayet olunan İNG Bank A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin ipotek ve alacak haklarının 20.11.2015 tarihli temlik sözleşmesi ile …. firmasına temlik edildiğini, müvekkili banka yönünden husumetin bulunmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
Diğer şikayet olunanlar şikayete cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İİK nın 206./1. maddesinde, alacakları rehinli olan alacaklıların satış tutarı üzerinde, gümrük resmi ve akar vergisi gibi malın aynından kaynaklanan vergi ve resimlerin ödenmesinden sonra rüçhan hakları bulunduğunun belirtildiği, Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesine göre kat maliklerinden her biri aralarında başka türlü sözleşme olmadıkça taşınmazın giderlerine katılmakla yükümlü olduğu, aynı Kanunun 22/son maddesinde kat maliklerinin gider borcunu ödemeyen kat maliki ve diğer sorumlulardan olan alacağının öncelikli olduğunun belirtildiği, öngörülen öncelik KMK’nın 22/2.maddesinde öngörülen kanuni ipoteğin tescilini istemekten ayrı bir hak olup ipotek tescil edilmemiş olsa bile ortak gider alacağının önceliğinin bulunduğu, ortak gider/aidat alacağının satılan malın aynından kaynaklanan emlak ve çevre temizlik vergileri gibi öncelikle ödenmesi gerektiği gerekçesiyle şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet olunan T. Vakıflar Bankası T.A.O. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Şikayet olunan T. Vakıflar Bankası T.A.O. vekili istinaf dilekçesinde; şikayetin reddine karar verilmesi gerektiğini, cebri icra satışının yapıldığı tarih itibariyle takyidatlı tapu kaydının celp edilerek taşınmaz üzerinde bulunan rehin, hacizlerin dikkate alınarak rapor alınması gerektiğini, müvekkili bankanın taşınmaz üzerinde 1.165.840,00 Euro bedelli ipotek bulunduğunu, vergi borçları, satış masrafları tenzil edildikten sonra kalan bedelin bankanın asıl alacağını dahi karşılamadığını, borçlunun aidat ve ortak gider borcunun mahkemece tespit edildiğine dair şikayet dilekçesine eklenmiş bir belge bulunmadığını ve bu sebeple davacının kanuni ipotek hakkı bulunmadığını, ortak gider alacağının İİK nın 206. maddesinde sıraları gösterilen imtiyazlı alacakların sonuncusu olması gerektiğini belirtilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İcra İflas Kanunu’nun 100. maddesinde hacze iştirak edebileceklerin açıkça yazıldığı, Kat Mülkiyeti Kanunu 22. maddesi kapsamındaki bir alacağın imtiyazlı olduğu ancak bu imtiyazın ileri sürülebilmesi için alacak yönünden ipotek kaydının konulması gerektiği, ipoteğin tesis edilmediği hallerde de ortak gider alacaklarına doğrudan doğruya öncelik verilse de bu önceliğin sadece aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılara karşı ileri sürülebileceği, bunun için de İİK’nın 100. maddesindeki şartların bulunması gerektiği, hacze iştirak koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile, yeniden esas hakkında hüküm kurularak şikayetin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi vekili temyiz dilekçesinde; aidat alacağının ipotek tescil edilmemiş olsa dahi İİK’nın 206/4 maddesi dolayısıyla bir önceliğe sahip olduğunu, ortak gider alacağının, emlak ve çevre temizlik vergileri gibi bir önceliğe sahip olduğunu, ipoteğin tesis edilmediği hallerde dahi ortak gider alacaklılarına doğrudan doğruya öncelik verilmesi gerektiğini, imtiyazlı alacağımıza ilişkin iflas müdürlüğüne kayıt düşüldüğünü, icra müdürlüğünün işlemlerine karşı yapılan şikayetlerde vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmemesi gerektiğini, hatalı değerlendirme sonucu vekalet ücretine hükmedildiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sıra cetveline şikayet istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 142/1 nci maddesi, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 20 ve 22 nci maddeleri
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup şikayetçi vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden şikayetçiye yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.