Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2021/2170 E. 2021/851 K. 13.10.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/2170
KARAR NO : 2021/851
KARAR TARİHİ : 13.10.2021

MAHKEMESİ :İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi(İlk Derece)

Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de miktar itibariyle kesinlik sınırının altında kaldığından duruşma istemi reddedilerek incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 13.10.2021 gününde oy çokluğuyla karar verildi.

MUHALEFET ŞERHİ

Dava hakem kararının iptali talebine ilişkin olup, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi olarak vermiş olduğu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
HMK’nın 407 ve devamı maddelerinde tahkim(iç tahkim) düzenlenmiş olup 436. maddesinde de hakem kararının şekli ve içeriği düzenlenmiştir. Maddenin 1/c bendinde açıkça kararın gerekçesinin bulunması gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Mahkeme kararlarında olduğu gibi hakem kararlarında da gerekçenin bulunması zorunludur. Tarafların ileri sürdüğü iddia ve savunmaların ne şekilde değerlendirildiği ancak hakemin gerekçesi ile ortaya çıkacaktır. Kararın gerekçeli olması adil yargılanma hakkı ile de doğrudan ilgilidir. Verilen kararda gerekçe bulunmaması adil yargılanma hakkının en önemli unsurlarından birisi olan hukuki dinlenilme hakkının ihlalini oluşturacaktır(Pekcanıtez, H; Pekcanıtez Usul, Medeni Usul Hukuku, 15. Baskı, İstanbul- 2017, s. 2769, Okumuş, Nagehan; Türk Tahkim Hukukunda Hukuki Dinlenilme Hakkına Riayet Edilmemesi Sebebiyle Hakem Kararlarının İptali, EYBÜHED, C.XXII, S. 1-2(2018), s. 191-208). Nitekim HMK’nın 27. maddesinde de kararın açık olarak gerekçelendirilmesi hukuki dinlenilme hakkının gereği olarak yer almıştır.
Hukuki dinlenilme hakkına riayet edilmemesi, HMK’nın 439/2-f maddesinde iptal nedenlerinden birisi olarak kabul edilmiştir. Bu durumda hakem kararında gerekçenin bulunmaması ve taraflarca bu durumun temyiz konusu yapılması halinde kararın iptaline karar verilmesi gerekmektedir.
Davaya konu olayda, hakem heyeti vermiş olduğu 22.01.2020 tarih ve 2019/29 Esas, 2020/5 Karar sayılı kararlarında taraf ve hakemlere ilişkin karar başlığından sonra doğrudan hüküm kurmuşlar ve ayrıca bir gerekçeye yer vermeden hüküm kısmında sadece davalı avukatın sunduğu belgeleri dikkate almamalarına değinerek doğrudan hüküm kurmuşlardır. Burada tarafların iddia ve savunmaları karşılanmadığı, kararın neden bu şekilde verildiğinin izahı bulunmadığı, netice itibariyle somut ve açık bir karar gerekçesinin bulunmadığı açıktır. Hakem kararından gerekçenin bulunmaması nedeniyle tarafların hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiği, yukarıda belirtildiği üzere hukuki dinlenilme hakkının ihlalinin hakem kararının iptal sebeplerinden olduğu, davacı tarafından da açıkça iptal sebebi yapıldığı anlaşılmaktadır.
Tüm bu hususlar dikkate alınarak hakem kararının iptaline karar verilmesi gerektiği düşüncem ile sayın çoğunluğun aksi yöndeki görüşüne katılmamaktayım.