Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2021/1465 E. 2022/3135 K. 07.06.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/1465
KARAR NO : 2022/3135
KARAR TARİHİ : 07.06.2022

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hüküm davacı vekilince duruşmalı, davalı vekilince duruşmasız temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. 07.06.2022 günde davacı asil … ve vekili Avukat … geldi. Tebligata rağmen başka gelen olmadığından karşı tarafın yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin, fiyat farkı alacağının ve sözleşme dışı yapılan iş bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2) Taraflar arasında 20.07.2007 tarihli Giresun Çocuk Esirgeme Yuvası Binası İnşaatı ile Ada İçi Alt Yapı ve Çevre Düzenlemesi İnşaatı İşi ile ilgili sözleşme imzalanmış olup, davacı işi tamamladığını, 22.02.2009 tarihinde geçici kabul, 12.03.2010 tarihinde de kesin kabulün yapıldığını ancak işin mukayeseli keşfini yapıp 05.10.2009 tarihinde davalı idareye verdiği halde idare bugüne kadar incelemesini tamamlayıp mukayeseli keşif tutanağını onaylamadığı gibi bakiye alacağın da ödenmediğini, süre uzatımı verilmesine rağmen fiyat farkının da verilmediğini, işin mahal listesinde ve projesinde bulunmayan (bina ölçülerinin değişmesi, binanın iki bloka ayrılması nedeniyle buna bağlı dilatasyon imalâtları yapılması, inşaat alanında ağaç kesimi yapılması, kolon ve perde donatılarının artırılması, kalorifer için tek kazan yerine çift kazan konulması ve buna bağlı baca ve pompa sistemi yapılması, yangın su deposu konulması, avan projede gösterilmeyen bazı yerlere elektrik tesisatları çekilmesi, asansör yapımı vb. gibi bir çok) imalât ve montajların da yapılmasına rağmen bedelinin ödenmediğini belirterek bakiye iş bedeli, sözleşme dışı yapılan iş ve fiyat farkı alacağının tahsilini talep etmiş, davalı idare davacının süre uzatımlarında fiyat farkı verilmesini istemediğine dair yazı verdiği, yapılan ek işler ile ilgili olur verilerek ödemenin yapıldığı ve hakedişlere itiraz edilmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan ilk yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiş, kapatılan 15. Hukuk Dairesinin 2018/103 esas, 2018/2627 karar ve 21.06.2018 tarihli kararı ile davalı yararına bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyulduğuna göre, usuli kazanılmış hak ilkesi uyarınca bozma doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılıp karar verilmelidir. Çünkü 09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince yerel mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulmakla bozma ilamında belirtilen hususlar, yararına olan taraf için usuli kazanılmış hak teşkil edeceğinden bozma ilamı uyarınca inceleme yapılıp karar verilmesi zorunlu hale gelir. Somut olayda usuli kazanılmış hakkın istisnaları bulunmamaktadır.
Kapatılan 15. Hukuk Dairesinin yukarıda esas ve karar numarası belirtilen bozma ilamında; diğer bozma nedeni yanında, sözleşme ve tüm eklerinin incelenerek fazla imalat olup olmadığı, var ise şartnameye uygun olarak fazla imalatın nelerden ibaret olduğu, ek iş oluruna dahil edilip bedelinin ödenip ödenmediği, hakedişlere girip girmediği, girdi ise usulüne uygun itiraza uğrayıp uğramadığı, girmedi ise ya da girip usulüne uygun itiraza uğradı ise Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 22. ve 23. maddesi hükümlerine göre %10 iş artışı kapsamında kalan işlerin bedelinin sözleşme fiyatlarıyla, sözleşmede fiyatı bulunmayan işlerin ise şartnamenin 22. maddesindeki tespit yöntemi kullanılarak, %10’u aşan işlerin bedelinin de yapıldıkları tarihteki serbest piyasa fiyatlarıyla hesaplanması için yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulundan rapor alınması gereğine değinilmiştir.
Bozma kararından sonra düzenlenen 04.01.2021 tarihli ek bilirkişi raporunda; “mukayeseli keşifte inşaat kalemleri yönünden iş artış ve azalışlarının dikkate alındığı ayrıca ek iş ve fazla imalatın olmadığı, mekanik imalatlar kapsamında soğuk depo tesisatı ve çamaşır tesisatı yapımının sözleşme bedeline dahil olduğu, bunun dışında yapılan mekanik tesisat ek işlerinin hakedişlerde yer almakta olduğu, davacının hakedişlere itirazi kaydının olmadığı, elektrik imalatları kapsamında yapılan ek işlerin de hakedişlerde yer almakta olduğu ve yine davacının hakedişlerde itirazi kaydının olmadığı” belirtilmiştir. Mahkemece ek imalatlar bakımından bilirkişi raporundaki açıklamalar benimsenerek karar verilmiştir. Davacı vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde ve temyiz dilekçesinde, ek imalatların hakediş raporlarında olmadığını, bilirkişilerce hakedişlerde varlığı belirtilen bazı imalatların ise asıl iş kalemi olup ek ve fazla imalat olmadığını ileri sürmüştür.
Sözleşme dışı olan ve hakedişe girmeyen imalatlar için sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 39. maddesinde gösterilen şekilde bir itirazın bulunmasına gerek yoktur. Nitekim 15. Hukuk Dairesinin mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamında da “Fazla imalatın hakedişlere girip girmediği, girdi ise usulüne uygun itiraza uğrayıp uğramadığı” hususunun belirlenmesi gerektiği yazılıdır.
Fazla imalat talebi yönünden hükme esas alınan bilirkişi asıl ve ek raporları denetime elverişli değildir. Hükme esas alınan 04.01.2021 tarihli ek bilirkişi raporunda, ek imalatların hakedişlerde yer aldığı belirtilmişse de, hangi imalatın hangi hakedişte yer aldığı, hakedişte ne şekilde gösterildiği ayrıntılı şekilde incelenip açıklanmamıştır. Davacı vekilinin asıl ve ek bilirkişi raporlarına itiraz dilekçelerinde yeralan fazla imalatların hakedişlere girmediğine ilişkin beyanı bilirkişilerce değerlendirilip davacı vekilinin itirazları karşılanmamıştır. Bu nedenle bozma uyarınca inceleme yapıldığının ve bozma gereğinin yerine getirildiğinin kabulü mümkün değildir. Mahkemece eksik inceleme sonucu hazırlanan rapora göre karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu durumda mahkemece yapılacak iş, sözleşme ve tüm ekleri incelenerek fazla imalât olup olmadığı, var ise şartnameye uygun olarak fazla imalâtın nelerden ibaret olduğu, hakedişlere girip girmediği, girdi ise usulüne uygun itiraza uğrayıp uğramadığı, girmedi ise ya da girip usulüne uygun itiraza uğradı ise Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 22 ve 23. maddesi hükümlerine göre %10 iş artışı kapsamında kalan işlerin bedelini sözleşme fiyatlarıyla, sözleşmede fiyatı bulunmayan işlerin şartnamenin 22. maddesindeki tespit yöntemi kullanılarak, %10’u aşan işlerin bedelini de yapıldıkları tarihteki serbest piyasa fiyatlarıyla hesaplanması, hesaplanacak fiyat farkının bulunan bedele eklenmesi ve kanıtlanan ödemelerin mahsup edilmesi için hükme esas alınan raporu hazırlayan bilirkişi kurulundan ayrıntılı, gerekçeli, tarafların itirazlarını karşılayan, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor almak ve oluşacak sonuç çerçevesinde karar vermekten ibarettir.
Açıklanan nedenlerle kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itiraçlarının reddine, 2. bent uyarınca davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacı yararına takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, aşağıda yazılı harcın temyiz eden davalıdan alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 07.06.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.