Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2016/8926 E. 2016/7304 K. 07.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/8926
KARAR NO : 2016/7304
KARAR TARİHİ : 07.12.2016

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira alacağının tahsili amacıyla yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davacının miras bırakanı ile davalı arasında imzalanan 1.3.2008 başlangıç tarihli 8 yıl süreli kira sözleşmesinde kararlaştırılan artış şartına göre 2009 yılından 2014 yılına kadar eksik ödenen 57.23,00 TL nin tahsili için başlatılan takibe davalı- kiracının itiraz ettiğini belirterek haksız itirazın iptali ile inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, sonradan muvafakat sağlamanın tek mirasçı tarafından yapılan icra takibini hukuka uygun hale getirmeyeceğini, belirterek davanın reddini savunmuştur.
TMK’nun 640. maddesine göre mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler. Mirasçılardan birinin istemi üzerine sulh mahkemesi, miras ortaklığına paylaşmaya kadar bir temsilci atayabilir.
Olayımızda, kira sözleşmesini kiralayan olarak imzalayan…’nun 12.07.2011 tarihinde, vefatı ile geriye mirasçı olarak …’ nun kaldığı anlaşılmaktadır. 18/06/2014 tarihli icra takibi ise mirasçılardan sadece … tarafından başlatılmıştır. Yargılama sırasında diğer mirasçılar muvafakkat ettiklerini bildirmişlerse de elbirliği mülkiyetine konu taşınmazda tüm mirasçıların birlikte takip yapması, davayı da birlikte açması gerekir. Davadaki eksiklik sonradan giderilebilirse de icra takibindeki eksiklik sonradan giderilemeyeceğinden bu durumda davanın reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 07/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.