Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2015/8719 E. 2015/10600 K. 01.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8719
KARAR NO : 2015/10600
KARAR TARİHİ : 01.12.2015

MAHKEMESİ : Uzunköprü 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/12/2014
NUMARASI : 2013/26-2014/491

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av. H.. K.. ve davalı Şirket vekili Av. E.. Y.. geldiler, hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kiracı tarafından kiralayan aleyhine açılan kira sözleşmesine konu siloda muhafaza edilen çeltik ürününün zarara uğraması nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesidir. Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin kurallardan olup, yargılamanın her aşamasında istek üzerine, ya da re’sen gözetilmesi gerekir.
Somut olayda, davacı kiracı vekili davalının çeltik fabrikasına ait 2 nolu çelik silonun 15.4 2011 tarihli kira sözleşmesi ile davacının ithal ettiği çeltiklerin depolanması amacıyla kiralandığını ancak siloda bulunan havalandırma sisteminin davalı tarafından çalıştırılmaması sonucu ürünün kızışma ve nem dolayısıyla değer kaybına uğradığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000 TL maddi tazminatın tahsili isteminde bulunmuş olup, uyuşmazlık taraflar arasındaki kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Dava 6100 Sayılı HMK.nun yürürlüğe girmesinden sonra 23.12.2011 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Bu durumda mahkemenin yukarıda belirtilen yasal düzenleme gereği dava dilekçesini görev yönünden reddederek görevsizlik kararı ile dosyayı görevli Sulh Hukuk Mahkemesine göndermesi gerekirken, yazılı şekilde işin esası incelenerek davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir olunan 1.100.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 01/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.