Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2015/7526 E. 2015/8524 K. 15.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/7526
KARAR NO : 2015/8524
KARAR TARİHİ : 15.10.2015

MAHKEMESİ : İstanbul 21. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/05/2015
NUMARASI : 2015/115-2015/450

İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kesinleşen icra takibi sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı alacaklı 27/10/2014 gününde, davalı borçlu aleyhine başlatmış olduğu icra takibi ile ödenmediği iddia olunan kira bedelleri ile su ve doğal gaz gibi sair giderler toplamı 8.153.00 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Ödeme emrinin davalı kiracıya 22/01/2015 tarihinde tebliği üzerine davalı borçlu 23/01/2015 tarihinde süresinde yapmış olduğu kısmi itirazında; borcun 5.653.83 TL’sinin ödendiğini, sadece bir aylık 2.500 TL’lik kira bedeli borcunun kaldığını beyan etmiş, İcra Müdürlüğü tarafından 26/01/2015 günlü karar ile de, itiraz edilen kısım için takibin durmasına, itiraz edilmeyen ve kabul edilen miktar üzerinden takibin devamına karar verilmiştir.
Davacı alacaklı, dava dilekçesinde, itiraz edilmeyen kısmın (kira bedelinin) süresi içerisinde ödenmediğinden davalı borçlunun temerrüde düştüğünden bahisle, temerrüt sebebiyle kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiş, yargılamada da bu talebini tekrar etmiş, davalı vekili takibe konu edilen Ekim ve Kasım 2014 aylar kira bedellerinin ödenemediğini ve bu durumun davacıya bildirildiğini, davanın reddini savunmuştur.
Dava dilekçesi içeriği ve davacı alacaklının duruşmadaki beyanından açılan tahliye davasının icra takibinin itiraz edilmeyerek kesinleşen kısmına yönelik olarak açıldığı, İİK.nun 269/a maddesi uyarınca bir aylık kira bedeli 2500.00 TL’nin yasal ödeme süresi içerisinde ödenmemesi nedeniyle davalının temerrüde düştüğü iddiasına dayandığı anlaşılmaktadır. Davacı itirazın kaldırılması talebinde bulunmamıştır. Bu durumda, mahkemece icra takibinin kesinleşen bölümüne yönelik olarak işin esasına ilişkin tahliye isteği hakkında bir karar vermek gerekirken, itirazın kaldırılması istenilmeden, tahliye talebinde bulunulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
Karar bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 15/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.