Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2015/6462 E. 2015/9004 K. 26.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/6462
KARAR NO : 2015/9004
KARAR TARİHİ : 26.10.2015

MAHKEMESİ : Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 25/02/2015
NUMARASI : 2015/199-2015/87

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacağın tespiti ve istirdat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, hat kiralama sözleşmesi gereğince tahakkuk ettirilen hatalı arıza bildirim ücreti miktarının tespiti, sözleşmeye müdahale edilerek bu bedelin tek taraflı tespitinin önlenerek uyuşmazlığın giderilmesi ve fazla ödenen bedelin 10.000 TL’sının iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece dosya üzerinden inceleme yapılarak sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
HMK.nun hukuki dinlenilme hakkı başlıklı 27. Maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir.
Bu kapsamda kural olarak, duruşma yapılması zorunlu olan çekişmeli yargıda Hakim, kanunun gösterdiği istisnalar dışında tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez.
Hukuki dinlenilme hakkının gereği olarak, taraflar duruşmaya çağrılmadın hüküm verilememesi, Anayasanın 36. Maddesi ile düzenlenen iddia ve savunma hakkının kullanılmasına olanak tanınması ilkesinin, doğal bir sonucudur. Aynı zamanda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. Maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının da en önemli unsurudur.
Gerçekten savunma hakkını güvence altına alan T.C. Anayasa’nın 36. Maddesi ile 6100 sayılı HMK.nun 27. Maddesinde açıkça belirtildiği üzere, mahkemece davalı taraf, dinlenmek ve savunması alınmak üzere kanuni şekillere uygun olarak davet edilmedikçe hüküm verilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bu nedenlerle, mahkemece davalıya usulun uygun duruşma günü tebliğ edilip savunma hakkı tanınmadan duruşma açılmaksızın dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu yazılı şekilde görevsizlik karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 26.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.