Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2015/5888 E. 2015/7553 K. 28.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5888
KARAR NO : 2015/7553
KARAR TARİHİ : 28.09.2015

MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira bedelinin tahsili için icra takibine yapılan itirazın iptali ve kiralananın temerrüt nedeniyle tahliyesine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyize dilmiştir.
Takibe konu edilen ve hükme esas alınan 08.12.2011 düzenleme, 01.01.2012 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.Sözleşmede aylık kira 6.000 TL ve kira bedelinin 4’er aylık dönemler halinde ilk ayın 15’de ödeneceği belirtilmiştir. Sözleşmeyi kiraya veren olarak … kiracı olarak … imzalamıştır. Davacı vekili bu sözleşmeye dayanarak 16.01.2014 tarihinde tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile 2013 Mayıs-2014 Nisan ayları kira bedelinin aylık 6.000 TL’den toplam 72.000 TL’nin tahsilini istemiştir. Ödeme emrinin davalıya 28.01.2014 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine davalı yasal süresi içerisinde yapmış olduğu itirazında, kira sözleşmesinin tarafınca imzalanmadığını, alacaklı ile kira ilişkisinin bulunmadığını kira sözleşmesini kabul etmediğini borca ve ferilerine itiraz ettiğini bildirmiştir. Davalı takibe dayanak yapılan kira sözleşmesine, kiracılık ilişkisine ve imzaya karşı çıkmış ise de … Cumhuriyet Savcılığının 2013/41729 Esas sayılı soruşturma evrakında Emniyet Genel Müdürlüğünün Kriminal Polis Laboratuar Müdürlüğü’nün 19.6.2013 tarihli raporunda “08.02.2011 düzenleme ve 01.01.2011 başlangıç tarihli sözleşme altındaki imzanın davalı eli ürünü olduğu ve ıslak kalemle atıldığı” tesbit edilmiştir. Daha sonra davalı bu kira sözleşmesindeki imzayı kabul edip boş olarak verildiğini iddia etmiş isede bu ididasını kanıtlayamadığı gibi iptali içinde bir dava açılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda takibe dayanak yapılan kira sözleşmesinde kiracı …’dir. Bu nedenle kiracı davalı … olduğundan uyuşmazlığın bu sözleşmeye göre işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken kiracının şirket olduğundan bahisle yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 28.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.