Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2015/5168 E. 2015/5326 K. 02.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5168
KARAR NO : 2015/5326
KARAR TARİHİ : 02.06.2015

MAHKEMESİ :. İcra Hukuk Mahkemesi

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın kaldırılması davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira alacağının tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile itirazın kaldırılmasına karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, kira alacağının tahsiline yönelik başlattığı icra takibine davalı borçlunun haksız ve yersiz yere itiraz ettiğini, sözleşmenin ticari iş mahiyetinde olduğunu, buna göre serbest iradeleri ile aylık faizi % 10 olarak kararlaştırdıklarını ileri sürerek davalının itirazının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı yetki itirazında bulunmuş ve davanın reddini savunmuştur.
1- Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davalı vekilinin işlemiş faize yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Davada dayanılan ve hükme esas alınan 21.05.2010 başlangıç tarihli ve 5+5 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin 11.1. maddesinde kiraya verenin ödenmeyen veya geç ödenen kira bedelleri için kiracı aleyhine icra takibi veya dava ikamesi halinde, kiracının ödemediği tutarlar için TL bazında aylık %10 üzerinden günlük temerrüt faizi ödeyeceği kararlaştırılmıştır. Davacı icra takibinde bu düzenlemeye dayanarak aylık %10 (yıllık %120) oranında işlemiş faiz talebinde bulunmuştur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.02.2004 tarih ve 2004/10-104 Esas, 2004/94 Karar sayılı ilamında belirtildiği şekilde gecikme zammı niteliği itibariyle temerrüt faizidir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK.nun 120. maddesinde temerrüt faizi düzenlenmiştir. Anılan madde hükmüne göre; “Uygulanacak yıllık temerrüt faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz. Akdi faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdi faiz oranı da birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faiz oranı hakkında akdi faiz oranı geçerlidir” hükmüne yer verilmiş, yine aynı kanunun 88. maddesinde “Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde elli fazlasını aşamaz ” düzenlemesi bulunmaktadır.
6101 sayılı TBK.nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 7. maddesinde; “TBK.nun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76. faize ilişkin 88., temerrüt faizine ilişkin 120. ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138. maddesi görülmekte olan davalara da uygulanır.” hükmü öngörülmüştür.
Bu durumda faiz talebi hakkında 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 88. ve 120. maddesi çerçevesinde değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken davacı alacaklının gecikme faizine ilişkin talebinin tümden kabulü doğru değildir.
Karar bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 02/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.