Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2015/3437 E. 2015/6057 K. 17.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3437
KARAR NO : 2015/6057
KARAR TARİHİ : 17.06.2015

MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira alacağının tahsili için icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının davacıya ait taşınmazı mesken olarak kullanmak üzere 20.11.2007 başlangıç tarihli 3 yıl süreli kira sözleşmesi ile kiraladığını, … İcra Müdürlüğünün 2011/4692 Esas sayılı dosyası ile icra takibi ile yıllık peşin ödenmesi gereken 01.01.2011-01.01.2012 yılı kira parası 36.000 TL.’nın tahsilinin istendiğini, davalının taşınmazı 2010 yılında tahliye ettiklerine ilişkin itirazı üzerine takibin durduğunu, davalı tarafından taşınmazın tahliye edileceğine ilişkin herhangi bir bildirimde bulunulmadığı gibi taşınmazın anahtarlarının da hâlâ davacıya teslim edilmediğini belirterek davalının itirazının iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili ise davalının, diplomatik dokunulmazlığa sahip, Viyana Sözleşmesi uyarınca medeni ve idari yargıdan bağışık olduğunu, dava konusu taşınmazın Kasım 2010 tarihinde boşaltıldığını, kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin 20/11/2007 olup sözleşmenin 3 yıl süreli olduğunu ve taşınmazın sözleşme sonunda boşaltıldığını, dairenin konut olarak kiralandığı Başkonsolos yardımcısının görev süresinin belirli olması nedeni ile kira sözleşmesinin süre sonunda uzayacağına dair ibare de konulmadığını, taşınmazın Kasım 2010 tarihinde boşaltılacağının davacıya bildirildiğini, davalının 2011 yılı için kira borcunun olmadığını, davalının sözleşme sonunda da toplam 4 aylık ( Aralık 2010, 2011 Ocak Şubat mart ayları kirası )fazla ödeme yaptığını belirterek haksız açılan davanın reddini savunmuştur.
Takibe dayanak yapılan ve hükme esas alınan 20/11/2007 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede yıllık kira parasının 36.000 TL olduğu ve yıllık peşin ödeneceği kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin hususi şartlarının 5. maddesinde “Kiracı tahliye istemini en az 2 ay önceden yazılı bildirmek zorundadır” düzenlemesi bulunmaktadır. Davacı kira sözleşmesine göre ödenmeyen 2011 Ocak ayından aralık ayına kadar bir yıllık kira parası 36.000 TL’nin tahsilini istemiştir.
Davalı itiraz dilekçesinde, taşınmazın 2010 yılı Kasım ayında tahliye edildiğini belirtmiştir. Davalı kiracı 2010 yılı Kasım ayında taşınmazı tahliye ettiğini bildirmesine rağmen kiralananın anahtarını teslim ettiğini yasal delillerle kanıtlayamamıştır. Nitekim mahkemenin davalının kiralananın anahtarlarını yasaya uygun şekilde kiralayana teslim etmediği, bu nedenle de kiracının kira parasını ödeme ve sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerinin devam ettiği yönündeki kabulü isabetlidir. Ancak, ne var ki kiracı 06.04.2011 tarihli Ocak, Şubat, Mart ayı açıklaması ile 9000 TL kira borcunun ödendiğine ilişkin banka dekontunu dosyaya sunduğuna ve bu durum bilirkişi rporu ile de saptandığına göre 9000 TL’nın mahsubundan sonra kalan miktar üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken bu husus gözden kaçırılarak tüm alacak üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 17/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.