Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2015/3104 E. 2015/5727 K. 10.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3104
KARAR NO : 2015/5727
KARAR TARİHİ : 10.06.2015

MAHKEMESİ : Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 06/11/2014
NUMARASI : 2014/478-2014/445

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira sözleşmesinin eki olarak verilen senet nedeni ile borçlu olmadığının tesbiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıdan araç kiraladığını, araç kira sözleşmesinin eki olan aynı kağıdın devamı olduğu anlaşılan maktu senet örneğini müvekkiline imzalattırıldığını, davalının araçta hasar olduğunu ileri sürerek ödeme yapılmasını istediğini, müvekkili tarafından ödeme yapılmayınca bonoya dayalı takip başlatıldığını belirterek müvekkilinin senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve senedin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin kurallardan olup, yargılamanın her aşamasında istek üzerine, ya da re’sen gözetilmesi gerekir.
Somut olayda, davacı kiracı, 22/08/2013 tarihinde açtığı davada, kira sözleşmesi eki olarak verilen senet nedeniyle borçlu olmadığının tesbiti isteminde bulunmuştur. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kira ilişkisinden kaynaklandığına göre, görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esası incelenerek davanın esastan sonuçlandırılması doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 10.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.