YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/23
KARAR NO : 2015/1248
KARAR TARİHİ : 12.02.2015
MAHKEMESİ : Tokat Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/11/2014
NUMARASI : 2014/547-2014/1301
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye ve alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, temerrüt sebebiyle kiralananın tahliyesi ile 3750 TL kira alacağının tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece tahliye davasının reddine, kira alacağı davasının kısmen kabulü ile 2750 TL kira alacağının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından tahliye davasının reddine ilişkin temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında, başlangıçta sözlü daha sonra ise düzenlenen yazılı kira sözleşmesi ile davalının davaya konu taşınmazda kiracı olarak oturduğu uyuşmazlık konusu değildir. Davacı, davalı aleyhine kira borçlarının ödenmediğinden bahisle 10.01.2014 gününde haciz ve tahliye istekli icra takibi başlatmış, İcra Memurluğunca davalıya tebliğ edilen 30 gün ödeme süreli ödeme emrinin, 21.01.2014 gününde tebliğ edilmesinden sonra borcun ödenmediğinden bahisle davalının temerrüde düştüğünden 02.05.2014 tarihinde açmış olduğu işbu dava ile kiralananın tahliyesi talep edilmiştir. Davalı, kiraları elden ödediğini, davanın reddini savunmuş, mahkemece süreli noter ihtarnamesi bulunmadığı gerekçesiyle temerrüt şartları gerçekleşmediğinden tahliye davasının reddine karar verilmiştir.
Türk Borçlar Kanununun 315.maddesi hükmü uyarınca temerrüt nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için istenen kira parasının veya yan giderin muaccel (istenebilir) olması ve kira bedeli ile yan giderin verilen sürede ödenmemiş bulunması, ihtarnamede verilen süre içerisinde kira parasının ödenmemesi halinde akdin feshedileceğinin açıkça belirtilmesi gerekir. Kiracıya verilecek süre konut ve çatılı işyeri kiralarında en az otuz gün, ürün kiralarında en az altmış gün, diğer kira ilişkilerinde ise en az on gündür. Kira parası götürülüp ödenmesi gereken borçlardan olduğundan kiralayana götürülüp elden ödenmesi veya gideri kiracıya ait olmak koşuluyla konutta ödemeli olarak PTT kanalıyla gönderilmesi gerekir. Bundan ayrı, sözleşmede özel bir koşul kabul edilmişse bu hususta gözönünde tutulmalıdır.Açıklanan şekilde yapılmayan ödemeler yasal ödeme olarak kabul edilemez. Ancak teamül haline gelmiş bir ödeme şekli varsa bu şekilde yapılan ödemede geçerlidir.
Olayımıza gelince; Kiralayanın ödenmeyen kira borçlarının yasal sürede ödenmesi için kiracıya süreli ihtarname göndermesi yasa gereğidir. Ancak kiralayan ihtar keşide etme yerine, icra dairesine başvurarak tahliye istekli akdin feshini talep eden takip talepnamesi ile otuz günlük ihtarlı ödeme emri gönderme yoluna da gidebilir. İhtarnamede aranan koşullar
ödeme emri içinde geçerlidir. Takip talepnamesinde de İİK.nun 269 ve TBK.315. Maddesine uygun ödeme emri çıkartılması isteği bulunmalıdır. Aksi halde ödeme emri temerrüde esas olmaz. Bu nedenle davaya dayanak takibini yasal içerikli ihtarname yerine geçtiğinin kabulü gerekir.
Kiralayan tarafından kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan takip, tahliye istekli olup ihtarlı ödeme emri yöntemine uygun biçimde düzenlenmiştir. Bu nedenle ödeme emri temerrüde esas alınmalıdır. Davacı genel hükümler çerçevesinde sulh mahkemesine dava açarak tahliye isteğinde bulunabilir. Bu durumda mahkemece, işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde icra takibinin bildirim yükümlülüğünün yerine geçmeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle tahliye davasının reddine ilişkin hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 12.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.