Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2015/1712 E. 2015/3202 K. 01.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1712
KARAR NO : 2015/3202
KARAR TARİHİ : 01.04.2015

MAHKEMESİ : Bakırköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/11/2014
NUMARASI : 2014/783-2014/980

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, Türk Borçlar Kanunu’nun 347. maddesi gereğince tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalının esasa ilişkin temyiz itirazına gelince;
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili ile davalı kiracı arasında akdedilen 01.09.1996 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesinin süre sonunda kendiliğinden yenilenerek uzama süresinin on yılı aştığını, 27.03.2014 tebliğ tarihli ihtarname ile sözleşmeye son verme iradesinin davalı kiracıya bildirildiğini beyan ederek 15.09.2014 tarihinde açtığı bu dava ile kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili müvekkili kiracının taşınmazda 1/4 paya malik olduğunu, davacının müvekkiline karşı dava açma hakkı bulunmadığını, TBK.nun 347.maddesinin 6101 Sayılı Türk Borçlar Kanun’unun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun Geçici 2.maddesine göre yürürlüğünün 01.07.2014 tarihine kadar ertelendiğini, davacının bu hakkını kullanabilmesi için ihtarnamenin yasanın yürürlüğe girdikten sonra gönderilmesi gerektiğini, 01.07.2014 tarihinden önce gönderilen ihtarnamenin usulsüz olduğunu ileri sürerek davanın dava şartları yerine getirilmediğinden reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece TBK.nun 347.maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinin 6101 Sayılı Yasanın Geçici 2.maddesi uyarınca iki yıl sonra 01.07.2014 tarihinde yürürlüğe gireceği, fesih ihtarnamesinin yürürlük tarihinden önce tebliğ edildiği gerekçesiyle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, 6101 Sayılı Yürürlük Kanun’unun Geçici 2.maddesi uyarınca TBK.nun 347/1-son cümlesinde öngörülen kira sözleşmelerinden on yıllık uzama süresi dolmamış olmakla birlikte geri kalan süre beş yıldan daha kısa olanlar hakkında yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş yıl, on yıllık uzama süresi dolmuş olanlar hakkında da yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki yıl sonra uygulanır düzenlemesi bulunmaktadır. 6101 Sayılı Yürürlük Kanun’unun Geçici 2.maddesi ile TBK.nun 347/1-son cümlesi hükmünün uygulanması; Yürürlük tarihinde on yıllık uzama süresi dolmuş olan kira sözleşmeleri ile, on yıllık uzama süresi dolmamış olmakla birlikte geri kalan süre beş yıldan kısa olan kira sözleşmeleri yönünden uygulanması belli sürelerle ertelenmiştir.
Buna göre TBK.nun 347.md./1-son cümlesi yürürlük tarihi itibariyle on yıllık uzama süresi dolmuş olan kira sözleşmeleri yönünden 01.07.2014 tarihinden on yıl dolmamış olmakla birlikte kalan süre beş yıldan kısa olan kira sözleşmeleri yönünden 01.07.2017 tarihinden itibaren uygulanacaktır. Yasanın yürürlük tarihi 01.07.2012 tarihidir. Davacı kiraya veren sözleşme süresine göre uygulama tarihinin 01.07.2014 tarihi olduğunu bilerek 01.09.2014 tarihinden en az üç ay öncesini kapsayacak şekilde fesih iradesini 27.03.2014 tarihinde davalı kiracıya bildirmiştir. Bu bildirime göre dava 15.09.2014 tarihinde süresinde açılmıştır. Bu durumda mahkemece işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın usulden reddi doğru değil ise de, hüküm davacı tarafından temyiz edilmediğinden, temyiz edenin sıfatına göre aleyhe bozma yapılamayacağından davalının temyiz isteğinin reddi ile hükmün ONANMASINA ve temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 01.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.