YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1521
KARAR NO : 2015/4734
KARAR TARİHİ : 11.05.2015
MAHKEMESİ : İstanbul 10. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 23/12/2014
NUMARASI : 2014/1381-2014/1518
İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz idilmiş ise de davanın niteliği itibarıyla duruşmaya tabi olmadığından, duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, 10.12.2013 tarihli karar ile davanın kısmen kabulüne ve 28.834,59 TL üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmiş, tahliye talebi yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş, karar davalı tarafından itirazın kaldırılmasına, tahliyeye ve talepleri yönünden bir karar verilmediğini ileri sürerek temyiz edilmiştir. Temyiz üzerine karar Dairemizin, 07.07.2014 tarihli ilamı ile davalının 22.11.2012 tarihli cevap dilekçesi ile davanın reddini savunduğu aynı zamanda da ödeme emrinin iptali ile alacak talebinin kabulüne karar verilmesini istediği, mahkemece kiralananın tahliyesi ve davalının talepleri ile ilgili olumlu-olumsuz bir hüküm kurulmadığı, mahkemece bu husus üzerinde durularak kiralananın tahliyesi ve davalının talepleri ile ilgili de karar verilmesi gerekirken sadece itirazın kaldırılmasına yönelik karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulmuş, kiralanın tahliyesi ile 28.834,59 TL üzerinden davalının itirazının kaldırılmasına karar verilmiş ise de ; bozma kararında değinilen davalının talepleri hakkında yine olumlu-olumsuz bir karar verilmemiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay’ın bozma kararına uyan mahkeme artık bozma kararı gereğince işlem yapmak ve hüküm vermekle yükümlüdür. Çünkü mahkemenin bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına usule ilişkin kazanılmış hak doğmaktadır. Bu nedenle davalının talepleri ile ilgili de bir karar vermek gerekirken bundan zuhul ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Karar bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK’ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK’nın 428 ve İİK’nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 11.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.