YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9378
KARAR NO : 2015/5996
KARAR TARİHİ : 16.06.2015
MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Takibe dayanak yapılan ve hükme esas alınan 01.07.2013 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede davalı …ın müteselsil kefil olduğu düzenlenmiştir. Davacı vekili davalılar …. ve . . hakkında tahliye talepli olarak 04.11.2013 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2013 Ekim ile 2014 Haziran ayları arası aylık 1.750 TL’den 15.750 TL kira alacağı ile 540 TL aidat bedelinin tahsilini talep etmiştir. Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlular süresinde yaptıkları itirazlarında alacaklıya herhangi bir borçlarının olmadığını belirtmişlerdir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı olarak … ve ….’ı gösterek, davalı kiracının taşınmazı 01.10.2013 tarihinde tahliye ettiğini, taşınmazın sözleşme sona ermeden tahliye edildiğinden ödenmeyen aylar kiralarının tahsili için takip başlatıldığını yasal süresinde ödemede bulunmadıkları gibi haksız olarak takibe itiraz ettiklerini belirterek itirazın iptaline takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı… vekili ise kira sözleşmesinde.. ..’nin kiracı olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İcra takibi davalı …. ve … hakkında yapılmış ve dava dilekçesinde davalı olarak bu kişiler gösterilerek dava açılmıştır. Mahkemece dava dilekçesi … bu durum karşısında taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemez. HUMK.nun 73.maddesi hükmü uyarınca taraflar davet edilmeden hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, dava dilekçesi ekli duruşma gününü bildiren davetiyenin davalı …’a da yöntemine uygun bir şekilde teklif edilmesinin sağlanması taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.