Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2014/8880 E. 2015/5668 K. 09.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8880
KARAR NO : 2015/5668
KARAR TARİHİ : 09.06.2015

MAHKEMESİ : Bakırköy 6. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/02/2014
NUMARASI : 2012/200-2014/160

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava,ödenmeyen kira bedellerinin tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkeme davanın reddine karar vermiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacı ile dava dışı A. P. arasında 10.03.2003 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi ile davacıya ait dükkanın kiralandığını,kira sözleşmesinde davalı B.. Ç..’in kefil olduğunu, kiracının kiralamadan bir ay sonra vefat etmesi üzerine davalı ile davacı arasında kira sözleşmesinin aynen devam etmesi ve kiracının davalı B.. Ç.. olması yönünde anlaştıklarını, ancak davalı kiracı B.. Ç..’in 12/2008 ayı 1640 Euro, 1, 2/2009 ayları 2100 Eurodan TL’si karşılığı 12.643 TL’yi ödemediğinden tahsili için tahliye istekli başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı,davacı ile aralarında yazılı ya da sözlü kira akdi bulunmadığını, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece 25.11.2010 tarihli ilk kararda “davanın kısmen kabulüne,itirazın kısmen iptaline,takibin 56,24 TL asıl alacak üzerinden devamına,kabul edilen kısım üzerinden davacı lehine,reddedilen kısım üzerinden davalı lehine %40’ar icra tazminatına,temerrüt nedeniyle akdin feshi ve tahliyeye karar verilmiştir.
Hükmün temyizi üzerine karar dairemizce 10.03.2003 tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesinde aylık 1400 Euro olduğundan, kira sözleşmesinde artış şartı bulunmadığından davacıya aylık kira bedelinin miktarı konusunda davalı tarafa yemin teklif etme hakkı bulunduğunun hatırlatılması ve kira bedelinin yatırıldığı banka hesap özetinde kimin tarafından yatırıldığı ve hangi aylara ait olduğu belli olmayan ödemeler konusunda araştırma yapılması yönünde bozulmuştur.
Dairemizin yukarıda özeti yapılan kararı ile hüküm alacak yönünden her iki taraf lehine araştırmaya yönelik olarak bozulmuş, davalının kiracı olmadığına ilişkin temyiz itirazlarının dışlanmış ve bozma nedeni sınırlı olarak belirlenmiş, başka bir deyişle davalının kiracı olduğu kabul edilmiştir. Dairemizin bozma ilamına karşı davalı tarafça karar düzeltme talebinde bulunulmamıştır. Mahkemece,28.06.2012 tarihli celsede açıkça bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir. Bu durumda,davalı tarafın kiracılığı kesinleşmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verildiğine göre bozma ilamı doğrultusunda karar verilmesi gerekir. Zira bu durum davacı lehine usulü kazanılmış hak oluşturmuştur. Dairemizin bozma ilamı karşısında davalı B.. Ç.. ile davacı arasında sözlü kira ilişkisinin devam ettirilmesi hususunda anlaşmaya varıldığının dolayısıyla davalının kiracı olduğunun kabulü ile,bozma gerekleri yerine getirilerek sonucuna göre tahliye ve alacak hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 09/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.