Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2014/8731 E. 2015/5896 K. 15.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8731
KARAR NO : 2015/5896
KARAR TARİHİ : 15.06.2015

MAHKEMESİ : . Sulh Hukuk Mahkemesi

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin iptali, tahliye ve alacak davasına dair karar, davalılardan … tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira sözleşmesinin iptali, kiralananın tahliyesi ve alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, 08/09/2010 tarihli ve 09/09/2015 tarihli kira sözleşmelerinin yok hükmünde olması nedeniyle iptaline, tahliye davası konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davalı … hakkındaki davanın vaki feragat nedeniyle reddine, sebepsiz zenginleşmeye yönelik davanın ise kabulü ile 4.000,00 TL. nin davalı …’ten dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacı tarafa verilmesine, 3.100,00 TL nin ıslah harcının yatırıldığı tarih olan 04/04/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ten alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm, davalı.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davaya konu taşınmazın malikinin davacı olduğunu, davacının eşinin ruhsal dengesinin yerinde olmadığını, davaya konu sözleşmelerin davacının eşine ilaç içirilmek suretiyle imzalatıldığını belirterek 08.09.2010 ve 09.09.2015 tarihli kira sözleşmelerinin iptaline, her iki davalının taşınmazdan tahliyesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.000 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında davalı … ile kira sözleşmesi yaptıklarını bu davalı hakkındaki davadan feragat ettiklerini, davalı …’in de 27.06.2012 tarihinde taşınmazı tahliye ettiğini, tahliye davasının konusuz kaldığını belirtmiş, ıslah dilekçesi ile alacak istemini 7.100 TL sına çıkarmıştır. Davalı… .. cevap dilekçesinde kiraya veren ..’ın kiralama tarihinde aklının başında olduğunu, kendisinin davaya konu yeri ıslah ettiğini, esas kiranın aylık 150 TL olduğunu, vergisi düşük olsun diye kiraya veren tarafından 50 TL yazıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davaya konu ilk kira sözleşmesi incelendiğinden 08.09.2010 tarihli, beş yıl müddetli, aylık 50 TL bedelli, 5 yıllık 3.000 TL kira parasının kiraya veren tarafından peşin olarak alındığı yazılı olan, kiraya vereninin davacının eşi .., kiracısının davalı… olduğu anlaşılmaktadır. Davacının iptalini istediği ikinci sözleşme yine dava dışı ..ın kiraya veren olduğu 09.09.2015 başlangıç tarihi yazılı, beş yıl müddetli, aylık 50 TL bedelli, 5 yıllık 3.000 TL kira parasının kiraya veren tarafından peşin olarak alındığı yazılı kira sözleşmesidir. Diğer sözleşme ise davalı kiracı … ile davalı alt kiracı… arasında yapılmış 08.09.2010 başlangıç tarihli aylık 500 TL bedelli, beş yıllık sözleşmedir. Dava dışı ..n 19.09.2012 tarihli kararla vesayet altına alındığı, davacının eşine vasi olarak atandığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davacı, kiraya veren eşi ..ın ruhsal dengesinin yerinde olmadığını, eşine ilaç içirilerek davaya konu sözleşmelerin imzalatıldığını iddia etmektedir. Ne varki dava dışı .. .. dava tarihinden sonra vesayet altına alınmış ise de ilk sözleşmenin yapıldığı 08.09.2010 tarihinde fiil ehliyetinin bulunup bulunmadığı mahkemece araştırılmamıştır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş dava dışı. ..’ın 08.09.2010 tarihinde fiil ehliyetinin bulunup bulunmadığı bakımından Adli Tıp Kurumundan rapor alınıp ayrıca davacının iddiasına ilişkin tanık dahil tüm delillerin toplanarak sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Kabule göre de bilirkişi 2010 yılı kira bedelini 200 TL, 2011 yılı kira bedelini 225 TL, 2012 yılı kira bedelini 250 TL olarak belirlemiştir. Davacı dava ve ıslah dilekçesinde kira sözleşmesinin yapıldığı 08.09.2010 tarihi ile davalı …’in taşınmazı tahliye ettiğini bildirdiği 27.06.2012 tarihleri arasında kalan döneme ilişkin kira bedelini talep etmektedir. Bu durumda davalı… kiralananı 2010 yılında 3 ay 22 gün 2012 yılında ise 6 ay 27 gün kullandığı halde davacıya ıslah dilekçesinde talep ettiği şekilde 2010 yılının tamamı için 2.400 TL, 2012 yılı içinde sekiz ay üzerinden kira bedelinin tahsili yönünde hüküm verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 15.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.