YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4472
KARAR NO : 2015/112
KARAR TARİHİ : 13.01.2015
MAHKEMESİ : Senirkent Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/02/2014
NUMARASI : 2013/184-2014/37
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, kira parası, yakıt gideri, ÇTV ve su parasının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına ve davalının % 20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi üzerine, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafından davalı aleyhine, taraflar arasında düzenlenen 01.01.2009 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesine dayanılarak Senirkent İcra Müdürlüğü’nün 2012 / 336 sayılı dosyası ile 05.11.2012 tarihinde başlatılan icra takibi ile, Ocak 2011- Eylül 2012 arası aylar kira parası, 2010 yılı – Eylül 2012 arası aylar yakıt gideri, ÇTV ve su parasının tahsili istenmiştir. Takibe yasal süresi içinde itiraz eden davalı, icra takibine ve borca miktarına itiraz ettiğini belirterek icra takibini durdurmuştur. İtiraz üzerine açılan işbu itirazın iptali davasında da, sözleşme konusu kiralananı 2009 yılında kiralamakla birlikte, rahatsızlığı sebebi ile oğlu A.. G..’e devrettiğini, sözleşme kendi adına olsa da, kiralananı oğlunun işlettiğini beyan etmiştir. Yargılama sürecinde dosyaya celp edilen davacı belediyenin kayıtlarından, davalı ve oğlu A.. G..’in 04.03.2009 tarihli dilekçe ile davacı belediyeye başvurarak, davalının rahatsızlığı nedeniyle kiralanan iş yerinin A.. G..’e devredilmesi talebinde bulundukları, davacının da 05.03.2009 gün ve 55 sayılı encümen kararı ile belediyeye olan tüm borçların ödenmesini takiben devir işleminin yapılmasına karar verdiği, bundan sonraki tüm yazışma ve taleplerin dava dışı A.. G.. tarafından yapıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar icra takibinde ve davada dayanılan kira sözleşmesi davalı ile akdedilmiş, davacı tarafından kiralanan iş yerinin davalının oğluna devrine muvafakat verilmesinden sonra, A.. G.. ile yeni bir kira sözleşmesi düzenlenmemiş ise de, dosya kapsamından kiralananın A.. G..’e devredildiği, onun tarafından işletildiği ve davacı kiraya veren ile A.. G..’in muhatap olduğu, davacının da taşınmazı devralıp işleten A.. G..’i muhatap olarak kabul ederek taleplerini yanıtladığı görülmektedir. Bu itibarla davacının kiralananın devredilmesi nedeniyle takibe konu edilen alacak kalemlerini A.. G..’den talep etmesi gerekirken, davalı hakkında icra takibi başlatıp, itiraz üzerine yine davalı hakkında itirazın iptali davası açması doğru değildir. Davanın husumet yönünden reddi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 13/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.