YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2684
KARAR NO : 2015/1209
KARAR TARİHİ : 11.02.2015
MAHKEMESİ : İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 12/12/2013
NUMARASI : 2011/177-2013/365
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, tazminat istemine istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 08/06/2006 tarihli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, kira sözleşmesinin yapıldığı tarihte alışveriş merkezinin tüm katları dolu iken davalının alışveriş merkezini satın almasından sonra alışveriş merkezinde müvekkili şirket ile sinema kompleksi dışında tüm mağazaların tahliye edildiğini, mutad bakım ve temizliğin ihmal edildiğini, kira sözleşmesi kurulurken mevcut bulunan koşulların ortadan kalktığını, müvekkilinin kira sözleşmesinin asli unsurlarında meydana gelen değişikliklerden dolayı zarara uğradığını, davalının kiralanan yeri sözleşmede yazılı amaca uygun şekilde bulundurma görevini ağır şekilde ihmal ettiğini, müvekkili tarafından yapılan yatırımın ziyan olması ve beklenen kârın elde edilememesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını belirterek 50.000 USD tazminatın tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile 253.639,31 TL’nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Davada dayanılan ve hükme esas alınan 08/06/2006 tarihli ve dokuz yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanun’un 249 ve 250. maddeleri uyarınca, kiralananda mevcut olan ya da sonradan ortaya çıkan ayıplar kiraya verenin tekeffülü altındadır. Bu gibi durumlarda kiracı Borçlar Kanunun 250. maddesinde öngörülen hüküm nedeniyle ücretten uygun bir miktarın indirilmesini isteyebileceği gibi, ayıp uygun bir süre zarfında kiralayan tarafından giderilmemişse akdin feshini de isteyebilir. Kanunun açık hükmünden de anlaşılacağı gibi kiracının geriye dönük olarak tazminat talep hakkı bulunmamaktadır. Bu nedenle Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 11.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.