YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13031
KARAR NO : 2015/9347
KARAR TARİHİ : 03.11.2015
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara 6. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 29/09/2014
NUMARASI : 2013/1493-2014/1259
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş, duruşma pulları bulunmadığından duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteğinin reddine karar verildikten sonra, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, faydalı masraf alacağından oluşan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacı ile davalıların miras bırakanı M. K. arasında düzenlenen 03.05.2005 başlangıç tarihli ve 10 yıl süreli kira sözleşmesi ile taşınmazın düğün salonu olarak işletilmek üzere kiralandığını, fakat belediye tarafından taşınmazın iskan ruhsatı olmadığından ruhsat verilmediğini, taşınmazın düğün salonu olarak işletilmek üzere davacı tarafından ayrıntılı olarak gösterilen bir kısım zorunlu ve faydalı masrafların yapıldığını, taşınmazın 08.06.2010 tarihinde tahliye edildiğini ve … Asliye Hukuk Mahkemesinin .. değişik iş sayılı dosyasında bilirkişi raporu ile 2005 yılı dikkate alınarak tespit edilen bedelin 2012 yılı değerinin 61.821,89 TL olduğunu belirterek faydalı masraf bedeli olarak bu bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili, cevap dilekçesinde, taşınmazın 2002 yılında davacıya kahvehane olarak kiralandığını, 2005 yılında yapılan sözleşmenin o tarihte 90 yaşının üstünde bulunan murisin yaşlılığından faydalanarak sözleşmeye düğün salonu yazıldığını, taşınmazın tahliye sırasında kullanılamayacak bir şekilde teslim edildiğini taşınmazın değerini artıracak bir tadilat yapılmadığını ayrıca davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemece davacının tacir olduğu, bu yerin düğün salonu olarak kullanılıp kullanılmayacağını buna ilişkin ruhsatın alınıp alınamayacağı ile ilgili Belediye ile görüşüp sonrasında tadilatın yapılması gerektiğini, 10 yıl önce yapılan masrafın istenemeyeceğini ve davacının belirsiz alacak davası açamayacağı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir.
Davacı ile davalıların murisi arasında 01.02.2002 başlangıç tarihli beş yıl süreli ve 03.05.2005 tarihli on yıl süreli kira sözleşmelerinin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. 03.05.2005 başlangıç tarihli sözleşme ile taşınmazın düğün salonu olarak kiraya verildiği görülmektedir. Davacı kiracı kiralanana yaptığı faydalı ve zorunlu giderlerden alınıp götürülmesi mümkün olmayan ve davalı kiraya veren tarafından benimsenenlerin yapıldıkları tarihler itibariyle bedellerini vekaletsiz iş görme hükümlerine göre isteyebilir. (TBK 530, BK.nun 414.md.) Yargıtayın yerleşik uygulamaları, kiracının kiralanana yaptığı faydalı ve zorunlu masrafların yapıldığı tarih itibariyle belirlenecek değerinden yıpranma payı düşülmek suretiyle elde edilecek değeri isteme hakkı olduğu yönündedir. Kural olarak bu gibi zorunlu ve faydalı masrafların kira sözleşmesinin başlangıcında yapılmış olduğu kabul edilmektedir. Kiralananın tahliyesi sonunda kiralayan bunları benimsemiş ve kiracı aleyhine sebepsiz zenginleşme meydana gelmiştir. Bu durumda Mahkemece, konusunda uzman bilirkişiler aracılığı ile mahallinde inceleme yapılarak bilirkişiler tarafından davacı kiracı tarafından yaptırıldığı ileri sürülen faydalı masraflardan sökülüp götürülmesi mümkün olmayan ve davalı kiralayan tarafından benimsenen imalatların nelerden ibaret olduğu ayrıntılı ve tereddüte yer vermeyecek şekilde tespit edilerek, bu imalatların imal tarihleri, taşınmazın kiracı tarafından kullanıldığı süre, yıpranma durumları, faydalı, zorunlu ya da lüks imalat olup olmadıkları ayrıntılı olarak belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırmayla ve yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 03.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.