Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2014/12834 E. 2015/5949 K. 16.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12834
KARAR NO : 2015/5949
KARAR TARİHİ : 16.06.2015

MAHKEMESİ : . Asliye Hukuk Mahkemesi

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, alt kiracının peşin ödediği kira parasının iadesi ve kiralayana (üst kiracı) verilen senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.nun 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin kurallardan olup, yargılamanın her aşamasında istek üzerine, ya da re’sen gözetilmesi gerekir.
Somut olayda, davacı alt kiracı vekili, taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesi gereğince davalıya peşin olarak ödenen kira parasının kiralananın tahliye edildiğinden iadesine ve sözleşme imzalanırken verilen senetlerin karşılıksız kalması nedeniyle bu senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiş olup, uyuşmazlık taraflar arasındaki kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Davanın 6100 Sayılı HMK.nun yürürlüğe girmesinden sonra 28/08/2013 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemenin yukarıda belirtilen yasal düzenleme gereği dava dilekçesini görev yönünden reddederek görevsizlik kararı ile dosyayı görevli Sulh Hukuk Mahkemesine göndermesi gerekirken, yazılı şekilde işin esası incelenerek davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.