YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12820
KARAR NO : 2015/1155
KARAR TARİHİ : 10.02.2015
MAHKEMESİ : Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/06/2014
NUMARASI : 2013/661-2014/434
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalı mirasçıları tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davalılar vekili Av. ve davacılar vekili Av. F.. U.. geldiler. Hazır bulunanların sözlü beyanları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava,kiralayan tarafından kiracı aleyhine açılan 169.191 TL alacağın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece Dairemizin bozma ilamından sonra verilen son kararda davanın kabulüne,davacının davalıların murisi Bülent Çakıroğlu’nun sözleşme ile üstlendiği vergi borcu ve cezaları kapsamında oluşan 169.191.00 TL’nin rücuen alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte mirasçı davalılar K.. Ç.. ile A.. Ç..’ndan alınarak davacıya verilmesine, dahili davalılar E.. Ç.., C.. Ç.. ve G.. Ç..’nun mirası redetmeleri nedeniyle haklarında hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmesi üzerine hüküm davalı mirasçılarından Aysel ve K.. Ç.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
HMK.’nun 27. maddesi hükmü uyarınca, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi haklarıyla bağlı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Hukuki dinlenilme hakkı, Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılama hakkının en önemli unsurudur. Bu itibarla, davanın taraflarından birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup,yargılamanın her aşamasında hakim re’sen dikkate almalıdır.
TMK’nun 612.maddesine göre, “en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras Sulh Hukuk Mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir”.Davalının en yakın miraşçıları mirası reddettiğinde konunun miras hükümleri çerçevesinde çözümü gerekir. Bu durumda mahallin Sulh Hukuk Hakimine durum bildirilerek mirasın iflas hükümlerine göre tasfiyesi sağlanmalı, anılan mahkemece mirası reddedilen borçlu için atanacak ve yetkilendirilecek bir temsilci huzuru ile davaya devam olunmalıdır. Mirasın tasfiyesi işlemleri talebe bağlı işlemler olmayıp mirasın reddedilmesinin anlaşılması ile res’en yapılması gereken işlemlerdendir. (HGK’nun3.7.2002,15/572-577; 29.1.1975 ve 1682-100,; Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 27.1.1995 gün ve 1995/13145,1995/947 sayılı ilamları da aynı doğrultudadır).
Olayımıza gelince;Davada davalı olan kiracı Bülent ..’nun yargılama sırasında 30.11.2012 tarihinde vefat ettiği,dosyada mevcut mirasçılık belgesine göre mirasçı olarak eşi Gülsen ve çocukları Efe ile C.. Ç..’nu bıraktığı,adı geçen davalı mirasçılarının davaya dahil edildikten sonra mirası reddettikleri ve Bodrum Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/2-346 sayılı mirasın reddine ilişkin kararın 23.5.2013 tarihinde kesinleştiği,bunun üzerine Mahkemece, ölü davalı Bülent Çakıroğlu’nun üst soyu olan anne ve babasının mirasçı gösterildiği mirasçılık belgesine dayanılarak Kibar ve A.. Ç.. davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmaya çalışılmış ve ölü davalı Bülent mirasçıları Kibar ve A.. Ç.. mirasçıları aleyhine hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda Mahkemece,TMK’nun 612.maddesinde düzenlenen mirasın reddi ile ilgili hükümler çerçevesinde mirası reddeden mirasçılardan sonra gelen mirasçıları bulunup bulunmadığı araştırılmalı,ayrıca,ölü davalı Bülent Çakıroğlu’nun üst soyu anne ve babası tarafından açıldığı bildirilen iş bu dosyada esas alınan mirasçılık belgesinin iptali ve mirasın reddi davaları üzerinde de durularak en yakın yasal mirasçılarının tümünün mirası reddedip reddetmediği tespit edilip sonucuna göre taraf teşkili sağlanması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına takdir olunan 1.100.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 10.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.