Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2014/12756 E. 2015/8922 K. 22.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12756
KARAR NO : 2015/8922
KARAR TARİHİ : 22.10.2015

MAHKEMESİ : İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/06/2014
NUMARASI : 2011/159-2014/252

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş ancak dosyada pullarının olmadığından duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, sözleşmenin K.. K.. tarafından feshi nedeniyle K.. K.. tarafından açılan kira bedeli ve depozito bedeli iadesi, taşınma nedeniyle nakliye bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalı vekilinin nakliye bedeline ilişkin temyiz itirazlarına gelince; davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili ile davalı arasında davaya konu villa için kira sözleşmesi akdedildiğini, 6.000.-EURO depozito ödendiğini, 15.07.2010-15.07.2011 kira dönemi için toplam 43.764.-EURO kira bedelinin davalıya peşin ödendiğini, müvekkilinin ailesi ile birlikte 2006 yılından beri ikamet ettiği taşınmazda kurban bayramı tatili nedeniyle evde bulunmadığı 18.11.2010-22.11.2010 tarihleri arasında taşınmazdaki banyo ve tuvalete giden su borularındaki patlama sonucu su baskını meydana geldiğini, müvekkilinin taşınmazdaki hasarı 22.11.2010 tarihinde derhal davalıya bildirdiğini, boruların patlamasıyla meydana gelen su baskını sonucu taşınmazda büyük hasar meydana geldiğini, sağlık açısından tehdit oluştuğunu, küf, rutubet ve nem sebebiyle taşınmazın oturulamaz hale geldiğini, evin yaşanabilir olmadığını, hasarın anlaşıldığı tarihten itibaren neredeyse bir ay geçmesine rağmen tamirat işlemlerine başlanmadığını, davalının sözleşmenin “kiralayan tarafından giderilmesi gereken sorunlar K.. K..nın bildirimini takiben 7 iş günü içerisinde kiralayan tarafından giderilir” özel şartlar kısmındaki 11.maddesi hükmüne aykırı hareket ettiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin Beyoğlu 24.Noterliği vasıtasıyla gönderilen 27.12.2010 tarih, 46227 yevmiye numaralı ihtarname ile müvekkili tarafından tek taraflı feshedildiğini, davalıya peşin ödenen 43.764.-EURO senelik kira bedelinden fesih tarihi itibarıyla kalan bedel ve 6.000.-EURO depozit bedeli olmak üzere 29.705,50 EURO ve 6097 TL nakliye bedelinin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, su baskınında davacının kusurlu olduğu ve taşınmazda tamir işlemelerini başlattığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında 15.07.2006 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme ile villa niteliğinde taşınmazın davacıya konut olarak kiralandığı ve kira bedelinin yıllık peşin olarak ödeneceği kararlaştırılmıştır. 18.11.2010-22.11.2010 tarihleri arasında davacı K.. K..nın evde bulunmadığı sırada taşınmazdaki banyo ve tuvalete giden su borularındaki patlama sonucu su baskını meydana geldiği ve taşınmazda hasar oluştuğu anlaşılmaktadır. Mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda su baskını nedeniyle evin hasar görmesinde kiraya verenin taşınmazda eskimiş veya kötü malzeme kullanmasınının neden olduğu gerekçe gösterilerek davacı K.. K..nın sözleşmeyi feshetmesi haklı bulunmuş ve fesih sonrası döneme ait peşin ödenen kira bedeli ve depozito bedeli toplamı 29.705 EURO ve nakliye bedeli 6.097 TL’nin tahsiline karar verilmiş ise de, K.. K.. kiralanandan taşınma sebebiyle yaptığı nakliye masrafını davalı kiraya verenden talep edemez. Sözleşmede de bu yönde özel hüküm bulunmadığına göre nakliye bedeline ilişkin istemin reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 22/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.